End Çeviri Türkçe
90,942 parallel translation
Their whole theology was based on riding out the end of the world.
Bütün teolojileri Binicilik üzerine kuruldu. dünyanın sonu.
The end is coming.
Son yaklaşıyor.
The end is coming, and it's coming soon.
Sonunda geliyor ve çok yakında gelecek.
Albert : Mileva has agreed to end things.
Mileva her şeyi bitirmeyi kabul etti.
Mileva I wanted to end our marriage, I didn't want to lose my whole family.
Mileva, evliliğimizi bitirmek istiyordum bütün ailemi kaybetmek istemiyordum.
This isn't the end of it.
Bu iş daha bitmedi.
How'd you end up in our cell?
Nasıl buraya düştün?
You brought this to our door, all of it, and I can end it right now.
Bunu başımıza açan sensin, hepsini ve buna bir son verebilirim.
How did you end up here?
Buraya nasıl geldiniz?
The greatest lie at the end of the 20th century was that race was irrelevant, that mixing peoples of different abilities and characteristics wouldn't have a negative effect.
20. yüzyılın sonundaki en büyük yalan, ırkların alakasız olduğu, farklı yeteneklerdeki ve karakterlerdeki insanları birleştirmenin olumsuz bir etkisi olmayacağı yalanıydı.
But he said $ 6 million is impossible and you'll end up with nothing.
Ama 6 milyon imkansız dedi Ve bir şey elde edemeyeceksin.
Well, because it would end his baseball career.
Çünkü bu kariyerini bitirir.
The era of exaggerated Jewish intellectualism is now at an end!
Abartılmış Yahudi entelektüelliği devri artık sona erdi!
"and thus his bitter end is the tragic story of the unrequited love of the German Jew."
"O yüzden onun acı sonu Alman Yahudilerinin karşılıksız sevgisinin trajik öyküsüdür."
Many years ago, Fritz Haber tried to convince me his poison gas would end the war more quickly.
Yıllar önce Fritz Haber zehirli gazının savaşı daha çabuk bitireceğine beni ikna etmeye çalışmıştı.
You get to go back inside the wall at the end of the day.
Akşam olduğunda duvarların içine geri dönüyorsun.
All the guests at the high-end resorts, they get ferried around.
Lüks tatil köylerindeki konukların hepsi tekne turlarına çıkıyor.
Well, you can't possibly think I'm dumb enough to kill someone and put the body at the end of my dock.
Cinayet işleyip cesedi de iskelemden atacak kadar aptal olduğumu düşünüyor olamazsınız.
You have disturbed the ecology of our delicate little system, interrupted the back end of our operation when you took over the club, and now you have destroyed our very means of distribution.
Hassas, küçük ortamımızın ekolojisini bozdun. Kulübü devralarak faaliyetlerimize sekte vurdun. Şimdi de dağıtım kanalımızı yok ettin.
And yours, Byrde, is at the very end.
Senin odan ise en sonda Byrde.
Celebrates the end of summer.
Yazın bitişini kutlarız.
- At the end of the summer.
- Yaz bitince.
Higher end.
Kaliteli ürünler.
School policy is to send out a text and an e-mail at the end of the day.
Okul politikamıza göre gün sonunda mesaj ve e-posta atıyoruz.
What do you think her dad did to end up in there?
Babası niye içeri girmiştir?
All day, I've seen versions of how I could end up and I hate them all.
Gün boyunca farklı gelecekler hayal ettim ve hepsinden nefret ettim.
"Caters to the high-end spin fisherman who won't settle for anything but the best."
"Sadece en iyisini arayan at çek balıkçılarına yüksek kalite hizmet sunan tedarikçiler."
Right now, we have the number one growth percentage in our industry throughout North America, and have provided all of the ceramic tiling, the high-end ceramic tiling, that you'll see in these recent condominium projects right here in Chicago.
Şu anda Kuzey Amerika'da, büyüme oranı açısından kendi sektörümüzde lideriz ve yakın zamanda gördüğünüz Şikago'daki kondominyum projelerinde son teknoloji ürünü seramik kaplamaların tamamını piyasaya sunmuş durumdayız.
Well, you see, you put worms on the end of the hook, and then you put that in the water, and you...
Kancanın ucuna solucan takıyorsun, sonra suya atıyorsun ve...
End of story.
Nokta.
You just let me back in until the end of the week.
Sadece hafta sonuna kadar tekrar işe döneyim.
Just till the end of the week.
Sadece bu hafta sonuna kadar.
Just want to make sure you're holding up your end.
Sadece üstüne düşeni yapmanı istiyorum.
It's just gonna be me on the other end, so, you know, no one's gonna hear it.
Hattın öbür ucunda ben olacağım, yani başka kimse duymayacak.
We can ensure our end.
Bizim taraftan bir sıkıntı çıkmaz.
Since when does this thing end with a tag-team match?
Bu şey ne zamandan beri ikili takım karşılaşmasıyla bitiyor?
In the end, doesn't his brain belong to science, too?
Nihayetinde beyni de bilime ait, değil mi?
Atomic use leads to atomic retaliation and that retaliation leads to more retaliation and we end up at reciprocal annihilation.
Atom bombası kullanımı atomla misillemeye yol açar. O misilleme de daha çok misillemeye yol açar ve karşılıklı yok oluşla sonumuz gelir.
The cyclotron by Lawrence an American.
"THE BEGINNING OR THE END" GÖSTERİME GİRİŞ 1947 Siklotronu Amerikalı Lawrence.
I only realized near the end of his life that he wasn't being cruel.
Hayatının sonuna doğru fark ettim ki zalimlik etmiyormuş.
And at the end of the trial, they're gonna send you to jail for the rest of your fucking life or worse.
Mahkeme sona erdiğinde de seni ömür boyu hapse yollarlar, belki daha da kötüsü.
Two more times that will end his life.
Hayatına son veren iki darbe.
You see these two black areas at the end of each root?
Diş köklerinin ucundaki şu iki siyah bölgeyi görüyor musun?
- But didn't he end up with the gun?
- Ama silah ondan çıkmadı mı?
When is this gonna end?
Ne zaman bitecek?
We could end up with no doctors, no engineers.
Hiç doktor olmayabilir, mühendis olmayabilir.
Always end up here... the brink of war.
Her zaman burada sonlanıyor... Savaşın eşiğinde.
Pulling that trigger won't end anything.
Tetiği çekmen hiçbirşeyi bitirmeyecek.
I don't wanna end up like John and Diana.
Sonumuz John ve Diana gibi olsun istemiyorum.
This morning you kept asking me : "When's it gonna end?"
Bu sabah bana ha bire "Ne zaman bitecek" diye sordun.
When's it gonna end?
Ne zaman bitecek?
ending 49
ended 73
endless 22
ends 83
ender 53
enders 31
endurance 18
end of the road 27
end of story 551
end of conversation 21
ended 73
endless 22
ends 83
ender 53
enders 31
endurance 18
end of the road 27
end of story 551
end of conversation 21
end of the week 38
end of the hall 30
end of the line 92
end of an era 18
end of discussion 146
end of days 17
end of the day 44
end of the month 22
end up like me 26
end of 34
end of the hall 30
end of the line 92
end of an era 18
end of discussion 146
end of days 17
end of the day 44
end of the month 22
end up like me 26
end of 34
end job 24
endlessly 20
end it 89
end quote 27
end transmission 16
endowed 33
end of the world 36
end this 30
endlessly 20
end it 89
end quote 27
end transmission 16
endowed 33
end of the world 36
end this 30