Dokun bana Çeviri İngilizce
428 parallel translation
Hele dokun bana da, nasıl yırtıyorum suratını.
Touch me and I'll bite that mouth to shreds.
Hadi, dokun bana.
Come on, touch me.
Sarıl bana, dokun bana. Sarıl bana, dokun bana.
Hold me.
Sarıl bana, dokun bana.
Hold me. Touch me.
- Sarıl bana, dokun bana.
- Hold me. Touch me.
Dokun bana.
Touch me.
Eva... dokun bana!
Eva... touch me!
İsa, seninleyim. Dokun bana, dokun bana
Jesus, I am with you Touch me, Touch me, Jesus
İsa, seninleyim Dokun bana, dokun bana
Jesus, I am with you Touch me, Touch me, Jesus
Dokun bana İsa!
Jesus! Touch me, Jesus!
Dokun bana, yak beni. Zaten cehennemdeyim!
Touching me... exciting me... into this hell!
Korkma, dokun bana!
Go on, touch it!
Canım, dokun bana. Sana böyle ne yaptılar?
'Oh, darling, touch me.'What have they done to you?
Hisset beni! Dokun bana!
Feel me
Dokun bana! İyileştir beni!
Touch me
En azından, dokun bana!
Touch me, at least.
♫ Denediğini söyledin, gel ve dokun bana o gözlerle ♫
♫ You said you tried, come and help me with those eyes ♫
Dokun bana.
Put your hands on me.
Bak! Dokun bana!
Look, look, look!
Beni dinleme, bana dokun. Dokun bana bebeğim.
Don't listen to me... touch me.
Gör beni, dokun bana hisset beni, evlen benimle, öldür beni.
See me, touch me, feel me, Marry me, kill me
Dokun bana..
Touch me.
# Haydi, Haydi... Dokun bana, bebeğim. #
Come on, come on, come on, come on Now touch me, babe
Dokun bana yine, seni öldürürüm.
Touch me again, I'll kill you.
"Dokun Bana, Ben Dick" sarkısı ne hakkında?
A song like "Touch Me, I'm Dick" is about what?
Bence "Dokun Bana, Ben Dick," temelde, kendi kendini anlatıyor.
I think "Touch Me, I'm Dick," in essence, speaks for itself.
Hadi, Dokun bana, Çinli.
come on, touch me, dink. come on.
Hadi. - Hadi, Dokun bana, Çinli.
- come on, touch me, chink. come on.
Durma, dokun bana.
Come on, touch it.
Dokun bana!
Touch me!
- Dokun... - İnan bana. İyi bir cevap değil.
I don't- - trust me.
Öyle olunca fazla şaşırma, sadece bana hafifçe dokun.
Don't get too flustered when that happens, but just touch me ever so slightly.
"Bana dokun da sapına kadar sokayım." dedim.
And I says, "Touch me, you rat, and I give you this."
Sarıl bana, dokun bana.
Touch me.
Hayır o bana... dokun... madı.
No, he didn't... touch me.
Lütfen bana dokun.
Please touch me.
Bana dokun Beni iyileştir, İsa
Won't you touch Won't you heal me, Christ
Bana dokun Beni iyileştir, İsa
Won't you touch Will you heal me, Christ
Dokun bana, iyileştir beni!
Touch me
Bana dokun.
Touch me here.
Bana burada dokun.
Touch me here.
# Bana dokun yeter.
You just have to touch my cup
Şimdi sen de bana dokun.
Come, now you touch me. "
Eva... dokun bana!
Touch me.
Bana elbiselerimin üzerinden dokun, bu daha seksi...
Touch me through my clothes, it's sexier...
Eğer seni memnun edecekse, bana dokun.
Touch me, if it pleases you.
Sadece yaklaş ve bana dokun.
Just reach out and touch me.
Bana dokun, dava açarım.
Touch me and I'll sue.
Bana dokun, sana dava açayım.
Touch me and I'll sue.
Bırak ona bakmayı ve bana dokun, Çinli.
quit looking at him and touch me, chink.
Ardından güçlü elleri ile bana doğru yaklaşır ve bana dokun...
And then he reaches out with his strong, powerful hand and he touches my...
bana 1773
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana öyle bakma 161
bana bak 1395
bana gel 139
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana öyle bakma 161
bana bak 1395
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana bir bira ver 21
bana biraz su ver 19
bana bir bak 53
bana ver 290
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana bir bira ver 21
bana biraz su ver 19
bana bir bak 53
bana ver 290