Böyle şeyler söylememelisin Çeviri İspanyolca
51 parallel translation
Senden hoşlanmamı istiyorsan böyle şeyler söylememelisin.
Si quiere caerme bien, no diga esas cosas.
- Böyle şeyler söylememelisin.
- Pero lo hice yo. - No debes decir esas cosas.
Böyle şeyler söylememelisin.
No digas esas cosas.
Böyle şeyler söylememelisin Louis, çünkü sana söylediğim üzere... Beni kızdırmamalısın!
- No digas esas cosas, Louis, porque ya te he dicho... que no tienes que enfadarme.
Böyle şeyler söylememelisin.
No deberías decir eso.
Bana böyle şeyler söylememelisin.
No me diga esas cosas.
- Ona böyle şeyler söylememelisin.
Rosita no se enfada nunca.
Böyle şeyler söylememelisin.
¿ Tenías que traerlo a colación? Estaba de tan buen humor.
Böyle şeyler söylememelisin.
Yo no he dicho eso.
Böyle şeyler söylememelisin bana.
No deberías decirme algo así.
Böyle şeyler söylememelisin!
¡ No debes decir semejante cosa!
Yeni bir müşteriye böyle şeyler söylememelisin.
No deberías decir eso a un nuevo cliente.
Bizim istediğimiz de bu değil miydi? - Böyle şeyler söylememelisin.
¿ No es lo qué queríamos?
Böyle şeyler söylememelisin.
No deberías decir esas cosas.
Böyle şeyler söylememelisin.
Hijo, no debes decir eso.
Böyle şeyler söylememelisin.
No debes decir esas cosas.
Böyle şeyler söylememelisin.
No deberías decir cosas así.
Hepsi. Baba, böyle şeyler söylememelisin.
Padre, no deberías decir cosas así.
Böyle şeyler söylememelisin.
Creo que no deberías decir esas cosas.
Böyle şeyler söylememelisin!
No deberías hablar así.
Bana böyle şeyler söylememelisin. Hiçbir şey söyleme.
No debes decir esas cosas.
Ben derim ki,'Kendi erkek kardeşin hakkında böyle şeyler söylememelisin, onlar sadece arkadaş.'
Le dije,'No deberías decir esas cosas de tu hermano, son sólo amigos.'
Böyle şeyler söylememelisin.
No deberias decir una cosa asi.
Bir daha asla böyle şeyler söylememelisin.
Nunca debes decir cosas así.
Bana böyle şeyler söylememelisin.
No debería contarme cosas de esta naturaleza.
Amca, masum meleklerimize böyle şeyler söylememelisin.
El tío no debería estar diciéndoles eso a nuestros inocentes ángeles.
Böyle şeyler söylememelisin.
No... no deberías decir esas cosas.
Bilirsin, gerçekten böyle şeyler söylememelisin.
No debes decir esas cosas.
Eğer isteyerek söylemiyorsan böyle şeyler söylememelisin.
No puedes hablar de familia a menos que realmente quieras tenerla.
Atalarının önünde böyle şeyler söylememelisin. Cezalandırılırsın.
No deberías decir esas cosas frente a tus ancestros.
Ama böyle şeyler söylememelisin.
Hablaremos más sobre esto, ¿ de acuerdo?
Yani bir arkadaştan bir diğerine, ablana böyle şeyler söylememelisin.
Entonces, de amigo a amigo... no le deberías haber dicho eso a tu hermana.
Lütfen böyle şeyler söylememelisin.
Por favor. No puedes decir esas cosas.
İnsanlara böyle şeyler söylememelisin!
¡ No deberías decir esas cosas a la gente!
Böyle şeyler söylememelisin.
No debéis decir tales cosas.
Böyle şeyler söylememelisin.
No deberías decir cosas como esa.
Böyle şeyler söylememelisin, tamam mı?
No deberías decir cosas como esa, ¿ de acuerdo?
- Böyle şeyler söylememelisin.
No deberías decir esas cosas.
Böyle şeyler söylememelisin.
No deberías decir cosas como esas.
- Ollie, böyle şeyler söylememelisin.
Ollie, se suponía que no dirías nada.
Böyle şeyler söylememelisin, Lizzy.
No debes hablar así, Lizzy.
Tanımadığın insanlar konusunda böyle şeyler söylememelisin.
No debes hablar de la gente que no conoces.
- Lütfen. Böyle şeyler söylememelisin.
Por favor, no debe decir semejantes cosas.
Böyle şeyler söylememelisin.
No debería decir esas cosas.
Böyle şeyler söylememelisin, Teğmen.
¿ Me oyes!
Böyle şeyler söylememelisin Muhammed. Peki öyleyse neden beni okula almıyorlar, ha?
Usted no debería decir tal cosas, Mahoma.
- Böyle seyler söylememelisin.
- No debes decir esas cosas
George, eğer benimle çalışacaksan böyle kırıcı şeyler söylememelisin.
George, no utilices vocabulario ofensivo si trabajas para mí, ¿ de acuerdo?
böyle şeyler söyleme 28
böyle şeyler 30
böyle şeyler olur 59
böyle şeyler işte 16
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böylece 530
böyle şeyler 30
böyle şeyler olur 59
böyle şeyler işte 16
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle bir şey olmayacak 25
böylelikle 44
böyle konuşma 236
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böyle bir durumda 32
böylesi 17
böyle gelin 49
böyle yapma 93
böyle bir şey olmayacak 25
böylelikle 44
böyle konuşma 236
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böyle bir durumda 32
böylesi 17
böyle gelin 49