Pardon bayan Çeviri İngilizce
508 parallel translation
- Pardon bayan.
Excuse me, miss.
Pardon bayan, bekleyen bir taksi gördünüz mü?
Pardon me Miss, but did you see a taxi cab waiting?
- Pardon bayan.
- I'm sorry miss.
Pardon bayan, ama askeri bölgede bayanların izinsiz bulunması yasaktır.
Beggin'your pardon, but unauthorised ladies are not permitted on this post.
Özür dilerim, Bayan kim?
"Pardon me," said the reporter, "but who's the lady?"
"Affedersiniz, güzel bayan, Bayan Marthe Schwerdtlein'i arıyorum!"
"Pardon, lovely lady. I seek Frau Marthe Schwerdtlein!"
Affedersiniz, Doktor Seward ama sanırım Bayan Mina hemen odasına gitmeli.
Pardon me, Dr. Seward, but I think Miss Mina should go to her room at once.
Bayan Ritchey'in nerede olduğunu söyleyebilir misiniz?
Pardon me. Could you tell me where Mrs. Ritchey is?
Özür dilerim, efendim... fakat Bayan Pearson görüşme odasında sizi bekliyor.
I beg your pardon, sir... but Miss Pearson is waiting for you in the consulting room.
Affedersiniz bayan siparişinizi alabilir miyim?
Pardon, ma'am, can I be of service to you?
Affedersiniz bayan.
Pardon me, ma'am.
Afedersiniz bayan, ama sizin de gelmenizi istiyoruz.
Good night. I beg pardon, miss, but we should like you to come too.
Affınıza sığınarak söylüyorum Bayan Claypool...
If you pardon my saying so, Mrs. Claypool...
Affedersiniz efendim, Bay Travers ve Bayan Tremont bir gondolün içinde körfeze doğru sürükleniyorlar efendim. İşte.
Pardon me, sir, Mr. Travers and Miss Tremont, sir... they're drifting out to the bay in a gondola, sir.
Afedersiniz Bayan Warriner, yanlış anladınız.
Pardon me, Mrs. Warriner, you misunderstand.
Affedersiniz, ama Bayan Julia'nın... misafirleri genellikle ön kapıdan gelir.
I beg your pardon, but it's the usual custom for Miss Julia's callers to arrive at the front door.
Affedersiniz Bayan Linda.
Pardon me, Miss Linda.
Affedersiniz bayan.
Pardon, Madame.
Affedersiniz, bayan.
Beg your pardon, Miss.
- Affedersiniz bayan.
- Pardon me, madam.
- Özür dilerim, Bayan Vicky?
- Beg pardon, Miss Vicky?
Afedersiniz bayan.
Beg your pardon, miss.
- Özür dilerim ama, Bayan Stone siz misiniz?
- I beg your pardon, but you're Miss Stone?
Affedersiniz teğmen, madem şoförlerden konuşuyoruz Bayan Porter'in şoförü burada mı?
Pardon me, lieutenant, but speaking of drivers is Miss Porter's chauffeur here?
- Bayan Vale'bize müsaade ederse.
- If Miss Vale will pardon us.
Günaydın, Bayan Watts. Afedersiniz, Bayan Courtland.
- Good morning, Miss Walsh I beg your pardon, Mrs Cortland.
Affedersiniz Bayan Dolly, sizi görmek isteyen bir bey var.
Beg your pardon, Miss Dolly. A gentleman to see you.
Beni bağışlayın, Bayan Nolan.
I'm beggin'your pardon, Mrs. Nolan.
Anlayamadım Bayan Muir.
You're clean. I beg your pardon, Mrs. Muir.
Affedersiniz bayan ama bu konuda ne bilebilirsiniz?
I ask your pardon, madam, but what do you know about sailors?
Merakımı bağışlayın bayan Fromsett.
- Pardon me if I'm nosey, Miss Fromsett.
- Affedersiniz Bayan Charles.
- Pardon me, Mrs. Charles.
Kusuruma bakmayın, bayan.
I beg your pardon, miss.
Affedersiniz, Bayan Stevenson.
I beg your pardon.
Üzgünüm, Bayan Bryne ama buranın karanlık olmaya başladığını düşünmüştüm.
Pardon me, Mrs Byrne, but I thought it was getting dark here.
Pardon, bayan.
Excuse me, ma'am.
Bayan.
Pardon my intrusion, but is there, by any chance any assistance I could be of? Madam.
Böldüğüm için beni affedin Lady Bracknell ama ben Bayan Cardew'ün vasisiyim.
I beg your pardon for interrupting you... Lady Bracknell, but I am Miss Cardew's guardian.
Bayan Thereza sizi giyinme odasında bekliyor.
Pardon me, Miss Thereza is waiting for you in the dress circle.
Kusura bakmayın, Bayan Bell ama Kaptan Huk sizinle konuşmak istiyor.
Beggin'your pardon, Miss Bell, but Captain Hook would like a word with ya.
İzninizle genç bayan.
I beg your pardon, young woman.
Bay Hamilton, Bayan Andre.
Pardon me. Uh, M-Mr. Hamilton, Miss Andre.
Affedersiniz, Bayan Lavinia'yı görebilir miyim?
Pardon me, May I see Miss Lavinia?
Affedersiniz, istemeden kulak misafiri oldum, Bayan...
Pardon me, I couldnt help but overhear, Miss...
"Afedersiniz bayan."
"I beg your pardon, miss."
Affedersiniz Bayan Archibald, duyamadım?
I beg your pardon, Mrs. Archibald, I didn't hear.
Özür dilerim Bayan Kratchna. Ama o iki çocuk şimdiye dek gördüğüm n büyük- -
Pardon my language, Miss Kratchna but those two are the biggest horses'rear ends I ever -
Pardon, bu genç bayanı cezalandırılmasını istemem.
Pardon me, but I am preferring no charges against the young woman.
Affedersiniz, Bayan Ogi.
Pardon me, Miss Ogi.
Affedersiniz, Bayan Crawpit.
I beg your pardon, Mrs. Crawpit.
Bir kez affınızı dilemiştim, Bayan Clay.
I have begged your pardon once, Miss Clay.
bayan 4473
bayan daisy 50
bayanlar 870
bayanlar baylar 623
bayanlar ve baylar 1405
bayan smith 84
bayan o 169
bayan doyle 71
bayan bennet 77
bayan lee 52
bayan daisy 50
bayanlar 870
bayanlar baylar 623
bayanlar ve baylar 1405
bayan smith 84
bayan o 169
bayan doyle 71
bayan bennet 77
bayan lee 52
bayan scott 58
bayanlar önden 23
bayan hunter 52
bayan tate 49
bayan johnson 73
bayan simpson 50
bayan harper 60
bayan davis 59
bayan hudson 105
bayan parker 51
bayanlar önden 23
bayan hunter 52
bayan tate 49
bayan johnson 73
bayan simpson 50
bayan harper 60
bayan davis 59
bayan hudson 105
bayan parker 51