English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ G ] / Götür onları

Götür onları Çeviri Fransızca

428 parallel translation
- Götür onları. Avustralya'ya gidin.
Emmenez vos hommes jusqu'aux côtes australiennes.
Tamam Flynn, götür onları.
Flynn, embarque-les.
Götür onları.
Emmêne-les.
Kaptan, götür onları.
Déposez-les.
Saraya götür onları.
Taleek.
- Tapınağa götür onları.
- Livre au temple Joshiji.
- Götür onları, Çavuş.
- Emmenez-les, sergent.
- Pete, götür onları.
- Allez Pete, en route.
Teste tabi tutulmalılar. Götür onları, Stearne.
Soumets-les à la question.
Topeka'ya götür onları.
Amenez-les à Topeka.
Kahin onları bıraktığında, götür onları.
Lorsque l'Oracle les relâchera, emmenez-les.
Bomba! Onları o tarafa götür.
Secoue-les, Bomba.
Onları içeri götür.
Emmenez-les à l'intérieur.
Pierre, Iütfen onları arabaya götür.
Pierre, faites-les monter, je vous prie.
Bats, onları Camp 18'e götür ve yemek ver.
Bats, emmène-les au Camp 18 et donne-leur à manger.
Onları götür.
- Emmenez-les.
Onları yola kadar götür, dönerken de paletli cipi getir.
Waco, fais-les partir et ramène le véhicule.
- Onları ilkyardım istasyonuna götür.
Dirigez-le sur l'infirmerie.
Onları Missouri'ye götür Matt.
Conduis-les jusqu'au Missouri Matt.
Onları götür buradan.
Faites-les sortir.
Hadi onları buradan götür. Özel polis demek? - Evet.
Fais sortir les gosses d'ici.
- Onları içeri götür.
- Emmenez-les à l'intérieur. - Oui, Zim.
AyıIt onları ve korsan gemisine götür.
Par-dessus bord!
Aklın varsa onları eve götür çocuk.
Emporte-les chez toi.
Tamam. Onu buradan götür. Arkadaşlarına söyle bela arayan başkaları olursa onları da burada bekleriz.
Emporte-le... et dis à tes copains que le premier qui se présentera sera bien reçu.
Onları aşağı götür, onun başını ağrıt.
Descends la lui filer à elle, la migraine!
- Onları üsse götür Yüzbaşı.
- Emmenez-les à la base.
Onları hemen Gerra Belediyesi'ne götür.
Conduisez-les à la ville de Gerra, rapidement.
Doktor, onları büyükelçiliğe götür.
Doc, emmenez-les à l'ambassade.
Jubilee, onları götür.
Jubilee, vas-y avec les autres.
Her neyse. Onları konferans odasına götür.
Allez poser tout ça dans la salle de conférence.
Onları çadıra götür.
Emmène-les à la loge.
Onları anlaşmayı yapana götür.
Conduis-le aux responsables.
Şimdi onları buradan götür.
Dites-leur de s'en aller, M. Finch.
- Onları geri götür.
Remettez-les en place.
Onları yatak odasına götür.
- Quoi? - Mets-les dans ma chambre.
Sabah geldiğinde onları dolabında bırak Profesör. Ama akşamları onları da beraberinde götür.
Tâchez de les laisser dans votre casier le matin... et de les emporter chez vous le soir!
Jessie, tatlım, her yer ıslanamadan önce onları mutfağa götür hadi.
Fais-le, ma chérie. Qu'elles ne s'égouttent pas.
İstiyorsan bütün lanet evi kaldır götür. Mücevherler hariç. Onlar kiralık.
Emportez tout le bazar que vous voulez, sauf les bijoux qui sont loués.
Onları götür ve boşalt.
Allez-y, arrosez.
Onları laboratuvarlarına götür.
laboratoire.
Onları tepeye götür.
Emmenez-les aux pieds de la colline.
Jacob, onları eve götür. Nathan, sen de onlarla git.
Jacob, tu les reconduis.
Onları tren istasyonuna götür ve bilet al. Uzak bir yere olsun.
Emmenez-les à la gare, prenez-leur des billets pour Chuchle.
Kurşunlar burada. Onları Colette'e götür.
- Des cartouches!
Halatı ve patlayıcıları odana götür... ve gelirken onları yanında getir.
Mets la corde et les explosifs dans ta chambre et apporte-les quand tu viendras.
Jones, onları götür.
Jones, faites-les sortir.
Onları depoya götür ve bir çantanın içine koy.
Emmenez-les à l'entrepôt et gardez-les au chaud.
Onları benim sorumluluğumda götür.
Je prends la responsabilité de les faire passer.
Onları şatoya doğru götür.
Amenez-les au château.
Onları da dört numaraya götür.
Puis conduisez-le au numéro quatre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]