Çok merak ediyorum Çeviri İspanyolca
796 parallel translation
Bunu ben de çok merak ediyorum.
Eso mismo me pregunto yo.
Mumyayı sizden çok merak ediyorum.
Siento más curiosidad que usted.
Gilda, bazen sende ne bulduğumu çok merak ediyorum.
A veces me pregunto qué veo en ti.
Dinleyin. Neler olduğunu çok merak ediyorum.
Escúchenlos. ¿ Qué pasará?
Sonunu çok merak ediyorum Bay Smith.
Estoy muy ansiosa de conocer el final, Sr. Smith.
Çok merak ediyorum, küstahlığımı bağışlayın.
Mi curiosidad me obliga a ser impertinente.
Bu kadar güzel, bu kadar genç birinin acımasız Hakan'la neden evlenmek isteyeceğini çok merak ediyorum.
Me pregunto por qué una mujerjoven y bella se casaría con el despiadado Khan.
Bensiz ne yapardın çok merak ediyorum...
No sé lo que ibas a hacer sin mí.
Bunu çok merak ediyorum.
Eso me tiene muy intrigada.
Bir şeyi çok merak ediyorum.
Le he estado dando muchas vueltas a una cosa.
İsa peygamberi çok merak ediyorum.
Estoy muy interesado en Jesucristo.
Neredeymiş o, çok merak ediyorum.
Quisiera saber dónde está.
Döndüğümüzde burada olacak mı, çok merak ediyorum.
Quizá no esté cuando volvamos.
- Gelecekte ne olacak çok merak ediyorum.
- Tengo curiosidad por el futuro.
Radyo reklamı vermeyi niye düşünmediğini çok merak ediyorum, Porter.
¿ Por qué no has considerado anunciarte por radio, Porter?
Çok merak ediyorum.
Quisiera saber.
Çok merak ediyorum, acaba bizi nasıl hatırlayacaklar?
Como seremos recordados, me pregunto?
Bir şeyi çok merak ediyorum doğrusu.
¿ No podías buscarte otra un poco más barata?
Çok merak ediyorum.
Estoy inquieto.
Bunlar öğleden sonraları ne yapıyorlar, çok merak ediyorum.
Me pregunto qué hacen con sus tardes.
Evet. Çok merak ediyorum.
Sí, tengo curiosidad.
- Sizin inancınızı çok merak ediyorum, Bay Devlin.
- Siento curiosidad acerca de su religión, Sr. Devlin.
Bunlarla ne yapıyor çok merak ediyorum.
Me pregunto que gana él de todo esto.
- Ne diyecekler çok merak ediyorum.
- Me pregunto que dirán.
Evet öyle. Ödeyip ödeyemiyeceğini çok merak ediyorum.
Tan alto que me pregunto si serás capaz de pagarlo.
Tüm bunları bana neden anlatıyorsunuz, çok merak ediyorum.
Me gustaría saber porqué me confía todo esto.
Mayını hangi salak icat etti, onu da çok merak ediyorum.
Me gustaría saber quién fue el imbécil que las inventó.
Ama karımı çok merak ediyorum.
Pero estoy preocupado.
Hem radyo, hem televizyona nasıl girdi çok merak ediyorum.
Me pregunto cómo llegó a la radio y televisión.
Buraya getirip kırmalarının nedenini çok merak ediyorum.
¿ Por qué los traerían aquí para romperlos?
Neler söyleyeceğini açıkçası çok merak ediyorum.
Estoy muy interesado en oír lo que dice.
Acaba bunlar bana yar olacak mı, çok merak ediyorum.
¿ Podré usarlos o no?
Sonrasında neler oldu çok merak ediyorum.
Siento curiosidad por saber después...
Ne yaptığımı gerçekten çok merak ediyorum.
En verdad me pregunto qué fue lo hice.
Harry, çok merak ediyorum. Seninle kim ilgilenecek?
Harry, me estaba preguntando, ¿ quién te va a cuidar?
Geceleyin aklıma sen geldiğinde gözüme uyku girmiyor, çok merak ediyorum seni.
Cuando pienso en ti, no puedo dormir por la noche. Estoy preocupada.
- Okuduğunda ne diyeceğini çok merak ediyorum.
Me pregunto qué dirás cuando lo hayas leído.
Ruhun ölümsüzlüğü konusunu gerçekten çok merak ediyorum.
Estaba preguntándome acerca de la inmortalidad del alma.
Ekselansları'nı çok merak ediyorum.
¿ Cómo será su Excelencia?
Çok merak ediyorum.
Me interesa.
En çok üç ay, aşağı yukarı... ne kadar kaldığını merak ediyorum.
Tres meses como mucho... como mínimo... me pregunto cuánto...
Hayır. Hâlâ su pompası tamir ediyor mu çok merak ediyorum.
Me pregunto si sigue reparando bombas de agua.
Babam çok kızmış mıdır acaba, merak ediyorum.
Me pregunto si papá se pondrá furioso.
Giriş kısmı çok güzel, sonu çok mühim mi merak ediyorum.
Con un comienzo es así, no sé si importa el final.
Ve merak ediyorum da, dışarıda, bu büyük betonarme ormanda... benin gibi olan daha kaç kişi var acaba? Susuzluktan kavrulan zavallı, azap çeken insanlar. Bir başka eğlenceye, bir başka aleme, bir başka cümbüşe doğru... sendeleyerek ilerledikçe... dünyanın geri kalanına çok gülünç gelen insanlar.
Yahí fuera, en esa gran jungla de asfalto me pregunto cuántos otros hay como yo pobres infelices plagados de problemas, muriéndose de sed figuras tan cómicas para el resto del mundo que se tambalean ciegamente hacia otra juerga otra borrachera, otra racha.
Merak ediyorum da, sence verdiğim ceza çok mu ağırdı?
Solo por curiosidad, ¿ cree que fue severa mi sentencia? No.
Ve çok sık merak ediyorum :
Y muy a menudo me pregunto :
Çok garip görünüyor. Ne olduğunu merak ediyorum.
Me pregunto que habrá pasado.
Benim için neden bu kadar çok şey yaptığını merak ediyorum.
Me pregunto por qué hace usted tanto por mí.
Yuva kurmanın nesi bu kadar korkunç çok merak ediyorum.
- Qué dije que era tan gracioso?
Neye benzediğini gerçekten çok merak ediyorum.
Estoy intrigada por ver cómo es ella.
çok merak ettim 29
merak ediyorum 460
merak ediyorum da 86
ediyorum 314
çok memnun oldum 229
çok mutluyum 368
çok mutlu oldum 39
çok mutlu 51
çok mu komik 18
çok makbule geçti 20
merak ediyorum 460
merak ediyorum da 86
ediyorum 314
çok memnun oldum 229
çok mutluyum 368
çok mutlu oldum 39
çok mutlu 51
çok mu komik 18
çok makbule geçti 20