Savaşalım Çeviri İngilizce
323 parallel translation
Hadi birlikte savaşalım, ancak o zaman huzurla çalışabiliriz.
It's time to stand up for all of us working stiffs!
Bu şeyle hep beraber savaşalım.
Let's fight this thing out together.
Babamız Çar için, Anavatanımız için Ortodoks inancımız için, haydi savaşalım.
For our Father Tsar, for our Motherland, for Orthodox faith, let's fight.
Buranın sahipleri olarak,.. ... Cermenlerle kendimiz savaşalım!
We shall gather a host and strike at the Germans ourselves!
Kalalım ve savaşalım diyorum
We've whipped them once, and we'll whip them again.
Ben durum uygunken savaşalım diyorum!
I say make war while able!
Birleşelim, yeni bir dünya için savaşalım. İnsana çalışma şansının verileceği, Gençlere gelecek, yaşlılara güvence verileceği bir dünya.
Let us all unite, let us fight for a new world, a world that will give men a chance to work, that will give youth a future and old age security.
Şimdi bu sözleri tutmak için savaşalım.
Now let us fight to fulfill that promise!
Özgür dünya için savaşalım, ulusal engelleri kaldırmak için. Açgözlülüğü kaldırmak için, nefreti ve hoşgörüsüzlüğü.
Let us fight to free the world, to do away with national barriers, to do away with greed, with hate and intolerance.
Bilimin ve ilerlemenin bize... mutluluk getirdiği bir dünya için savaşalım.
Let us fight for a world of reason, a world where science and progress will lead to the happiness of all.
Öyleyse savaşalım.
Fight it, then.
Bütün gücümüzle savaşalım.
Fight it with all that is in us.
- İngilizlerle savaşalım diye eğitilmiyoruz!
- We're not training to fight Englishmen.
Serçe Tepeleri civarında savaşalım.
To give a battle near the Sparrow Hills.
Savaşalım!
Fight!
- Ben savaşalım derim.
I say we've got to fight.
Savaşalım!
We'll fight!
O zaman bu gevezeliği bırak da, savaşalım biz!
Then let us fight it and have done with talk! - Talk?
Biz gidip dört yıl savaşalım, onlar gelip adamı evinde öldürsünler.
We go off and fight four years. But they come and kill him here at home.
Hayatımız için savaşacaksak, canavarla değil, insanla savaşalım.
If we're to fight for our lives, let us fight against men, not monsters.
- Onunla savaşalım. - Israil tapınağını yerle bir edelim.
- Trample Israel into the dust.
Savaşalım diyorsun. Mızraklarınızın ucuyla, bir inancı,... bir düşünceyi yok edemezsiniz,?
How can you destroy an idea, a faith, with the point of your spears?
- Savaşalım, buna mecburuz!
Much obliged.
- Savaşalım, buna mecburuz!
- Chastise, he said.
- Çok doğru, savaşalım!
- That's right. Chastise.
Savaşalım.
- Which one do you pick? - The one facing us.
- Bence savaşalım.
- l speak for war.
Savaşalım!
Yes! War!
- Onlarla savaşalım mı?
- Fight against them?
# Ölümüne savaşalım, ölümüne çarpışalım,... # #... Slovaklar kendi yurtlarını yönetene kadar. #
Fight to the death, fight hard - till Slovaks rule their own country.
# Ölümüne savaşalım, ölümüne çarpışalım, Slovaklar Slovakya'da hüküm sürene kadar. #
Fight to the death, fight hard - until Slovaks rule in Slovakia.
# Doğma büyüme Slovakız,... # #... bu işten eli boş çıkmayacağız. # # Ölümüne savaşalım, ölümüne çarpışalım, Slovaklar kendi yurtlarını yönetene kadar. #
We are Slovaks born and bred none of us will come empty handed out of this, fight to the death, fight hard, till Slovaks rule in Slovakia
Onlarla kendimiz savaşalım!
We can fight them ourselves!
Onlar bize saldırmadan önce, savaşalım.
Fight, before they attack us.
Onlarla savaşalım!
Let's fight them!
Evet, savaşalım!
Yes, let's fight!
Sonuna kadar savaşalım.
Let's attack it! If we have to die, let's die for our village!
Evet, ölene kadar savaşalım!
He's right. Let's fight until the very end!
Savaşalım diyeceğim ama onda da hareket yok -
As for the war, if there's no sport in it -
Alman ordusuna silah dağıtalım ve birlikte Ruslara karşı savaşalım.
Instead of disarming Germans let's get them to help fight the Bolsheviks.
Haydi savaşalım, yoldaşlar!
Let's go fight, companeros!
Ben sonuna kadar savaşalım derim!
I say we stay and fight it out!
Gidip savaşalım, güvende oluruz.
Let's go seek safety in battle.
Yalvarırım... Savaşalım!
Please, fight them!
Savaşalım, çıkalım karşılarına!
Will fight we them, I swear that we will fight them.
Bizi zulümle evimizden barkımızdan edenlerle savaşalım.
Those which oppressed us, drove out our houses and plundered.
Bırak savaşalım.
Let us fight them.
Ben savaşalım derim.
Me I say, make the war.
- Haydi savaşalım.
- Let's go out fighting.
- Kumlek'e karşı tek başımıza mı savaşalım?
Will you meet Kumlek's men alone?
- Savaşalım!
- Chastise.
savaşçı 50
savaş 353
savaşçi prenses 68
savaşçı prenses 29
savaşın 42
savaşçılar 32
savaşa 30
savaş ve barış 20
savaşta 41
savaşlar 27
savaş 353
savaşçi prenses 68
savaşçı prenses 29
savaşın 42
savaşçılar 32
savaşa 30
savaş ve barış 20
savaşta 41
savaşlar 27
savaş var 18
savaş tanrısı 21
savaşacağım 16
savaş mı 39
savaş başladı 22
savaş bitti 121
savaşacağız 28
savaştan sonra 47
savaştayız 44
savaş sırasında 28
savaş tanrısı 21
savaşacağım 16
savaş mı 39
savaş başladı 22
savaş bitti 121
savaşacağız 28
savaştan sonra 47
savaştayız 44
savaş sırasında 28