Olur tabii Çeviri İspanyolca
2,089 parallel translation
Senin iyi hissetmeni sağlayacağını düşünüyorsan olur tabii.
Creo que te hará sentirte mejor.
Olur tabii.
Sí, vale.
Olur tabii, hallederiz bir ara. Ama gitmem lazım şimdi.
Sí, seguro, lo haremos alguna vez, pero en este momento, tengo que...
- Olur tabii.
Sí, seguro.
- Öyle olur tabii. - İmza isteyenler, bir sürü...
Habrá gente pidiendo autógrafos...
Olur tabii.
Sí, bien.
- Olur tabii. Başkan ben olmalıyım belki de.
A lo mejor debería estar en la silla del jefe.
Olur tabii.
De acuerdo.
Mecbursak olur tabii.
- Claro. Esta bien, si tenemos que hacerlo.
- Olur tabii.
- Bueno.
- Olur tabii, olur.
Seguro.
- Olur tabii.
Sí, claro.
Çalışmasan da olur tabii.
Te daré la bienvenida.
Erkek de olur tabii...
Los suyos o de quien sea, pero, sabes...
Olur tabii.
Claro.
- Olur tabii.
Sí...
Olur tabii, Doktor Harmon.
Por supuesto, doctor Harmon. Gracias.
Doğal olarak tabii,... klinikte birçok hasta insan olur.
Bueno, es lógico, veras a mucha gente enferma en la clinica.
"Sizinle bir dakika konuşabilir miyiz?" dedi, biz de "Tabii, olur." dedik.
Pat dijo : "¿ Puedo hablar con vosotros un segundo?". Y nosotros : "Claro que sí".
- Tabii, olur.
- Sí, seguro.
- Tabii ki. Olur da yeni bir çim biçme makinesi almak istersem buna bakabilirim.
De esta forma puedo volver a mirarla si quiero volver a tener otra cortacésped.
Tabii onun haricinde acele parayı geri yatırsak iyi olur.
Dicho eso, será mejor que nos apresuremos y redepositemos esto.
- O da olur. - Tabii!
- Sí, un cubo estaría bien. ¡ Oh, sí!
Tabii, olur.
Sí, sí.
Tabii ki bir tanesi bir cüce olur.
A menos, por supuesto, que uno de ellos resulte ser un enano.
Olacağı budur tabii. İnsanların kibri felaketleri olur.
Nuestro orgullo, será nuestra ruina.
Tabii, olur.
- Sí, claro. - ¡ Genial!
Tabii, tabii, olur.
Sí, sí, sí, claro, sí, sí.
Olur da "Lanet olsun, saçımı çekiştirip durma" dediğini duyarsam başka tabii.
Si la escuchara decir, "Demonios, quitate de mi cabello."
Tabii olur, kesinlikle, hadi.
Vale, de acuerdo. Por supuesto, vamos, tío.
Evet, tabii, olur.
Yo subiré. Sí, sí, claro.
Tabii, olur.
Claro, no hay problema.
Mümkünse biraz çabuk tabii. - Gel Lars, otur. - Olur.
Siéntate.
Tabii içleri rahat edeceklerini beklerken meraktan ölüyorlar iyice. O yüzden, bilmeleri bencilce olur.
Por supuesto, ellos tienen que preocuparse por ti, en vez de vivir felizmente en ignorancia... entonces, en cierto modo, es un poco egoísta decirles.
Tabii, olur.
Sí, claro.
Tabii ki. Hele baharda çok güzel olur.
Claro.
- Tabii, olur.
- Sí. Las llevaré.
- Olur, tabii.
- Sí, claro.
Tabii, olur.
Sí, cómo no.
- Tabii olur.
Claro. Vale.
Tabii, olur.
Sí. Claro.
Tabii, olur.
¡ Oh, claro. Sí!
Tabii, seni parçalasam nasıl olur?
Quizás eso te ayudará. Sí, ¿ que te parece en que te aplaste a ti?
Tabii olur.
Sí, claro. Ya sé...
Tabii, olur.
¡ Claro! ¿ Por qué no?
Tabii soğuk olur oralar.
Seguramente hace frío allí.
Tabii, olur.
Si, claro.
Tabii olur.
Sí, claro.
Tabii, olur.
Claro que puedo.
- Olur tabii ki!
¡ Sí que la hay!
Tabii, hep olur zaten böyle şeyler.
Sí, porque eso pasa todo el tiempo.
tabii 9702
tabiî 81
tabii ki 3786
tabiî ki 109
tabii ki evet 16
tabii ki seviyorum 29
tabii ki hayır 476
tabii ki var 74
tabii ki öyle 97
tabii ki istiyorum 19
tabiî 81
tabii ki 3786
tabiî ki 109
tabii ki evet 16
tabii ki seviyorum 29
tabii ki hayır 476
tabii ki var 74
tabii ki öyle 97
tabii ki istiyorum 19
tabii ki de 45
tabii ki benim 18
tabii ki biliyorum 29
tabii ki olmaz 20
tabii efendim 146
tabii eminim 16
tabii ki yok 71
tabii ya 578
tabii var 20
tabii ki eminim 28
tabii ki benim 18
tabii ki biliyorum 29
tabii ki olmaz 20
tabii efendim 146
tabii eminim 16
tabii ki yok 71
tabii ya 578
tabii var 20
tabii ki eminim 28