English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ S ] / Sizin yerinizde olsam

Sizin yerinizde olsam Çeviri İspanyolca

187 parallel translation
Sizin yerinizde olsam bu birliği Parel'e geri götürme riskini alırdım.
Señor yo solía ser Blackjack Pershing cuando perseguíamos a Pancho Villa por todo el Peral.
- Buyurun. - Sizin yerinizde olsam, dostumuz Peters'in dediğini yapar...
- Entonces, si yo estuviera en su lugar,... le tomaría la palabra a Peters...
Sizin yerinizde olsam, Bay Morgan'a güvenmezdim.
Si yo fuera tú, creo que no confiaría en eI Sr. Morgan.
Sizin yerinizde olsam o konuda çok fazla acele etmezdim.
Yo en su lugar, no tendría tanta prisa.
Ben de sizin yerinizde olsam ne derdim diye burada oturup merak ediyorum.
Yo también me pregunto qué diría en vuestro lugar.
Bugün işlediğin kabahat yetmedi mi? - Hanımefendi sizin yerinizde olsam öğretmeniyle bir konuşurdum.
- Yo hablaría con su profesor.
Evet bayım gördüm. Ama sizin yerinizde olsam kasabayı terkederdim.
Sí, pero si fuera usted, me marcharía del pueblo.
Sizin yerinizde olsam, zamanımı öyle abuk sabuk şeyler okuyarak geçirmezdim, Bay Bryne.
Si yo fuera Vd., no perdería tiempo en esa basura, Sr.
Şu andan itibaren, sizin yerinizde olsam perdeleri kapalı tutardım.
Si yo fuera Vd., correría las cortinas.
Sizin yerinizde olsam bunu yapardım.
Yo en su lugar lo haría, señorita.
Sizin yerinizde olsam oraya gitmeyi denerdim.
Si fuera usted, lo intentaría allí.
Sizin yerinizde olsam bağırmam.
Yo no haría eso, señora.
Sizin yerinizde olsam, pijama giymezdim.
Y si yo estuviera en su lugar, no dormiría en pijama.
Sizin yerinizde olsam, köpeğimi başka bir yerde gezdirirdim.
Si fuera usted, sacaría al perro en otro sitio.
Sizin yerinizde olsam, Bayan Simpson, o kötü niyetli sanat filmlerine gitmeyi bırakır, ve temiz Amerikan aile filmleri görmeye başlardım.
Si yo fuera usted, señorita, dejaría de ir a esos teatros artísticos pecaminosos, y vería más películas americanas sanas.
Sizin yerinizde olsam, ben onurumla çeker giderim.
Pero yo, en su lugar, me iría con dignidad.
Sizin yerinizde olsam memnun olurdum.
Yo estaría muy contenta si fuera usted.
- Sizin yerinizde olsam...
- Si estuviera en tu lugar...
Ama sizin yerinizde olsam, şeker gibi erimesinden korkardım.
Se va a derretir como un terrón de azúcar.
Sizin yerinizde olsam, ben de kendi anlattıklarıma inanmazdım.
Yo tampoco lo creería si me lo contaran.
Sizin yerinizde olsam, insanlara bu kadar güvenmem.
Yo que tú, no me fiaría.
Sizin yerinizde olsam, şu Lenin'i hemen hapse tıkardım.
Yo en su lugar enviaría a Lenin a la cárcel.
Sizin yerinizde olsam muhtemelen az rastlanan bir kan hastalığı olan ya da ileride derecede anemik birini arardım.
Si fuera Uds. caballeros, buscaría a un tipo anémico que sufriera alguna enfermedad sanguínea.
Sizin yerinizde olsam, endişelenmeye başlardım.
Le aseguro que en su lugar, no estaría nada tranquilo.
Çocuklar, ben sizin yerinizde olsam Âzem'le tartışmaya girmem.
Yo de vosotros no discutiría con él. - ¿ Por qué?
Sizin yerinizde olsam bunu yapmazdım.
Yo de ti no lo haría.
Sizin yerinizde olsam, Philadelphia'ya döner ve onunla ilgili herşeyi unuturdum.
En su lugar, me volvería a Filadelfia y me olvidaría de él.
Sizin yerinizde olsam Bay Vergi Müfettişi, bunu unuturdum.
En su lugar, Sr. Inspector, cerraría los ojos.
Sizin yerinizde olsam Bay Deakin, Kendimi düşünürdüm.
Yo diría que usted ya tiene suficientes problemas.
Sizin yerinizde olsam, ben de ketum olurdum.
Si fuera Ud., yo sería reservado.
Ama sizin yerinizde olsam bir uzmana başvururdum.
Yo en su lugar acudiría a los expertos.
Teşekkürler, fakat sizin yerinizde olsam burada uyumazdım.
Gracias, pero no dormiría aquí si fuera tu.
- Sizin yerinizde olsam vaktimi harcamazdım.
- No me tomaría el tiempo, si fuera tú.
Kusura bakmayın. Sizin yerinizde olsam öğle tatilinden hemen sonra gelirim.
Si no le importa, y yo fuese usted, volvería tras el almuerzo.
Sizin yerinizde olsam bir şey yapardım.
Yo en vuestro lugar haría algo.
Sizin yerinizde olsam, kesinlikle çok dikkatli olurdum. Çünkü bu gazete ilanları sayesinde onlara ihanet ettiğinizi biliyor olmalılar.
Yo sería extremadamente cuidadoso, si fuera usted, pero por supuesto, por estos anuncios, ellos sabrán que los ha traicionado.
Sizin yerinizde olsam, duaların da söylediği gibi büyüklerimin söylediklerini yapardım.
Si estuviera en su lugar, diría mis oraciones y obedecería a los mayores.
- Sizin yerinizde olsam yapmam.
- No hagas eso. - ¿ Por qué?
- Bilmiyorum. - Sadece ben yokum. Ve sizin yerinizde olsam, bırakırdım.
Renuncio, y en su lugar, haría lo mismo.
Sizin yerinizde olsam endişelenmezdim.
Yo no me preocuparía, señor.
Sizin yerinizde olsam karısı ve çocuğuyla ilgilenirdim.
Si yo fuera usted., me preocuparia por su esposa y su hija.
Ve ben sizin yerinizde olsam... kollarımı sıvayıp gider... ve o bardağı bulurdum.
Y yo que ustedes me subiría las mangas y me metería a la sala de evidencia a buscar ese vaso.
Sizin yerinizde olsam buna şey demezdim.
Ahora bien, eso no es lo que se conoce...
Sizin yerinizde olsam dikkatli olurdum.
¡ Es absolutamente insólito!
Sizin yerinizde olsam, aynı alicenaplığı gösterebileceğime emin değilim, Kaptan.
Dudo que yo hubiese sido tan indulgente en su lugar, capitán.
Sizin yerinizde olsam, Brucie'ye dikkat ederdim kızlar.
Yo me cuidaría de Brucie si fuera ustedes, chicas.
Bayım, sizin yerinizde olsam, teslim olur ve anlaşmaya çalışırdım.
Si yo fuera Ud., señor, cedería, me sometería y capitularía.
Sizin yerinizde olsam, ben de kesinlikle böyle yapardım!
Yo haría lo mismo en su lugar.
O halde sizin yerinizde olsam harekete geçerdim.
Pues si yo fuera usted me pondría en marcha.
Ben, sizin yerinizde olsam, yeni Amerikan kurşunlarını denerdim.
Haz la prueba con una de calibre 30. Aumentarás el alcance.
Sizin hakkınızda bildiklerimle, yerinizde olsam beni üzmemeye çalışırdım.
Yo conozco tu sistema y si fuera tú... me preocuparía más de no molestarme a mí.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]