Ak Çeviri Portekizce
37,960 parallel translation
"Kendimi bilgeliği deliliği ve akılsızlığı anlamaya adadım."
"E cedi o meu coração para tomar conhecimento da sabedoria, " da loucura e da insensatez.
Roma senatosunun görevi hazineyi idare etmek, mahkemeleri yapmak ve imparatora akıl vermekti.
o Senado é responsável por zelar pela tesouraria, realizar julgamentos e aconselhar o imperador.
Müsabaka günü 50 bin kişi arenaya akın etti. Amaçları 100'u askın gladyatörün dövüş ve gösterilerini izleyebilmekti. Tabii binlerce vahşi hayvanın da.
No dia dos jogos, 50 mil pessoas encheram a arena para ver batalhas e atuações de mais de 100 gladiadores e milhares de animais selvagens.
Bu akıllıca mı?
Isto é inteligente?
İlk buraya gelmekle akıllılık ettin. Ama burada kalamazsın.
Foram espertos em vir aqui primeiro mas não podem ficar aqui.
Hava akımını izliyorum. Bu fırtına durup dururken çıktı.
Tenho seguido os padrões climáticos, e esta tempestade apareceu do nada.
- Hiçbir hava akımı bunu yapamaz.
Nenhum padrão climático podia criar isto.
- Hava akımlarını mı izliyordun? - Evet.
- Tens seguido os padrões do tempo?
Doğru. Geminin ağırlığını ve normal koşullar altında rüzgârın ortalama hızını alalım. Akıntıları ve bir araya gelen üç kasırganın rüzgar hızlarını devreye sokalım.
Certo, com o peso do navio, a velocidade média dele sob condições normais, e depois considerando as correntes e a velocidade do vento das três tempestades convergentes.
Seçeneklerimiz korkunçla akıl almaz arasında değişiyor.
As escolhas serão entre horrível e impensável.
Engelli bir erkek arkadaşım ve akıl hastası bir kızım var.
Um namorado deficiente e uma filha doente mental?
Akıl alır şey mi?
Como pode isto acontecer?
Çoğu insan beton duvarı matkapla delmeyi düşündüğünde akıllarına bu gelir.
Quando a maioria das pessoas pensa em perfurar paredes de cimento, é nisto que pensam.
Böyle durması hiç akıllıca değil.
Não acho isso inteligente.
Belki de akım büyük organik bir ağdan birbirlerine geçiyor gibi bir şeydir.
Talvez o pulso flua através deles como se fossem essa grande rede orgânica.
Akıma maruz kalmayan herkes.
Todos que não foram pulsados.
Akım artık ağızlarından geliyor.
Agora o pulso está a sair da boca deles.
- Kafasını dilimlemek akıllıcaydı. - Evet.
- Cortar assim a cabeça dele...
Tekne, akıntıya karşı gidiyor. Tekneyi yavaşlatır bu.
O barco está a ir rio acima, isso irá atrasá-lo.
- Tarzan'a yetişemeyebilirim ama sana yetişebileceğimden adım gibi eminim. Akıllıca değil.
Posso não ser capaz de acompanhar o Tarzan, mas tenho a certeza que posso acompanhá-lo a si.
Bu ninniyi söylemeye başladığı zaman, akıcı Fransızca konuşmayı öğrendi.
Ao cantar essa canção de embalar, aprendeu a falar francês fluentemente.
Direnmek akıllıca olmaz.
É pouco sensato resistir.
İnsanlar otel küvetlerinde akıl almaz şeyler yapıyor.
As pessoas fazem coisas pouco escrupulosas em banheiras de hotel.
Ve akıllı.
Ela é inteligente.
Çok akıllı.
É muito inteligente.
- Sadece akışına bırak, Brody.
- Vai na onda, Brody.
Akıl almaz hassasiyetiniz bu olsa gerek!
Isso deve ser a sua incrível sensibilidade.
Akıl almazdı.
Aquilo foi de loucos.
Akıl hastanesine kapatılması gerektiğini biliyorsun.
Sabes que ela devia ser internada.
Akıllı köpek.
Cão lindo.
- Akıllı köpek!
O cão lindo!
â ™ ª Çok akıllısın â ™ ª â ™ ª Ortalıkta dolaşıp â ™ ª â ™ ª Aşıkların kalbini kırıyorsun â ™ ª
Pensas que és tão esperto Andas por aí Magoando Corações apaixonados
Akıl sağlığıyla ilgili sorunları için.
Em relação aos problemas mentais dela?
Bu, şu ana dek yaptığın en akıllıca veya en aptalca şey olabilir.
Isso pode ser a jogada mais inteligente ou a mais estúpida.
Akıllıca bir hareket yaptın.
Foi uma jogada inteligente.
Banyo orada, sıcak su akıyor.
A casa de banho é ali. Tem chuveiro.
İstersen beni bir akıl hastanesine falan kapat, ama iğneyle idam yok.
Prende-me numa Instituição Psiquiátrica, mas sem pena de morte.
Bu akıllı, sorumlu bir şey.
É uma coisa responsável e inteligente.
Akıllı bir Şirinim.
Sou o Smurf inteligente.
Akıntılar öngörülemeyebilir.
As correntes são imprevisíveis.
Artık bu dünyaya akıl sır erdiremiyorum.
Já não sei o que se passa no mundo.
Sen çok akıllı bir kızsın, Bayan Holm.
É muito esperta, Menina Holm.
- Taklit nakit akışı- -
- Inserir falsificações...
Akıllıca seçim yap.
Escolhe sabiamente.
Yürekleri ve akılları fethedin.
Ganham o afeto e a confiança.
Akıllı adam.
Homem inteligente.
Bir saniye bekle 2017 akıl almaz bir yıl olacak Fantasy Bra bir harika!
Larguei o microfone. Asas a passar pelas traseiras! Chegou a hora!
Bu akıllıca olurdu.
Seria esperto.
Akıl hastası olursun.
Como um lunático.
Ben çok akıllıyım.
Sou super inteligente.
Bici'deki bir bankacı kimmiş Sistemimizde kırmızı işaretli Son birkaç yıldır. Aptalca cezai akıl için tanrıya şükür.
Graças a Deus pela mente criminosa estúpida.
akşam 53
akira 29
aksa 19
akşamları 18
akşam yemeği 121
akıl 18
akron 22
akşam görüşürüz 54
akşam oldu 22
akıllı 91
akira 29
aksa 19
akşamları 18
akşam yemeği 121
akıl 18
akron 22
akşam görüşürüz 54
akşam oldu 22
akıllı 91
akşama görüşürüz 118
akemi 29
akşam yemeği mi 27
akşam 8 25
akşam yemeği hazır 37
akiko 63
akşam 6 17
akrep 24
akşam yemeğine ne dersin 33
akşam haberleri 28
akemi 29
akşam yemeği mi 27
akşam 8 25
akşam yemeği hazır 37
akiko 63
akşam 6 17
akrep 24
akşam yemeğine ne dersin 33
akşam haberleri 28
aksiyon 31
akeem 27
akıllı kız 59
aklıma geldi 40
aksine 201
akıllı ol 60
aksi 17
aklımdan çıkmış 16
aksi halde 118
akıllısın 37
akeem 27
akıllı kız 59
aklıma geldi 40
aksine 201
akıllı ol 60
aksi 17
aklımdan çıkmış 16
aksi halde 118
akıllısın 37