Saat 14 Çeviri İspanyolca
907 parallel translation
"Parayı Montmartre ve Pigalle kavşağındaki köşeye saat 14 de bırakın."
Entregará el dinero a las 11 de la noche en el cruce de Montmartre con Pigalle.
Birini saat 14 : 00'de uyandırmaktan başka ne biliyorsun?
¡ Así que despertando a la gente a las dos!
Evet, şerifle birlikte yaklaşık saat 14 : 00'te White Sprins'i denetlemeğe gitmişti. Onlara ulaşamadık. İki polis arabası al ve onların izini sür.
Escúcheme detenidamente,... vendrán para comprobar si Carney y el sheriff estuvieron aquí.
İKİNCİ VE ÜÇÜNCÜ SINIF ÖĞRENCİLERİ GÖZLEMEVİ GEZİSİ SAAT 14 : 00'TE
VISITA AL PLANETARIO A LAS 14 : 00 PARA TODOS LOS ESTUDIANTES
Kabalık etmek istemem ama saat 14 : 00'de bir randevum var.
Discúlpeme, pero tengo una cita a las 2.
"sanığı ve kadını Sulh Mahkemesine çıkarılmak üzere Robertsville'e nakletti, Gerard Anthony Stanton, " yaklaşık saat 14 : 25'te, 10 Haziran 19... ".
Se transporto al sujeto y a su pasajera hacia Robertsville, para comparecer ante el Juez de Paz, Gerard Anthony Stanton, aproximadamente a las 2 : 25 PM, 10 de junio de mil novecientos...
Tam teçhizatla, saat 14 : 00'da.
Listos a las 1400 h.
Saat 14 : 30 nasıl?
Hacia las dos y media.
Araç yarın Touron'dan Cadarache'ye saat 14 : 00'da iki motorlu polis eşliğinde ve tali yolları kullanarak gidecek.
El furgón tendrá dos motoristas de escolta, saldrá de Toulon a la dos. Se dirigirá por Cap d'Agde en carreteras secundarias.
Duruşma saat 14 : 00'te yapılacak.
La audiencia tendrá lugar a las 14.00 horas.
Bugün saat 14.00'te, Fourchaume tersanesinde L'Increvable, denize indirilecektir
Hoy a las 14h, en el astillero Fourchaume, flote oficial del La indestructible.
DeSalvo saat 14 : 00 gibi Rollins'in Yeri'ndeki işinden ayrılıyor.
DeSalvo terminó una reparación en Rollins Place a las 2 de la tarde.
- Grev Sali - 3 Haziran saat 14 : 00. Birkaç isçinin girisimiyle ve çesitli tartismalardan sonra genel greve gidilmesi kararlastirildi, hedefler bir brosurde açiklandi.
El martes 3 de junio a las 1 4 horas... por iniciativa de algunos obreros... después de varias discusiones entre los trabajadores... se decide una huelga ilimitada... cuyos objetivos se explican en una octavilla.
" Binbaşı Charles E.Rone... 10 Ekim 1969, yani bugün, saat 14 : 00 itibariyle, bundan böyle Deniz Kuvvetleri Bakanlığı emrinde olmadığınızı öğenmiş bulunuyorsunuz.
Teniente de navío Charles E. Rone. Se le comunica que a las 14 : 00 horas de hoy, 10 de Octubre de 1969, deja usted de pertenecer a la jurisdicción del departamento de marina.
Saat 14 : 23
14 horas 23 minutos.
- 14 20 saat periskoptan görünen alman bölgesinden kuzeye geçiş
14 : 20 horas : " Se toman fotos del submarino Alemán en Lorient antes que seguir avanzando hacia el norte.
Burada bir 14 saat daha oturup onunla saklambaç oynamayacağım.
No voy a estar 14 horas jugando al escondite con ella.
Bay Ivor Morgan, koro üyelerinden seçilenlerle birlikte 14 Mayıs'ta saat 3 ile 5 arasında Majesteleri Kraliçe'nin huzuruna çıkacaktır.
El señor Ivor Morgan ha de presentarse ante su Majestad en el castillo de Windsor con los miembros que él elija de su coro el 14 de mayo entre las tres y las cinco ".
Saat 2.30.
Son las 14 : 30.
" Yarın, 14 Kasım sabah saat 1o da Gazetedeki büroma gelirseniz...
" ¿ Puede venir a nuestras oficinas mañana a las 10 : 00...
Saat şimdi 2.15. 3'ten önce orada olurum.
Son las 14 : 15, como muy tarde a las 15 : 00 estaré allí.
- Saat 2 : 30'da nikahımız var.
- Nos casamos a las 14.30.
Gel canım. Saat 5 de herkes büroda olsun, sözleşmesini hazırlayalım.
Nos vemos en mi oficina a las 14 : 30 para cerrar el contrato.
Bay Hoyt'a Cuma günü saat 2'ye randevu ver.
Viernes a las 14 h para el Sr. Hoyt.
Halbuki benim randevum gece saat 2'de.
Mi reunión es a las 14 : 00
Eğer limana ulaşabilirsek 14 veya 15 saat olmalı.
Si llegamos, será dentro de 14 ó 15 horas.
Yarım saat gecikti.
A las 14 : 10, pero está...
Ama destroyerlerin bize ulaşmaları 14-15 saat alacaktır kaptan.
Los destructores tardarán 14 o 15 horas en llegar.
Genellikle saat 9 : 00 civarında 14 numaralı odaya gidiyor.
Suele llegar a su suite, la No. 14, a las 9 : 00.
Bakın 14 numaralı odanın penceresi saat 11 : 00'de.
Aquí está la ventana de la suite 14 a las once.
O zaman saat 10 : 00'da, 14 numaralı odaya gireceğim ve vuracağım.
Entones a las 10 : 00, entraré en la suite 14 y dispararé.
- Saat 2 : 30, Sir Wilfrid.
Son las 14 : 30, Sir Wilfrid.
Geçen Ekim'in 14'ünde, saat 9 : 30'la 10 arasında Bayan French bir cinayete kurban gitti.
La noche del 14 de octubre pasado, entre las 21 : 30 y las 22 : 00 la Sra. French fue asesinada.
Düğün saat 2 : 00'de başlayacak.
Sí, la ceremonia es a las 14.00.
Saat 2 : 18 treniyle Hiroshima'ya geliyorum.
Llego a Hiroshima a las 14.18.
Hayatım boyunca günde 14 saat çalıştım ve güzel bir hayata kavuştum.
He trabajado duro toda mi vida... catorce horas diarias, y me ha ido bien.
- Evet. Günde 14 saat. Bu konuyu sendikayla konuşmalıyım.
Sí, una jornada de catorce horas, tendré que hablar con los sindicatos.
Yarım saatlik yiyecek molamız dışında, on dört saat durmadan çalışıyoruz.
Trabajamos 14 horas seguidas y 1 / 2 hora para almorzar.
On dört saat çok fazla geliyor.
14 horas de trabajo es demasiado.
Günde on dört saat çalışan kim?
¡ ¿ Quién trabaja ahí 14 horas diarias durante una vida?
Tam olarak 14 saat 50 dakikamız var.
Tenemos 14 horas y 50 minutos.
Rigel XII'den 14 saat uzaktayız.
Posición, a 14 horas de Rigel XII.
Yaşım 19 artı 8 ay 14 saat 2 dakika 20 saniye.
8 meses, 14 horas, 2 minutos y 20 segundos.
Pilgrim'den 6 gün 14 saat önce, sığınak merkezden fırlatılacak.
Seis días y 14 horas antes del lanzamiento de los Peregrinos, la cápsula se pondrá en marcha del Cabo.
12 veya 14 saat önce aya inmiş olması gerekirdi ama henüz bir haber yok.
Se ALUNI hay 12 o 13 h. Hasta la fecha, es el silencio de radio.
Saat ikide Roger De Bris'nin ta kendisiyle randevumuz var.
Tenemos una cita a las 14 : 00 hs con nada menos que Roger de Bris.
İkiniz de saat 2 : 00'de mahkemeye çıkacaksınız.
El juicio es a las 14 : 00.
Düğün 5 Eylül'de, saat 2'de.
El casamiento será el 5 de septiembre a las 14 h. en punto.
Günde 14 saat çocuk işçi çalıştırma deneyi mi?
¿ En qué? ¿ trabajo infantil? ¡ Un día de 14 horas?
Şey... Anne, saat 11 : 14.
- Pues- - - iMamá, son la 11 : 14 p.m.!
Bizim ihtiyar, günde 14 saat çalışırdı ayakkabı boyası bulaşmış iki üç dolar kazanmak için.
Mi viejo se pasaba 1 4 horas por día en ese subterráneo. Volvía a casa con dos, tres dólares en cambio, manchados con betún.
14 numara 16
14 00 22
14 yaşında 17
saat 16 49
saat 15 32
saat 12 139
saat kaç 1021
saat 6 229
saat 23 33
saat 4 173
14 00 22
14 yaşında 17
saat 16 49
saat 15 32
saat 12 139
saat kaç 1021
saat 6 229
saat 23 33
saat 4 173
saat 18 42
saat 1 132
saat 9 217
saat 2 157
saat 5 177
saat 22 41
saat 20 32
saat 8 244
saat 21 38
saat 10 325
saat 1 132
saat 9 217
saat 2 157
saat 5 177
saat 22 41
saat 20 32
saat 8 244
saat 21 38
saat 10 325
saat 07 28
saat 13 39
saat kaçta 135
saat 3 195
saat 17 40
saat 19 45
saat 7 206
saat 11 234
saat 06 26
saat geç oldu 36
saat 13 39
saat kaçta 135
saat 3 195
saat 17 40
saat 19 45
saat 7 206
saat 11 234
saat 06 26
saat geç oldu 36