English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ A ] / Aklıma gelmişken

Aklıma gelmişken Çeviri İspanyolca

810 parallel translation
Aklıma gelmişken Marie St. Clair'den haber var mı?
"Por cierto, ¿ qué fue de Marie St. Clair?"
Aklıma gelmişken, benim küçük güzel kızım nerede?
Por cierto, ¿ y mi hermosura?
Lakin, hazır aklıma gelmişken ; hep kolay sinirlenirdi.
Hay que decir que estaba furiosa.
Hazır aklıma gelmişken söyleyeyim, onun gerçek kocası sensin.
¡ Pero ahora caigo! Usted es el verdadero marido de la Sra. Godard.
Aklıma gelmişken...
Eso me recuerda algo.
Aklıma gelmişken.
Esto me recuerda algo.
Aklıma gelmişken, Kent'in işini sen devralacaksın.
Por el momento, Usted se hará cargo del trabajo de Kent.
Aklıma gelmişken, taşındığında rengini değiştir.
Por cierto, cámbiale el color cuando vayas.
Aklıma gelmişken söyleyeyim, odalarımız rezil durumda ekselansları.
Por cierto, nuestras habitaciones no son las apropiadas, Excelencia.
Aklıma gelmişken, uzunca bir süre kalmaya gelmiş biriyle tanışmanı istiyorum.
Ahora que lo pienso, me gustaría que conocieras a alguien que ha venido para una larga visita.
Aklıma gelmişken karımı göremedim. Bu kutlama gerektirir.
Ahora recuerdo que he abandonado a la mía, estará por ahí.
Aklıma gelmişken, kocam bu tarafa doğru geliyor.
Casualmente, aquí viene mi esposo.
Aklıma gelmişken, bu akşam kimlerle dışarı çıkıyoruz?
Por cierto, ¿ con quién salimos esta noche?
Evet, aklıma gelmişken...
Oh, si, dice, que me recuerda.
Aklıma gelmişken, dün Koca Mac'i görmeye gittim.
A propósito, ayer estuve con Big Mac.
Aklıma gelmişken Chiang Kai-shek'lerin evlilik yıldönümü var.
Lo cual me recuerda los Chiang Kai-shek celebrarán pronto su aniversario.
Aklıma gelmişken diktafona talimatları bıraktım.
Por cierto, he dejado instrucciones en el dictáfono.
Aklıma gelmişken, harika bir iş çıkartmışsın.
Además, sea lo que sea, lo habéis hecho bien.
Aklıma gelmişken, bu iş büfede çalışmayı da kapsamakta.
A propósito, su empleo requeriría que sirviera refrescos de vez en cuando. - ¿ Cuánto ganaría?
Aklıma gelmişken, doğanın ikizleri fiziksel veya zihinsel olarak cezalandırması inancı bir temele dayanıyor mu?
Por cierto, dígame, ¿ tiene algún fundamento la creencia general de que los gemelos suelen ser castigados de algún modo por la naturaleza física o psíquicamente?
Aklıma gelmişken, sizler nasıl hissediyorsunuz?
A propósito, ¿ cómo se sienten?
Oh, doğru. Aklıma gelmişken.
Hoy es un día de suerte para Kawayoshi.
Hayır, yatmaya gidiyorum. Aklıma gelmişken...
PERO SEGURO QUE HOLLIS LO ACLARARÁ TODO PRONTO.
Aklıma gelmişken üç gün önce kliniğine Matsunaga adında biri geldi mi?
Ahora que me acuerdo, ¿ has recibido la visita hace tres días de un hombre llamado Matsunaga?
Aklıma gelmişken, kendisi Somiya'nın kızı olur.
- Ésta es la hija de Shomiya.
Aklıma gelmişken... prova sırasında o kadar taşkın olmamanı dilerdim.
A propósito... mientras estamos en el ensayo, me gustaría que no fueras tan efusiva.
Aklıma gelmişken, Club Regal'i talan etmişler.
A propósito, acaban de cerrar el Club Regal.
- Aklıma gelmişken, sormadan para dağıttığından...
A propósito, ya que eres tan desprendido con el dinero...
Aklıma gelmişken, Bay Aoye o yayımcıya nasıl saldırdığınızı okumaktan büyük zevk aldım.
Oh, sí, señor Aoye. Su ataque sobre aquel editor fue una gran noticia.
Aklıma gelmişken Doris Nellie polisin seni aradığını söyledi mi?
Por cierto, Doris ¿ te dijo Nellie que la policía quiere hablarte?
Aklıma gelmişken, sanırım Truman bir şirket tarafından evlat edinilen ilk çocuk.
A propósito Truman es el primer niño en ser adoptado legalmente por una corporación.
Aklıma gelmişken, orası sınırın 8 km dışındadır.
A 8 km de la zona prohibida.
Aklıma gelmişken, Bay Emery orada mı?
¿ Por casualidad está el Sr. Emery?
Aklıma gelmişken, Rassendyll onca zaman prensesle ne yapıyordunuz?
A propósito, Rassendyll... ¿ Qué ha estado haciendo con la princesa todo ese tiempo?
Aklıma gelmişken kraliyet kanı mavi değil kırmızıdır.
Oh, por cierto, la sangre real no es azul como la mayoría de la gente cree. Es roja.
Aklıma gelmişken bu makinedeki yağ soğutucu dün söyleyecektim değiştirseniz iyi olur.
A propósito, el enfriador de aceite de este motor- - se lo quería decir ayer, será mejor que lo cambie.
Aklıma gelmişken, haydi Kabuki Tiyatrosuna gidelim!
A proposito, ocupémonos del Teatro Kabuki
Aklıma gelmişken kırk haydutu öldürmek ilgini çeker mi?
Por cierto. ¿ Te interesa matar a 30 bandidos?
Aklıma gelmişken, su iyi.
El agua esta templada. ?
- Aklıma gelmişken, Trixie kim?
- Por cierto, ¿ quién es Trixie?
Oh, aklıma gelmişken düşünüyorum da, baş roldeki küçük bayan oldukça iyiydi, değil mi?
A propósito ¿ no creen que la jovencita en el papel estelar lo hizo muy bien?
Aklıma gelmişken, bu beyaz gömlek.
Por cierto, esa camisa blanca.
- Bu arada aklıma gelmişken...
Por cierto. ¿ Sí?
Aklıma gelmişken, seninle buraya geldiğimi bilmemeli.
Por cierto, no debe enterarse de que vine aquí contigo.
Aklıma gelmişken, bana bir iyilik yapmak istermisin?
Como le decía, quisiera pedirle un favor. He conseguido un encaje.
Aklıma gelmişken, Bobbie, şu düzenlemeleri Red'e geri verir misin?
A propósito, Bobbie, ¿ Le devolverías estos arreglos a Red?
Aklıma gelmişken, Tennessee Williams oyunu ile alakalı yenilikler nelerdir?
Creo que van a montar una obra de Tennesee Williams.
Aklıma gelmişken, o yaşlardayken ben de yatağımı ıslatırdım.
De todos modos siento lástima por él.
Aklıma gelmişken, eğer yarın vaktiniz olursa yakındaki küçük koruluğa bir bakın.
Seguro que no sabe esto :
Aklıma gelmişken avukatınız var mı?
¿ Tiene un abogado?
Aklıma gelmişken sende pek konuşkan biri değilsin.
Por cierto, eres hombre de pocas palabras.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]