English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ A ] / Arabam

Arabam Çeviri Fransızca

7,505 parallel translation
Telefonumla... arabamı mı çaldın?
Voler mon téléphone - et ma voiture?
Sonra arabamı bir direğe geçirmeme neden oldu ve beni tekrar ölüme terk etti.
Ensuite elle m'a fait percuter ma voiture dans un poteau et m'a encore laissé pour mort.
Sanırım... -... arabam gelmiş.
Je crois que...
Arabamı çalıştırmam lazım, hemen dönerim.
Je dois aller à ma voiture. Je reviens tout de suite.
Arabam çalışmadı.
Ma voiture ne veut pas démarrer.
Ölüm arabamız o.
C'est la nôtre.
Arabam hemen ön tarafta.
Ma voiture est juste devant, dehors.
Çarpışan arabam çalışmıyor.
Mon pare-chocs ne marche pas.
Tamam, arabamı çekiyorum!
TOUS EN VOITURE!
Çocuk arabamızı hackledi.
Le gamin a piraté notre voiture.
Geçen hafta bunu arabamın ön camında buldum. Paradan haberim var.
J'ai trouvé ça sur mon pare-brise la semaine dernière.
Arabamızdan senin kıyaf..
De la voiture à tes vêtem...
Bu pahalı arabaya çarptıktan hemen sonra arabamızın sigortasının dolduğunu öğrendim.
Tu vois, j'ai cogné une voiture très chère juste après avoir appris que l'assurance de la voiture est périmée.
- Arabam gümüş çizgili, kırmızı olabilir mi?
Ma voiture peut être rouge avec des rayures argentées?
Al arabamın anahtarları.
Tenez, les clés de ma voiture.
Son karşılaşmamızda 10 bin dolarımı ve arabamı almıştın.
La dernière fois que je t'ai vu, tu as pris dix mille dollars et ma voiture.
Arabamın kapısını açamıyorum, telefonum içeride kalmış.
Je me suis enfermée à l'extérieur de la voiture et mon téléphone est dedans.
Sorun şu ki, ne bir arabam, ne param ne de uçacak bir yerim vardı.
Je n'ai ni argent, ni voiture, ni endroit où aller
Sorun olmazsa arabam hazır olduğunda kalan eşyalarımı almaya gelirim.
Je viendrai chercher le reste de mes affaires quand ma voiture sera prête, si c'est d'accord?
- İçki içip arabamı kullanamazsın.
- Et tu roules avec ma caisse?
Öğrendiğime göre arabam bu akşama hazır olabilirmiş. Bu gece gidebilirim yani.
J'ai découvert que ma voiture pourrait être prête ce soir, donc je pourrais partir ce soir.
Arabamı getireyim ben.
J'amène ma voiture.
Benim arabam da dönüştürülmüş yemeklik yağla çalışıyor.
Je roule à l'huile de friture.
Arabam olmadan nasıl geldim?
Pourquoi je ne conduis pas mon cabriolet?
Babam arabamı aldı.
Mon père m'a confiqué la voiture.
Arabamın hemen dışındasınız.
Vous êtes juste à côté de ma voiture.
Arabam bir Eldorado.
J'ai une Eldorado.
Arabamın deri koltukları var.
Ma voiture a des sièges en cuir.
Ülkeye yürüyerek girdim zaten. Arabam Ambassador Köprüsü'nde bozulmuştu.
Ma voiture est tombée en panne sur le Pont Ambassadeur.
Profesyonel olduğumda zengin olduğumda, arabamı sana yıkatacağım.
Quand je deviendrai pro et que je serai riche, je te laisserai laver ma voiture.
Arabam hala arkada tarafta mı? Yoksa onunda mı yerini değiştirdin?
Ma voiture est toujours là, ou tu l'as déplacée aussi?
Gemma olur da hızlıca çıkmak zorunda kalırsın diye arabamı sana bırakmamı söyledi.
Gemma m'a dit de te laisser la voiture si tu dois filer.
Eğer iddiayı kazansaydın arabamı imha edecek miydin?
Si tu avais gagné le pari, tu aurais vraiment détruit ma voiture?
Chevrolet kullanıyorum, kovboyum ve arabamı taş gibi sağlam sürüyorum!
♫ Je conduis un Chevy ♫ ♫ Je suis un cowboy ♫ ♫ Et je conduis... ♫
Arabamıza binip, gitmemize izin verirse, belki sadece belki diyorum, buradaki insanlar bir gün daha yaşayabilir.
Vous nous laissez monter en voiture et partir, et peut-être, je dis bien peut-être, Ce papi pourra vivre et combattre un autre jour.
İsterseniz benim arabamı da alırsınız.
Merde, vous pouvez même prendre la mienne.
Arabamı satabilirim.
Ou vendre le Suburban, OK?
Dubai'de 300 marketimiz, 500 tane taksi arabamız var.
Nous avons 300 magasins à Dubai. 500 taxis.
- Golf arabamın hızı 20'yi geçmiyor.
Mon caddie ne dépasse pas 20km / h
Harika. İşimiz bittiğinde beni golf sahasına götür de arabamı arayayım o zaman.
Bien, quand nous aurons fini, tu pourras me ramener au golf pour chercher ma voiture.
Arabam!
Ma voiture!
Benim arabamı kullanıyordu.
Il conduisait ma voiture.
O arabamın direksiyonuna geçti, ben de arkadan sıvıştım. Sonrasında neler olduğunu ikimiz de biliyoruz.
Il a pris place derrière le volant de ma voiture et je suis sortis par l'arrière, et on sait ce qui s'est passé après ça.
Bir atım ya da at arabam yok.
Je n'ai ni cheval, ni carrosse.
Benim arabamın anahtarları onlar.
Ce sont mes clés de voiture.
Dün gece arabamın arkasında birini gördün mü? Dave seni eve bırakırken?
Est-ce que tu aurais... aperçu quelqu'un près du coffre de mon pick-up la nuit dernière quand Dave t'a ramenée à la maison?
- Arabamı almam lazım. - Tutacaklar.
- Je dois récupérer mon pick-up.
- Yeni bir arabam var.
- J'ai une nouvelle voiture.
Benim arabam lan o!
C'est ma putain de caisse!
Zamanım ve uzmanlığım için yarısını alırım ve arabamın arka farlarını seyredersin.
J'en prendrai la moitié pour mon temps et mon expertise et tu verras mes feux arrières.
Arabamı çaldı. - Ne olmuş?
- Qu'est ce qu'on a?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]