English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ T ] / Tahmin et

Tahmin et Çeviri Fransızca

5,185 parallel translation
- Tahmin et bakalım satış konuşması için yarın kim geliyor.
Devine qui vient faire un discours demain.
Peki, ama tahmin et bakalım!
Devine quoi? Devine quoi? Elle est enceinte.
Çünkü tahmin et bir ton neyim var ;
Parce que devine ce que j'ai maintenant.
Tahmin et bakalım kim köpeciklerin yenilmediği Amerika'ya gidiyor?
Devine qui va en Amérique où ils ne mangent pas les chiots?
Tahmin et ismini ne koyduk?
Devines quel nom on lui a donné?
Meth ve LSD yapan bir narkotik laboratuvarla olan bağlantısından dolayı yakalanmış. Avoyelles'ta iki yıl yatmış ve tahmin et son dört ayda hücre arkadaşı kimmiş?
Il avait été pris en flag en relation avec un labo qui faisait dans la meth et du LSD, il a tiré deux ans à Avoyelles, et devine qui était son compagnon de cellule les 4 derniers mois.
Ledoux, Avoyelles'ta iki yıl yattı ve tahmin et son dört ayda hücre arkadaşı kimdi?
Ledoux a fait deux ans à Avoyelles, et devine qui était son compagnon de cellule les 4 derniers mois?
Hayatta kalmamız, yıldızlardan doğru anlamları çıkarmamıza kışın gelişini ve yabani sürülerin göç zamanlarını tahmin etmemize bağlıydı.
Notre survie dépendait de notre aptitude à lire les étoiles afin de prédire la venue de l'hiver et la migration des troupeaux sauvages.
Tahmin et, Skyler'ın düşündüğü kadar zeki biri değilsin.
Tu n'es pas aussi malin que Skyler le croyait.
Tahmin et ne oldu... Buradayız.
Devine quoi...
Bir tahmin et bakayım!
Essaie de deviner.
Profesör, hücrelerim olağanüstü bir şekilde kendisini saniyede 7 milyon kere yeniliyor. Ve ölüm zamanımı tahmin etme konusunda sıkıntı yaşıyorum ama 24 saat içinde öleceğimden şüphem yok.
Professeur, mes cellules se reproduisent à vitesse grand V, plusieurs millions par seconde, et j'ai du mal à évaluer avec précision l'heure de ma mort.
Tahmin et bakalım.
Il n'a jamais appelé.
Tahmin et ne kadarını geri aldım.
Devines combien j'ai eu en retour.
- Tahmin et.
- Devine.
Tahmin et kim açıyor.
Devine qui fait l'ouverture.
Tahmin et ben kimim?
Devine qui c'est?
- Henry, tahmin et ne oldu?
Henry, devinez quoi. - Quoi?
Tahmin et bakalım.
Vas-y, devine.
Tahmin et ne olacak?
Hum Devinez quoi.
Tahmin et bakalım Bayan DiLaurentis ve benim artık konuşacak bir şeyimiz var.
Je pense que moi et Mrs DiLaurentis on pourra parler de ça maintenant.
Shawn, gastroenterologa giderken kiminle tanıştığımı tahmin et.
Shawn, devine qui j'ai rencontré en allant chez le gastro-entérologue.
Çünkü yerel çiftliklerden gelen en taze en organik maddelerle her sabah neyi sıfırdan yaptığımı tahmin et?
Parce que suppose que ce que je fais à partir de zéro chaque matin, utilisant seulement les ingrédients biologiques les plus frais des fermes locales.
Bakalım doğru tahmin etmiş miyim.
Je veux être sûr d'avoir bien compris. On choisit une ville minière complètement au hasard et on va les appeler.
Ah! Tahmin et bakalım, ben aynı zamanda Frankenstein'ı da oynadım!
Devinez quoi, je joue aussi Frankenstein!
Tahmin et.
Devines.
Tahmin et bakalım ne?
Tu peux m'aider à trouver quoi?
Tahmin et orada kim vardı.
Devine qui j'ai trouvé là bas.
Şimdi, kimi seçtiğini ve neden onun yerinde olmak istediğini tahmin etmem gerekecek.
J'ai droit à 2 questions pour deviner qui tu as choisi et pourquoi tu veux troquer ta place.
- Spinning. Takma adımı tahmin et.
Et devine mon nom de DJ.
Orasını tahmin etmiştim zaten. O yüzden kardeşinin tüm yazını içinde boğularak geçirdiği eski bir kasa buldum. Ve onu, içinde arkadaşınız Matt ile birlikte bu arazide bir yere gömdüm.
Je m'en doutais, c'est pourquoi j'ai retrouvé le coffre dans lequel ton frère a passé l'été à se noyer et je l'ai enterré sur cette propriété avec votre ami Matt à l'intérieur.
Tahmin et ne oldu.
Devine quoi.
Bayat ve tahmin edilebilir bir ürün ortaya koyduk ve niye kimse izlemiyor diye merak ediyoruz.
On sort un produit qui est prévisible et dépassé, et on se demande pourquoi personne ne regarde.
Aynı zamanda pervasız, tahmin edilemez ve isyankar biridir.
Il est aussi téméraire, imprévisible, et insubordonné.
Şimdi bütün kehanet güçlerinle söyle, hiç tahmin edebilmiş miydin, bir fili ortadan kaybederken beni ilk gördüğünde, Çinli grubumla birlikte sahnede, sen ve ben bir gün bu terk edilmiş gözlemevinde, böyle bağlanacak, Fransa'nın güneyinde, bir yağmur fırtınası içinde.
Avec vos grands pouvoirs de divination, auriez-vous pu prévoir, me voyant escamoter un éléphant, en habit chinois, que vous et moi, un jour, finirions dans un observatoire désaffecté à cause d'un orage dans le sud de la France?
Sophie sonucu tahmin edemedi mi? Hepinizin içini rahatlatmadı mı?
Sophie n'aurait-elle pu prévoir cela et vous rassurer?
Beni nereye götürdüğünü tahmin bile edemezsin.
Et tu devineras jamais où il m'a emmenée.
Kurallarımdan birisini bozdun Sabine. Öyle tahmin ediyorum ki yaptığın bu büyü sadece tek kullanımlık.
Tu as brisé une de mes règles, Sabine et je suppose que le sort des votres est probablement un passe temps.
Elimde, asla tahmin edemeyecekleri bir koz var. İçeriden birisi.
et j'ai quelque chose qu'ils ne verront pas venir, quelqu'un de l'intérieur.
Kim geri döndü ve eskisinden iyi tahmin edin?
Devinez qui est de retour et meilleure que jamais!
Oort aynı zamanda, Güneş ile galaksimizin merkezi arasındaki mesafeyi isabetli tahmin eden ilk kişiydi.
Oort fut également le premier à estimer correctement la distance entre le Soleil et le centre de notre galaxie.
Güneş, sorun değil, çözüm ve biz bunu tahmin edebileceğinizden, çok daha uzun süredir biliyoruz.
Le soleil n'est pas le problème mais il est la solution, et nous le savons depuis longtemps, beaucoup plus que vous ne le croyez.
İsa, Yahudiyken İsrail'den geldiğinde tahmin ediyorum ki bu resimlerden hiçbirine benzemiyordu.
Eh bien, Jésus était juif et venait d'Israël, je suppose qu'il ne ressemble à aucune de ces peintures.
Ben bu ikilem arasında seçim yapmaya çalıştığını tahmin ediyorum.
Je suppose qu'elle essayait de choisir entre rester sobre et jouer.
Bence, sizin gibi eletronik tabletli konuşan telefonlu aşırı şımartılmış gençler kurgunun ne demek olduğunu, tahmin bile edemezler. Tabi I-podunuz hepsini kıçınıza okumadıkça.
Je pense que vous, les enfants sur-privilégiés avec vos tablettes électroniques et vos téléphones parlants, ne sauriez pas reconnaître une bonne histoire même si votre iPod vous le lisiez.
80 ile $ 100,000 arasında bir fiyatı olacağını tahmin ediyorum.
Je pense qu'il doit valoir entre 80 et 100 000 dollars.
Tahmin et ne oldu?
Eh bien, devine quoi.
- Tahmin edemezsin.
Et tu n'en sais même pas la moitié.
Tüm bilgim ve müdahalelerime rağmen, seni asla tamamen önceden, tahmin edemiyorum.
Avec tout mon savoir et mes intrusions, je n'ai jamais pu entièrement prédire vos actes.
Dur tahmin edeyim, dünyaya geldin ve annen dedi ki :
Laisse-moi deviner, t'es sorti et ta mère a dit :
Güvenci ve tahmin edilebilir diye bağırıyor.
Ça crie sûre et prévisible.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]