Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ S ] / Sen oku

Sen oku перевод на португальский

154 параллельный перевод
- Sen oku.
- Leia você.
En iyisi sen oku.
Lê. É melhor leres.
Buyur al anne, mektubu sen oku.
Toma, mãe, lê tu a carta.
Scholten, sen oku. Sen güzel şiir okursun.
Leia-os, Scholten, é o mais capacitado.
Fayet, sen oku.
Fayet, é tua vez.
- Al, sen oku.
- Toma, lê.
Şimdi Humphrey, güvenlik hakkında sende ne var önce sen oku sonra da ben okuyayım ve mukayese edelim.
Agora, leia alto quais são as suas ressalvas que eu leio as minhas, para podermos compará-las.
Sen oku.
Lê isto.
Sen oku.
Lê tu.
Al Lynn, sen oku.
Pega Lynn, lê tu.
Sen oku.
Lê tu!
Harada, sen oku.
- Yuko, podes ajudar a Shizuku?
- Sen oku. Ben yazayım. Hazır mısın?
- Você lê e eu escrevo, está pronto?
Sen oku, ben sürerim.
Tu lês, eu conduzo.
Sen oku anne.
Lê tu, mamã.
Sen oku. Söyle bana.
Lê tu e diz-me.
Trevor, sen oku.
Tu, Trevor. Lê.
İşte burada, sen oku.
Ora aqui está. Lê tu.
Francis, sen oku ben çok heyecanlıyım.
Francis, seu leelo Estou tão nervosa.
Ama o oku... Sen bir filmi anlatmayı bilmezsin Hem.
Você não sabe nada sobre narrar um filme, Hem.
Sen de oku.
Devia lê-lo.
Sen kanatları, bir yay ve oku olan, ufak şişman bir oğlansın ve sana bayılıyorum.
É um menino gordo com asinhas e uma seta e eu gosto muito de si.
Bu mektubu sen oku.
Faço uma surpresa a esta também!
Bence benimki daha iyi. Ama sen de bir oku. Eğer seninkinin daha iyi olduğunu düşünüyorsan yazı işlerine seninkini veririz.
Acho que o meu está melhor, mas se não achas, damos o teu à redacção.
Niye ha bire oku deyip duruyorsun sen be?
Que porra quer que eu faça, ao pedir-me para ler o tempo todo? !
- Oku sen mi çıkardın?
Foste tu quem tirou a seta?
- Sen kes saçmalamayı. Dudaklarımı oku.
- Pára de besteira.
- Sen kitabı oku.
- Continue a ler.
Sen gazeteni oku.
Vai ler o teu jornal, querido.
Sen oku haydi.
Leia-o.
oku kuralları : Sen benim sırtımı kaşımazsan ben de sana...
Quem não me ajuda, também não tem a minha colaboração.
Sen oku.
Lê-mo, por favor, James.
Sen aşık olmak istemiyorsun sen bir filmde oynamak istiyorsun. Oku şunu.
Não queres estar apaixonada, queres estar num filme.
- Sen çeneni kapa ve oku.
- Cala-te e lê!
Sen oku.
Leia tu.
Sen notları oku.
Lês as notas.
- Masal demek ki. - Sen bir oku...
- Então, é uma fábula.
Sen onu açıklarken bile, bütün vücudum o oku dinliyordu.
Quando estavas a explicar o meu corpo estava todo a ouvir a flecha.
Sen oku.
porque não os lê você?
Cevabımı düşünüyorum, ve sen de benim zihnimi oku.
Pensei na resposta e você terá que ler minha mente.
Kimseyle oldun mu? Şimdi de sen benim zihnimi oku.
Bem, terá que ler a minha mente.
Sen iyisi mi burada otur çizgi roman oku ve sabahın ikisinde makarna ye.
Sim, é melhor ficares por aqui, a ler livros cómicos e a comer spaghetti, às 2h da manhã.
Sen gidip Sodom ve Gomore'yi oku.
Não fizestes nada em Sodoma e Gomorra.
Sen oku.
Leia para nós.
Yok, sen oku.
- Fica à vontade.
Biraz Tevrat oku! Yani, sen de mi, sen de mi bu şekilde hissediyorsun?
O senhor também pensa assim?
Sana çocukların okuması gereken kitabın bir kopyasını vereceğim. Sen bir oku, daha sonra çocuklarla yapmaları gereken ödev hakkında konuşursun.
Eu dou-Ihe o livro que eles têm de Ier... e você Iê-o... e fala com o Kofi e o Raymont sobre os resumos.
Sen kitabını oku.
Tu lê um livro ou isso.
Ben yönergeleri yüksek sesle okurken, sen de içinden oku.
"Leia as pergutas em silêncio enquanto as leio em voz alta".
Sen de oku şu raporu.
E tu lê esse relatório. Abre a tua boca Sordino.
Biliyorsun, ben sana bir mektup yazayım ve sen onu defalarca oku, ve benim bütün yaz boyunca ne düşündüğümü anlamaya çalış.
Talvez escreva uma carta. Podes lê-la vezes sem conta para tentares perceber em que estive a pensar o Verão todo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]