English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ O ] / Onları buldum

Onları buldum Çeviri Fransızca

454 parallel translation
Onları buldum.
Je les ai trouvés.
- Onları buldum. - Tam olarak nerede buldunuz?
- Je les ai trouvées.
Evet. Ve onları buldum.
Oui et je les ai retrouvés.
Onları buldum. Hepsini, ama Bay Anderson...
Je les ai tous trouvés, sauf M. Henderson.
Onları buldum - bir kum tepeciğinin ardına saklanmış halde.
Je les ai trouvées accroupies derrière une dune.
Zararı yok. İşte buyurun. Onları buldum.
Les voilà, je les ai trouvés!
Onları buldum!
- Je les ai. - Viens ici.
Ve sonunda, onları buldum. Kapkara ve korkunç bir diyarda, tıpkı her şeyi içine alan, gecenin zifiri karanlığı gibiydi.
Et j'ai fini par les trouver dans un endroit sombre et terrible... tel un morceau de nuit qui n'aurait jamais été éclairé.
Onları buldum!
Je les ai trouvé!
Onları buldum.
Trouvés.
- Onları buldum, onları buldum
- Je les ai trouvés
"Onları buldum, onları buldum"
"Je les ai trouvés, je les ai trouvés"
Mike Dinle, dostum aşağıya kanalizasyona girdim ve onları buldum...
Ecoute, mes gars sont allés dans les égouts et ils ont trouvé des bêtes à moitié dévorées.
İşte, onları buldum.
Ça y est, je les ai.
- Onları buldum.
– Je l'ai repéré.
- Evet, onları buldum.
Je les ai.
Onları çok sevimli buldum.
Je les ai trouvées charmantes.
- Buldum onları!
Je les ai trouvées.
Onları baş aşağı boğazları kesilmiş olarak buldum.
Ils étaient pendus à la poutre, la tête en bas et la gorge tranchée.
Domates fidesi buldum. Onları toprağa ektim.
J'ai trouvé de vraies graines de tomates, et je les ai plantées dans le sol.
Ama onları kandırdım, çıkıp bir iş buldum.
" Salutations, mon garçon.
Buldum onları!
Je les ai trouves.
- Seni eleme usulüyle buldum. Önce Peter ve Mary'ye sordum, onlar değilmiş.
J'en suis arrivée à cette conclusion, parce que j'ai interrogé Peter et Marie, et ce n'est pas eux.
- Onları yerde buldum...
- Je les ai trouvées par terre...
Venüs'ün bu iki kızı gladyatörleri kışkırttılar... onları ölümüne dövüşmeye zorladılar, ve ne oluyor demeye kalmadan... kendimi bir devrimin ortasında buldum.
Ces deux filles de Vénus ont raillé les gladiateurs... les ont forcés à se battre à mort et avant que je cligne de l'œil... j'avais une révolution sur les bras!
Onları çekmecede buldum.
Je les ai trouvées dans le tiroir.
- Onları nehrin yanında buldum.
- Elles étaient près du fleuve.
Onları oldukça öğretici buldum.
Ils étaient rafraîchissants.
Onları Carol'un büro çekmecelerinden birinde buldum.
Ils étaient dans un tiroir du bureau de Carol.
Vardığımda öyle buldum onları.
Je les ai trouvés en arrivant.
Bir gün, kendimi, eğer azla yetinebilirsek, bizim de onlar gibi mutlu olabileceğimizi düşünürken buldum. Onların yaşadığı gibi yaşayabilir, Tanrı'ya bizi yarattığı için şükredebilirdik.
Un jour, j'ai pensé que nous serions également heureux si nous nous contentions de peu, comme les alouettes, si nous vivions comme elles, en chantant les louanges de Dieu qui nous a créés.
Onları kadın satıcısının arabasında buldum.
Dans la voiture du mac.
Bir kaç hata buldum, onları burada düzeltebilirsin.
J'ai trouvé quelques erreurs à corriger.
- Bakın ne buldum! - Onlar benim, geri verin bana!
- Regardez ce que j'ai trouvé!
Onlar bu bombayı saklamıştı. Ben buldum.
Ils avaient caché cette mine, moi je l'ai trouvée.
Kıza iş buldum onlar da bana bedava tatil ayarladılar.
Je leur garde leur fille et ils me paient mes vacances.
Bu sefer buldum onları.
Cette fois, je les tiens.
Onları sürpriz bir şekilde aşırı konuşkan buldum.
Je les ai trouvé étonnament éloquents.
Buldum onları! Buldum!
J'ai trouvé!
Onları buldum!
Je les vois!
- Mücevherlerinden gına geldi! - Hayır, buldum onları.
Ils étaient là.
İşte boncukların, anne. Onları fıstıklı şekerleme kutusunda buldum.
Ton chapelet était dans un bocal de noisettes.
Dün buldum onları.
Je les ai trouvées hier.
Bütün filmlerinizi gördüm ve onları çok eğlendirici buldum.
J'ai vu tous vos films... et je les ai trouvés... très divertissants.
Buldum onları.
On les a.
Buldum onları!
Oh, mon Dieu!
Ama kendimi onlar için ölümsüz bir sevgi beslerken buldum.
Mais je ne peux m'empêcher de les adorer.
Buldum onları!
Ils sont là!
Onları ormanda buldum.
Je les ai trouvés dans la forêt.
Sadece onların nerede gizlendiklerini buldum.
J'ai trouvé où ils se cachent.
Ve onları engellemek için bir yöntem buldum.
Et j'ai mis au point une méthode infaillible. Vraiment, Maître?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]