Harika bir çocuk Çeviri İngilizce
543 parallel translation
Harika bir çocuk.
He's a wonderful boy.
- Harika bir çocuk.
- Wonderful child.
Evet, o harika bir çocuk.
Yeah, she's great.
Harika bir çocuk, ama Fransızcaya kafası basmıyor işte.
A brilliant child, but a little backward in his French.
Evet, o harika bir çocuk.
Yes, he's a wonderful boy.
O harika bir çocuk.
He's a great kid.
Harika bir çocuk.
A wonderful kid.
- Harika bir çocuk, senin şu Webb.
Wonderful guy, your Webb.
Ciro öyle harika bir çocuk ki inanamazsın.
Ciro's been so wonderful, you can't imagine.
Harika bir çocuğunuz var, Bayan Frances. Harika bir çocuk.
YOU HAVE QU ITE A BOY THERE, FRANCES.
Çünkü harika bir çocuk beni seviyor
For I'm loved By a pretty wonderful boy
- İşte harika bir çocuk!
- Here's an awesome boy!
Charlie harika bir çocuk...
Wonderful boy, Charlie. We felt honoured to find him.
Harika bir çocuk.
He's a wonderful kid!
- O harika bir çocuk.
- She's a wonderful child.
Eleanor harika bir çocuk.
Eleanor's a great kid.
T.J.'i ilk gördüğümde "Tanrım, ne harika bir çocuk!" diye düşündüm.
When I saw T.J. I thought, "My God, what a wonderful child!"
"Bu kız sevimli, harika bir çocuk"
That girl happens to be a sweet, wonderful person!
Buzz, harika bir çocuk.
Of course they're hitting it off. Buzz is a terrific guy.
Harika bir çocuk.
He's a great kid.
O, harika bir çocuk, fakat o kadar istekli ki.
He's a wonderful kid, but he's so damn willing.
O, harika bir çocuk.
He's a great kid.
Harika bir çocuk değilmi Rafferty?
Heck of a kid, ain't he, Rafferty?
" Heathcliff harika bir çocuk ve şu an matematiği çok güzel, ama hala bana yemeğe geliyor.
SHE SAID, "HEATHCLIFF IS A LOVELY BOY " AND DOING FINE IN MATH NOW " BUT HE'S STILL COMING FOR DINNER EVERY NIGHT.
En azından harika bir çocuk kitabı olur.
At the very least, it should make a fabulous children's book.
- Harika bir çocuk.
- He's a remarkable little boy.
Christina, o harika bir çocuk.
Christina, he's a great kid.
Harika bir çocuk olduğundan eminim.
I bet he is a wonderful boy.
O harika bir çocuk.
He's a wonderful boy.
Ne hoş. Demek harika çocuk sonunda bir işe bulaştı.
I've been waiting quite a while.
- Harika bir çocuk, değil mi Peder?
Great kid, huh, Father?
Filmler senin gibi bir parlak çocuk için harika.
The movies are fine for a bright boy like you.
Çocuğunun gelişimine her yönden destek çıkan onun üzerine titreyen dul bir çaylak kuşuydun sonra ne olsa beğenirsin çocuk, çaylak kuşu olmakla kalmadı, harika bir genç atmacaya dönüştü.
You were the widower kite, doting so on your child in every aspect of his upbringing, that lo and behold, the child grew not into a kite but a magnificent young hawk.
- Küçük bir çocuk için harika bir İncil, değil mi?
- It's kind of a fancy Bible for a little child, isn't it?
Elimde profesyonel olabilecek harika bir İrlandalı çocuk var.
I got a fine Irish kid that could turn pro for the opener.
O bir'harika çocuk'tu.
He was a child prodigy.
Harika bir çocuk.
"The King must authorise the payments," they say.
Övgüden hoşlanmadığını biliyorum, fakat bir an için tahammül edebilirseniz, o çocuk için harika bir şey yaptığınızı düşünüyorum.
I know you don't like flattery... but if you can stand it for just a moment... I think it's a wonderful thing you did with that boy.
Harika bir evde yaşıyorum ama çocuklarım "Çocuk Esirgeme" de gibiler.
I live in a great house, and my kids look like they belong on welfare.
Bu çocuk bir harika.
Beg pardon?
İyi bir çocuk ve harika bir casussun.
You're a good boy and a wonderful spy.
- Harika bir çocuk.
What a pleasant child.
Çocuk bir harika.
Hey, the kid's a winner.
Harika. Çocuk kaçırmadan 75 yıl yeme ihtimalim var ve Henny Youngman ile bir çatıda kapana kısıldım.
I'm facing 75 years for kidnapping and I'm trapped on a roof with Henny Youngman.
Max Mercy'nin, Harika Çocuk'un ağır bir sopa olduğu iddiasına karşılık, Komisyon bir açıklama yaptı.
In response to Max Mercy's accusation that Wonderboy was a loaded bat, Commissioner Gates made a statement.
Çocuk bir harika, sana söylemiştim.
He's a marvel, that boy, I tell you.
OD, okuldaki en harika çocuk. Tam bir müzik dehası.
Okay, invite him in and let's see what he looks like.
Bu iyiydi, Şişko Çocuk. Harika bir soru.
[Sean] Good one, Fat Kid.
Harika bir çocuk o.
He's a terrific kid.
Ve senin gibi iyi bir çocuk için harika şekerlemelerim var.
And I have lovely goodies here for such a good boy.
Annene göz kulak ol çocuk, o harika bir kadın.
Watch over your mother, kid, she's a wonderful woman.
harika bir adam 26
harika bir gün 57
harika bir kız 40
harika biri 117
harika bir yer 43
harika bir kadın 31
harika bir duygu 21
harika bir haber 41
harika bir fikrim var 73
harika bir şey 123
harika bir gün 57
harika bir kız 40
harika biri 117
harika bir yer 43
harika bir kadın 31
harika bir duygu 21
harika bir haber 41
harika bir fikrim var 73
harika bir şey 123
harika bir haberim var 16
harika bir hikaye 23
harika bir parti 25
harika bir fikir 163
harika bir şey bu 19
harika biridir 26
harika bir akşamdı 18
harika bir iş 22
bir çocuk gibi 16
bir çocuk 115
harika bir hikaye 23
harika bir parti 25
harika bir fikir 163
harika bir şey bu 19
harika biridir 26
harika bir akşamdı 18
harika bir iş 22
bir çocuk gibi 16
bir çocuk 115
çocuklar 5285
çocuk 1118
çocukların 41
çocukları 61
çocuklarım 135
çocuklarını 17
çocuklarımız 21
çocukların var mı 28
çocuklara 23
çocukları severim 21
çocuk 1118
çocukların 41
çocukları 61
çocuklarım 135
çocuklarını 17
çocuklarımız 21
çocukların var mı 28
çocuklara 23
çocukları severim 21
çocukken 158
çocuklar için 51
çocuklar nasıl 59
çocuklar iyi mi 22
çocuklar nerede 87
çocuklarım var 24
çocuk yok 22
çocuklarla evde 16
çocuk oyuncağıydı 17
çocuklar mı 47
çocuklar için 51
çocuklar nasıl 59
çocuklar iyi mi 22
çocuklar nerede 87
çocuklarım var 24
çocuk yok 22
çocuklarla evde 16
çocuk oyuncağıydı 17
çocuklar mı 47