Ne dinliyorsun Çeviri İspanyolca
211 parallel translation
Ne dinliyorsun?
¿ Qué estás escuchando?
- Ne dinliyorsun? - Şşş.
¿ Qué estás escuchando?
Ne dinliyorsun?
¿ Qué escuchas?
Ne dinliyorsun, adamım?
- ¿ Qué estás escuchando?
Ne dinliyorsun?
Eh, ¿ qué escuchas?
Merhaba Kel. Ne dinliyorsun?
Hola, Kel. ¿ Qué estás escuchando?
Ne dinliyorsun? Kilise ve Tanrı falan hakkında bir program.
Oh, es sólo un programa sobre la Iglesia, Dios, y todo eso.
Ne dinliyorsun?
¿ Qué puedes oir?
Hurşid, ne dinliyorsun?
¿ Qué oyes?
- Ne dinliyorsun?
¿ Qué estás oyendo?
Ne dinliyorsun?
¿ Qué oyes?
Ne dinliyorsun?
¿ Que es lo que escuchas?
- Sen ne dinliyorsun?
- Qué estás escuchando?
- Ne dinliyorsun?
- ¿ Qué estás escuchando?
Kuşlar ötüşüyordu. "Öf ya, ne dinliyorsun sen" dedim.
Se oían pájaros piando. Y yo : "Dios, ¿ qué estás escuchando?".
Ne dinliyorsun?
¿ Qué está escuchando?
- Telesekreterimi ne dinliyorsun!
- ¡ No deberías escuchar mis mensajes!
Ee, ne dinliyorsun?
¿ Qué estás escuchando?
- Ne dinliyorsun?
- ¿ Qué escuchas?
Evet.Teşekkürler. Ne dinliyorsun?
- Sí, gracias. ¿ Qué estás oyendo?
- Ne dinliyorsun?
¿ Qué estás escuchando?
Sen ne dinliyorsun?
¿ Qué escuchas?
- Evet - Ne dinliyorsun?
- ¿ Qué estás escuchando?
- Ne? - Ne dinliyorsun?
- ¿ Qué estás escuchando?
Ne dinliyorsun?
- Fantástico. ¿ Qué escuchas?
Ne dinliyorsun?
¿ Què escuchas?
Peki, Ray, kendi müziğini yapmadığın zamanlarda, ne dinliyorsun?
¿ Qué música te gusta escuchar?
Sen ne dinliyorsun?
Qué estás oyendo?
Sen ne dinliyorsun ne de konuşuyorsun. Ne telefona bakıyorsun ne de kapıya.
No escuchas, no hablas, no contestas el teléfono, ni el timbre.
Ne dinliyorsun böyle?
Que estás escuchando?
Ne dinliyorsun?
MIKE : ¿ Qué llevas ahí?
Allah bilir şu an ne felaketler oluyor sen burada oturmuş konser dinliyorsun
Dios sabe qué espantoso desastre se prepara y usted escuchando tranquilamente la radio.
Orda öyle durup dinliyorsun, ne yapacaksın?
Entonces, ¿ qué vas a hacer? ¿ Quedarte aquí y escuchar?
Çünkü ne zaman seninle konuşmaya çalışsam sen gidip bir başkasını dinliyorsun.
¡ Di! Porque cada vez que trataba de hablarte escuchabas a otro, ése fue tu error.
Ne yapıyorsun burada, bizi mi dinliyorsun?
Qué haces aquí, escuchando?
Ne yapıyorsun? Annemle aramdaki özel bir... konuşmayı dinliyorsun.
¿ Qué es lo que haces escuchando una conversación privada entre mi madre y yo?
Burada tek başına ne yapıyorsun? Müzik mi dinliyorsun?
Dime ¿ qué estabas haciendo?
Ne beni ne de onu dinliyorsun!
Ni me escuchas, ni la escuchas.
Ne yapmak istiyorsun? Müzik mi dinliyorsun?
¿ Qué estás ahora, con Ia música?
- Ne dinliyorsun?
- Qué estás escuchando?
Soda. Ne kadar zamandır dinliyorsun?
¿ Cuánto tiempo escuchaste?
Ne zamandan beri egoları olan hibrit bilgisayarları dinliyorsun?
¿ Desde cuándo haces caso a computadoras egotistas?
- Beş dolar teklif etti. - Ne biçim şeyler dinliyorsun?
¿ Qué clase de porquería oyes?
Ne dinliyorsun?
¿ Qué escucha?
Ne yapıyorsun, Yosemite Sam : Dil Öğreniyorum kasetlerini mi dinliyorsun?
¿ Acaso compró la cinta de frases de Sam Bogotes?
Öncelikle bizi ne tür bir radyodan dinliyorsun?
Antes de nada, ¿ qué tipo de radio tienes?
Ne tür müzik dinliyorsun Luke?
¿ Qué música te gusta, Luke?
Hadi ama, Andie. Abby Morgan'ın söylediklerini ne zamandır dinliyorsun?
¿ Desde cuándo escuchas lo que Abby Morgan tiene que decir?
Ne zamandan beri Classics lV'ü dinliyorsun?
¿ Desde cuándo escuchas a The Classics Four?
- Ne diye beni dinliyorsun ki.
- Nunca me escuches.
- Ne zamandır patronu dinliyorsun?
- ¿ Desde cuándo le haces caso al jefe?
ne diyorsun sen be 30
ne diyorsun 1616
ne diyorsun sen 551
ne diyeceğimi bilmiyorum 160
ne diye 64
ne diyor 463
ne diyorsun be 24
ne diyorum ben 45
ne diyorduk 29
ne diyor bu 53
ne diyorsun 1616
ne diyorsun sen 551
ne diyeceğimi bilmiyorum 160
ne diye 64
ne diyor 463
ne diyorsun be 24
ne diyorum ben 45
ne diyorduk 29
ne diyor bu 53