English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ Ş ] / Şuraya otur

Şuraya otur Çeviri Fransızca

917 parallel translation
Şuraya otur ve bir daha da başkanın sözünü kesme.
Assieds-toi et n'interromps plus le Président.
Gel şuraya otur.
Viens t'asseoir ici.
Şuraya otur.
Voilà.
Boris, şuraya otur.
Boris, assieds-toi là.
Sen de şuraya otur.
Et toi, ici.
Michael, sen de şuraya otur.
Michael, assieds-toi là. Paul!
- Gel şuraya otur.
Asseyez-vous.
- Bir sandalye daha çekelim. Şuraya otur Amiral. Sen de yanına geç Nell.
lci, Amiral... et toi Nell, à côté de lui.
Şuraya otur!
Asseyez-vous.
Şuraya otur ve bitkin kemiklerini dinlendir. Sana ne istediğimi anlatayım.
Pose ta carcasse ici et écoute ce que j'ai à te dire.
Şimdi şuraya otur ve beni can kulağıyla dinle.
- Maintenant, écoute.
Charlie seni rahatça görmem için şuraya otur.
Assieds-toi là, Charlie, où je peux te surveiller.
Şuraya otur.
Assieds-toi.
Gel, şuraya otur.
Viens t'asseoir là.
Bak, en iyisi şuraya otur biraz.
Asseyez-vous ici un moment.
Şuraya otur da gözünü suratından ayırma!
Assieds-toi là et regarde-le.
Şuraya otur. İşte böyle.
Asseyez-vous lé.
Şuraya otur.
Assieds-toi là.
Ayakta durma şuraya otur.
Ne restez pas là à trembler.
Git şuraya otur.
Asseyez-vous là.
Şuraya otur!
Asseyez-vous là.
Hadi gel, şuraya otur.
Venez vous asseoir.
Şuraya otur Macy.
Assis, Macy.
- O zaman yapman gerekeni söyleyeyim. Sen şuraya otur, ben de demek istediğimi göstereyim.
Alors, asseyez-vous... que je vous montre un peu.
Şuraya otur ve isimle adresi yaz.
Asseyez-vous et écrivez ses nom et adresse.
Geç bakalım Canterbury hacısı. Şuraya otur ve filmlerdeki gibi dünyanın gözünün önünden geçişini izle.
Vous voilà, pèlerins de Canterbury!
- Böylece konuşabiliriz. - Konuşmak, ha? Şuraya otur.
Nous pourrons parler.
Tam şuraya otur. - Buraya gel, Frank.
- Asseyez-vous là - bas.
- Otur şuraya!
Assieds-toi!
Tamam, otur şuraya.
Très bien. Assieds-toi.
- Otur şuraya.
- Fournisseur?
- Otur şuraya.
- Assis.
Otur şuraya, tabii beynini uçurmamı istemiyorsan.
Asseyez-vous ou je vous assomme.
Otur şuraya!
Assieds-toi!
- Durma, otur şuraya.
- Assieds-toi.
Otur şuraya.
Assieds-toi.
Otur şuraya!
Assis!
Hadi Egbert, şuraya geç otur da şıklaş.
Allons, Egbert, va t'asseoir et sois élégant.
- Hadi, otur şuraya.
Assieds-toi, te dis-je.
Gel otur şuraya.
Viens, assieds-toi.
- Otur şuraya! - Sana ne oldu Alexander?
Qu'est-ce que tu as?
Otur şuraya Bill. Gözden uzak.
Assieds-toi là, Bill, hors de vue.
Otur şuraya.
Asseyez-vous là!
Geç şuraya. Otur.
Eloigne-toi et assieds-toi!
Şimdi otur şuraya.
- Assieds-toi.
- Otur şuraya!
On est repartis.
Gel de otur şuraya.
Assieds-toi!
- Tamam, geç şuraya otur bakalım.
Asseyez-vous.
Ancak, mantıklı olursan eğer, böyle bir niyetim olmaz. şimdi otur şuraya.
Je n'en ai nulle intention si tu es raisonnable. Assieds-toi.
Sanırım açlıktan ölmene izin vermeliydim. - Otur şuraya.
Je ne te laisserai pas mourir de faim.
- Whit Sterling'e bir telefon bağlayın... - Hayır, otur şuraya.
M. Whit Sterling, s.v.p.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]