Her şey olabilir Çeviri Portekizce
962 parallel translation
Çünkü burası tehlikeli bir bölge ve her an her şey olabilir.
Porque este territorio é perigoso e ninguém sabe o que podería acontecer.
Her şey olabilir.. .. söylediğim gibi..
Vão descobrir tudo em breve.
- Niye ölsün? Burada her şey olabilir.
Aqui pode acontecer qualquer coisa.
Fransız bayrağı taşıyor. Bu sularda her şey olabilir.
Tem a bandeira francesa, nestas águas, pode ser qualquer coisa.
Yine de yeni ve yabancı bir evde her an her şey olabilir.
Numa casa nova e estranha, nunca se sabe o que pode aparecer.
Buz çözülünce her şey olabilir.
Tudo pode acontecer, quando se descongela.
Brooklyn'de geçen bir Cadılar Bayramı öyküsü bu. Brooklyn'de her şey olabilir, genellikle de olur zaten.
Esta é uma história do Dia das Bruxas em Brooklyn, onde tudo pode acontecer, e normalmente acontece.
Ve eğer bu fanatizme devam edersen... her şey olabilir.
- Sopa de repolho. - Dá para perceber. Que horas são?
- Her şey olabilir.
- Filho, tudo é possível.
Ama, Joseph, rahibeye her şey olabilir.
Mas, Joseph, algo aconteceu a Lemani.
- Her şey olabilir. - Ee, öyleyse?
- Tudo pode acontecer.
Tehlikeli sulardan uzak durabiliriz tabi gene de her şey olabilir.
Claro que nós poderíamos evitar águas perigosas... mas pode acontecer sempre qualquer coisa.
Her şey olabilir.
É, pode ser qualquer coisa.
Her şey olabilir.
Isto de que se trata? Não tenho ideia.
- Her an her şey olabilir.
- Podemos supor qualquer coisa.
Gelecek üç saatte her şey olabilir.
Tudo pode acontecer nas próximas três horas.
Şey, Şu hastane beyazı dışında her şey olabilir.
Tudo menos este branco de hospital.
Her şey olabilir, anlıyormusun?
São só palavras, entende?
Daha çok her şey olabilir.
Pode ser muita coisa.
Her an, her şey olabilir.
Não sabemos o que pode acontecer.
- Her şey olabilir.
- Podia ser qualquer coisa.
Hayatta her şey olabilir efendim.
A vida e estranha. Essa e a verdade.
Hayır, hayır, bu iyi bir fikir değil. Walt, eğer adamların hepsi silahlarıyla şehirde ve çaresiz durum dalarsa, birisi yani, her şey olabilir.
Walt, se todos esses homens estão na cidade com armas e estão desesperados, alguém pode...
Burada en hoş isteklerinizi hayal edeceksiniz, her şey olabilir.
Aqui, só têm de imaginar os vossos maiores desejos, o que quiserem.
- Üç dakikada her şey olabilir.
- Pode acontecer em 3 minutos.
Her şey olabilir Fagin.
É muito provável, Fagin.
Şunu kafana sok, bugün Almanya'da her şey olabilir. En olmayacak şeyler bile. Daha yeni başladı her şey.
Deves perceber que hoje, na Alemanha, tudo pode acontecer, mesmo o improvável, e isto é apenas o início.
Kişisel isteklere göre tasarlanır, bu her şey olabilir.
Concebidas de acordo com requisitos, individuais, quaisquer que sejam.
O zaman her şey olabilir.
Que mais se podia esperar?
Tabii ki, her şey olabilir.
Bem, tudo é possível.
Bir kalemden kağıt ağırlığına kadar her şey olabilir.
Pode ser tudo, desde um lápis electrónico a um pisa papéis.
Farklı olduğum sürece, acaba her şey tekrar eskisi gibi olabilir mi sence? Sadece az bir farkla?
Uma vez que estou diferente, não achas que... as coisas podiam voltar a ser as mesmas, só que um pouco diferentes?
Kongrede her sey olabilir.
Na convençäo pode acontecer qualquer coisa.
Ev ağabeyime ait olabilir ama salondaki her şey bana aittir.
A casa pode ser do meu irmão, mas tudo o que há no salão é meu.
Ama Amerika'da her şey farklı olabilir.
Mas nos Estados Unidos pode ser diferente.
Hakkımızda söyleyeceğim her şey doğru olabilir.
Connosco qualquer coisa podia ser real.
Ama bu, Kedi gelmezse, polis seni yakalar ve her şey daha kötü olabilir.
Mas, se este Gato não aparecer, a polícia pode apanhá-lo a si e tudo correrá muito mal.
Her şey olabilir.
Tudo podia acontecer...
İtalyanlar toplanamazlarsa, her şey mümkün olabilir.
Se os italianos não se reorganizarem, tudo é possivel.
Kendimizi kısıtlamayalım. Vip her şey olabilir.
Somos versáteis.
Harekete geçersen her şey senin olabilir.
Dê-o e é sempre em frente.
Bu gece biz olabiliriz. Job haklı olabilir, anlıyorsun! Her şey bana balık kokuyor.
O Job tem razão, isto dá-me uma sensação péssima.
- Ben de böyle düşündüm. Ve şimdi her şey planladığımız gibi olabilir.
Precisamente o que pensei, e agora podemos estar juntos, como planeámos.
Her şey biraz fazla olabilir.
Tudo é um pouco excessivo.
Her türlü şey olabilir.
A mãe podia escrever sobre isto.
Ne demek istediğini anlıyorum... Sen ve Lester için her şey iyi olabilir.
Sei o que quer dizer... e pode até funcionar com você e o Lester.
Bebeğim bana ait her şey senin olabilir.
Ofereço-te tudo o que possuo.
- Ne zararı olabilir? Her şey yapıldı.
Está tudo feito.
Bu Sierra için uzun bir yol olduğunu, her şey olabilir.
Se fosse a vocês não teria muitas ilusões.
Size bir şey ifade etmiyor olabilir, ama bu benim her şeyim!
Pode não parecer muito para vocês, mas é tudo o que tenho!
Her şey bir gün yoluna girecek, değil mi... bu şey öldüğü zaman, olabilir mi?
E tudo vai ficar bem... Quando o que quer que seja esta coisa estiver morta, certo?
her şey yolunda 1390
her şey yolunda mı 840
her şeyin bir zamanı var 23
her şey bitti 278
her şey için teşekkürler 136
her şey iyi olacak 102
her şey için teşekkür ederim 55
her şeyin 49
her şeyim 18
her şeyin bir ilki vardır 44
her şey yolunda mı 840
her şeyin bir zamanı var 23
her şey bitti 278
her şey için teşekkürler 136
her şey iyi olacak 102
her şey için teşekkür ederim 55
her şeyin 49
her şeyim 18
her şeyin bir ilki vardır 44
her şey 525
her şeyi yaparım 77
her şey yoluna girecek 538
her şeye rağmen 118
her şey için 64
her şey tamam 134
her şeyi mahvettin 39
her şeyden önce 180
her şeyi aldın mı 25
her şeyi 506
her şeyi yaparım 77
her şey yoluna girecek 538
her şeye rağmen 118
her şey için 64
her şey tamam 134
her şeyi mahvettin 39
her şeyden önce 180
her şeyi aldın mı 25
her şeyi 506