English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ I ] / Iki bira

Iki bira Çeviri İspanyolca

672 parallel translation
- Barmen, iki bira.
- Dos cervezas, cantinero.
- Ben de iki bira alayım.
- Y yo también quiero dos.
Sancak tarafına iki bira.
Mirad a estribor.
Büyük Michael Collins resminin açılışı şerefine ilk iki bira bedava.
MICHAEL COLLINS. LAS DOS PRIMERAS CERVEZAS GRATIS.
O fotoğraf çekildikten beş dakika sonra... Odama geri döndüm ve iki bira içtim.
Cinco minutos después de que fue tomada yo estaba de vuelta en mi habitación.
Dışarıya iki bira.
- Dos cervezas a la terraza.
- Hey, Lou, bana iki bira.
- Lou, dos cervezas.
Belki de bir iki bira içmek.
... y beber un par de cervezas.
Ne mi yapacağım? Bir iki bira alacağım, bir iki güzel kız getireceğim. Biraz değişiklik olsun diye biraz eğleneceğim.
Tomar cerveza... unos pretzels, chicas... y voy a divertirme un poco, para variar.
Martin, iki bira lütfen.
Dos cervezas Martín, por favor.
Bize iki bira daha getir.
Sírvenos otra ronda.
Mariella, iki bira. Bizim eve de birkaç şişe viski gönder.
Mariella, dos cervezas y envíame alguna botella de whisky al Palacio.
Önceki gün, morfin iğnesinden sonra içtiğin iki bira bile seni sarhoş yapmadı.
El otro día, no le afectaron dos cervezas tras la inyección.
Garson, iki bira.
Mesero, dos cervezas por favor.
Bazı insanların bir iki bira içtikten sonra kendilerini kaybedip etraflarındakilere sataşarak kabadayılık taslamak gibi alışkanlıkları oluyor.
Algunos se toman unas cervezas y van por ahí molestando a la gente.
Bir bira, iki de poğaça ver.
Una cerveza y dos croquetas.
Çünkü geçen defa bizden sadece iki varil bira aldın...
Es porque sólo compraste dos barriles de cerveza la última vez...
İki gün içinde dört el bombası atıldı, bira fabrikası ateşe verildi.
Nos tiraron 4 granadas en dos días e incendiaron la cervecería.
İki şişe bira.
Dos vasos.
Evet bu. Bir de kalem ver. - İki de bira getir.
Deme un bolígrafo y un par de cervezas.
- İki tane siyah bira mı efendim?
- ¡ Una cerveza doble! - De acuerdo.
İki havyarlı sandviç ve bira gönderin bize.
Suban bocadillos de caviar y unas cervezas.
İki büyük bira.
Dos pintas.
İki bira.
Un par de cervezas.
İki bira çek, John.
Dos más, John.
İki şişe de bira.
Y dos botellas de cerveza.
İki hafta boyunca sadece Akron, soğuk bira ve "Zavallıcık," biraz monoton olmaz mı?
¿ No sería un poco monótono, sólo Akron, cerveza fría y "Pobrecito" por dos semanas?
Sadece bira var, viski yok derken hata yaptığınızdan eminim, ama bu sizin iki haftanız.
Y sé que es un error tanta cerveza y nada de whisky pero eras dos semanas son suyas.
Bira için iki sent verebilir misim. 15'i denkleştirsem olur.
Me faltan cinco centavos para tomarme una cerveza.
İki bira.
Dos cervezas.
İki bira... hepsi bu mu?
Son dos pintas, ¿ no?
Bira Fabrikası atı gibi ama iki kat daha güçlü!
Es como un percherón y dos veces más fuerte.
- İki bira.
- Dos cervezas.
İki bira ve iki bardak da portakal suyu içtim.
Tomé dos cervezas y un par de naranjadas.
İki kasa bira mı?
¿ Dos cajas de cerveza?
İki bira alalım, Miguel.
Dos cervezas, Miguel.
Bu iki isimden, hep Rosie'yi tercih etmişimdir, Çünkü sabun ve bira kokar.
De los dos nombres, siempre he preferido Rosie, porque huele a jabón y a cerveza.
İki zencefilli bira.
- Sí, tome algo. Dos panachés.
- İki bira Lütfen.
Dos cervezas.
- İki bira efendim.
Dos cervezas.
İki fıçı bira. Bünyem bu kadarını kaldırıyor.
Entonces, dos cervezas de barril.
- İki bira.
- 2 cervezas.
Ama dans ediyordum, bir iki de bira içmiştim.
Estaba bailando, y me había tomado unas cervezas.
Şimdi ise Kontes'in tüm gönderdiği iki kasa bira ve bir şişe likör.
La señora Condesa nos manda como mucho dos cajas de cerveza... y una botella de aguardiente.
- İki bira alalım bayan.
- Dos cervezas, señora.
- Ben de iki bira istiyorum.
- Dos para mí también.
İki bira Smitty.
Dos cervezas, Smitty.
Liseye gittiğin zamandan kalma sıcak bira ve iki adet sandviç.
Cerveza caliente y dos sándwiches de cuando ibas al instituto.
İki şişe de bira.
Además, dos de cerveza.
On iki bardak bira, lütfen Fred.
Doce cervezas, por favor, Fred.
İki bira. İki büyük schnapps.
Dos cervezas y dos aguardientes.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]