Yapmam перевод на португальский
37,891 параллельный перевод
Adam yeni gelmiş, daha bir halt yapmamış, pantolonunu botun içine sok diyor.
Um tipo acabado de sair do barco, não fez nada, manda-me prender as calças e parecer profissional.
Hala ikinciyi yapmamı istiyor musun?
Ainda queres a segunda?
Bu gece yapmam gereken bir şey var sonra yoluma gideceğim.
Tenho de fazer uma coisa esta noite e depois vou-me embora.
Bana hiçbir şey yapmamış birini.
Um homem que não me tinha feito nada.
Ne yapmam gerekiyor?
O que devo fazer?
Ve bunun birlikte yapmamız için öğreneceğimiz bir şey olmasını umuyorum.
E espero que isto seja uma coisa que possamos aprender a fazer juntos.
Tamam, ben oraya gidip onu bulacağım. Sadece bana tam olarak ne yapmam gerektiğini söyle. Emin misin?
eu vou lá procurar, só tens de me dizer exactamente o que tenho que fazer tens a certeza?
Tamam. Bazı fişekleri indirdiler. Tek yapmamız gereken Sahil Güvenliğin gelmesini beklemek.
- sim... estou bem... enviaram-nos tochas tambem só temos que esperar que a guarda costeira chegue
Önce tekneye yükleme yapmam gerek.
Tenho que abastecer primeiro.
Demek ki yapmamışım.
Pelos vistos, não.
- Yapmamız istendi.
- Mandaram-nos!
Bunu yapmamış olmayı dileyeceksin.
Vais arrepender-te.
Ne yapmamızı öneriyorsunuz?
O que é que estás a sugerir que façamos?
15.00'den sonra güvenlik işi yapmamı istiyorsun ama ben...
Está a pedir para fazer o meu trabalho depois das 15 : 00, quando não...
Başka bir yerden kesinti yapmamız lazım.
Vamos fazer cortes noutro lado.
Ve işimizi düzgünce yapmamız için araç sağlamıyorsunuz.
E não nos dão ferramentas para trabalhar como deve ser.
- Ne yapmamı istersin?
- Que posso fazer por ti?
- Neler yaptınız? - Büyükanne Donna sahilde kumdan kaleler yapmamıza yardım etti.
- A avó Donna nos ajudou a construir castelos de areia na praia.
Tatlım bunu asla yapmam.
Querida, jamais o faria.
Bunu yapmamı istemiyorsun değil mi?
Não queres que o faça, certo?
Tek yapmamız gereken, federallerin buraya gelene kadar onları rahatsız ederek zaman geçirmek.
Tudo o que temos de fazer é distraí-los e aguentá-los até que os federais cheguem.
Sanırım ne yapmam gerektiğini biliyorum!
- Eu sou enfermeira, sei o que fazer!
Emin ol kaçmıyorum sadece bunu kendi yolumu izleyerek yapmam gerek.
Não estou a fugir, garanto-te. Mas tenho de fazer isto à minha maneira. "
- Dinle... -... normalde bunu yapmam ama...
- Não costumo fazer isto, mas...
Ne yapmam gerektiğini bilmem gerek.
Tenho de saber o que fazer.
Sanırım destek olup üzerimize düşeni yapmamız gerekecek. Küçük Rosie'ye göz kulak olmamız.
Temos de nos apoiar uns aos outros e cuidar da pequena Rosie.
Tek yapmam gereken yarın oraya gitmek, onları almak... pastayı kapmak.
Tudo o que eu tenho que fazer é passar por lá amanhã, e apanha-lo, E uma brincadeira de crianças
- Tek yapmamız gereken sadece konsantre...
- Andamos distraídos. - Temos de nos concentrar.
Bunları yapmam sadece otuz beş dakikamı aldı.
Este levou só 35 minutos a fazer.
Sadece biraz daha stok yapmamız gerekiyor.
Só temos de armazenar um pouco.
Size çay yapmamı ister misiniz?
Querem que vos faça um chá?
Bir tür kışkırtma olmuş olmalı, birden bire yapmamıştır.
Houve com certeza algum crescendo, ele não o fez de repente.
Bununla ne yapmamı istiyorsun?
O que queres que faça com isso?
Tek yapmam gerekenin prensiplere bağlı yaşamak olduğunu söyledi.
Ele disse que eu só precisava de aderir ao código.
Doğru olanı yapmam gerek.
Tenho de me redimir.
Yoksa iş birliği yapmam.
Ou não colaborarei.
Bana ne yapmam gerektiğini mi söyleyeceksin?
Vais dizer-me o que fazer agora?
Ne? - Bunu yapmam lazım.
Eu tenho que fazer isso!
Ne yapmamızı istiyorsun?
Que queres que façamos?
Tamam, diğer aramayı yapmam gerek.
Está bem. Tenho de fazer a tal outra chamada.
Şimdi tek yapmam gereken tüm bunları Batman'ın yarasa kafasına kakmak.
Agora, só me falta esfregar isto na cara do Batman.
Ne yapmam gerektiğini biliyorum.
Sei o que tenho de fazer.
Hayatta yapmam.
Nem pensar.
Çocukken odama gelip ödevini yapmam için aynı cümleyi kullanırdın.
Ias ao meu quarto quando éramos pequenos e pedias-me para te fazer os trabalhos com essa frase.
Yapmam gerekeni yaptım.
Foi o que teve de ser.
Bunu yapmam gerek.
Isto é o que devo fazer.
Yapmam gereken bu.
Isto é o mais correto.
Seni korumak için neler yapmam gerekti.
O que tive de fazer para te proteger.
Ne yapmamı istediğinizi de biliyorum.
E sei o que querem que faça.
O hatayı bir daha yapmam.
Não volto a cometer esse erro.
- Deneme yanılma yapmamız gerekti.
- Tentativa e erro.
yapmamalısın 52
yapmamalıydın 32
yapmam gereken bir şey var 27
yapmam gereken işler var 42
yapmam gereken bir iş var 17
yapmam gerekeni yaptım 16
yapmam gereken şeyler var 19
yapmamalıyız 22
yapmamız gereken bu 19
yapmamalısınız 16
yapmamalıydın 32
yapmam gereken bir şey var 27
yapmam gereken işler var 42
yapmam gereken bir iş var 17
yapmam gerekeni yaptım 16
yapmam gereken şeyler var 19
yapmamalıyız 22
yapmamız gereken bu 19
yapmamalısınız 16
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmak istiyorum 29
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmak istiyorum 29
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyız 39
yapma ama 158
yapmazsan 25
yapmayacaksın 53
yapmaz 37
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapma bunu 151
yapma lütfen 102
yapma ama 158
yapmazsan 25
yapmayacaksın 53
yapmaz 37
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapma bunu 151
yapma lütfen 102