English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ I ] / Istediğini al

Istediğini al Çeviri Portekizce

446 parallel translation
Söylediğiniz gibi açık alan ve sanırım istediğini alır ve
Como disse o pasto é livre. Se chega um tipo esperto... ele aproveita... o que puder e desaparece depressa.
O bir şeyi isterse istediğini alır.
E o que ela quer, normalmente consegue.
Sana televizyon alırım, istediğini alırım.
Comprarei-te a televisão, o que queira! Mas abre os olhos! Sorri Wilma!
Soylu bir adam her istediğini alır.
Dizem que é uma coisa sagrada, ter um nobre a começar a sua vida.
Sana istediğini alırım.
Compro-lhe o que quiser.
# Evet, istediğini al, tabi eğer istiyorsan #
Yes, get what you want to, if you want Sim, pegue o que você quer, se você quer
O daima istediğini alır senden ya da herhangi bir erkekten.
Ela irá ter o dela contigo... ou com qualquer outro homem.
Belki de istediğini alınca, Tony'yi bırakacaktır.
Talvez depois de alcançar o seu objectivo liberte o Tony.
İlk gelen istediğini alır.
Os primeiros escolhem.
Kazanırsan istediğini alırsın.
Quando ganhas, consegues escolher.
Tabii, istediğini al.
- Claro, serve-te.
Ben canımın istediğini alırım.
Bem, eu compro o que me apetece.
Karıştırıp istediğini al.
Usa o que quiseres.
Dükkandan istediğini al.
Serve-te à vontade na loja.
Emin değilim... Fakat o istediğini almaya alışkın.
Não tenho a certeza, mas está habituado a ter o que quer.
Çocuklar her istediklerini alıyorlar. Al da her istediğini alıyor.
Se não posso dar uma festa, posso, ao menos, convidar uns amigos?
Biraz daha şarap ya da istediğini al lütfen, tamam mı?
Toma um copo de vinho, o que quiseres, OK?
Ver onu bana. Evden istediğini alabilirsin. Al, götür.
- Leva qualquer coisa.
Ban doğru davranmayı öğrenirsen, istediğini alırsın.
Aprende a tratar-me bem e vais ter direito a tudo.
Bunu yeterince çok isterse istediğini alır.
E se ele quiser mesmo, vai acabar por conseguir.
Savaştan sonra herkes buradan istediğini alır.
Depois da guerra, todos vão ter o que querem.
Tamam, istediğini al.
Tudo bem. Serve-te.
Al, yalnız kalmak istediğini söylüyor.
O Al está para ali a falar de se ir embora sozinho.
Her istediğini elde etmeye alışkın olduğunu bilemez.
Não sabe que você está acostumado a ter o que quer.
Haydi açık konuş, ben alınmam istediğini söyleyebilirsin.
Força, não fico ofendida. Podes falar.
İstediğini alınca, Lawrence da gidecek.
Quando o Lawrence tiver o que quer, regressará a casa.
İstediğini alınca, sen de gideceksin.
Quando tiveres o que queres, voltarás para casa.
Ne istediğini biliyordun ve onu alıyordun.
Tu sabias o que querias. E conseguiste-o.
İstediğini söyle ve al.
Pode pedir-me o que quiser.
İstediğini seç al.
Escolha um e fique com ele.
Eğer bir adam istediğini elde etmeye alışmışsa... fazla ileri gidinceye kadar istediğini verirsin.
Quando um homem tentava a sua sorte... tu deixava-lo ir longe demais.
İstediğini al ve git.
Leve os donuts, leve tudo.
Sen istediğini elde ettin, Sör Clifford da çocuğu alır.
Conseguiste o que querias, e Sir Clifford consegue uma criança.
Her istediğini elde etmeye alışmış kadınlardan birisidir.
Ela é do tipo de mulher que só quer aquilo que alguém já tem
Al, Hicks'in uyuşturucu kaçakçılığı yapmak istediğini sanmıyorum.
- Al, eu não acho que o Hicks quisesse contrabandear drogas.
İstediğini al.
- Não, não. Por favor!
Tüm gün evde oturup, televizyon seyretmek istediğini mi düşünüyorsun?
- Onde, Al? - Cala-te.
Ve bende konuşarak alışveriş yapmak istediğini biliyorum, o halde yap!
E sei que é hora de fechar, assim se quer comprar algo, compre!
Böyle yerlerde bulunmaya pek alışık değilimdir. - Ama bulunmak istediğini sanıyorum.
Não estou habituado a frequentar lugares destes.
İyi bir ürün olabilir ama Amerikan halkının neyin tadına bakmak istediğini göz önüne alırsak kimseyi zengin etmez.
É óptima ideia, mas nunca se enriqueceu a ditar aos americanos que gosto é que deveriam ter na boca.
Dante'ye vereceği tüm cevapları alıp gitmek istediğini söyle.
Diga ao Dante que quer todas as respostas que ele puder dar-lhe.
Madem öyle tek istediğini "Al" malısın.
Então, Al é o que vais ter.
Kuralı biliyorsun. Buzadam'ın neden seni öldürmek istediğini söyle, paranı al.
Diz-me por que o Gelo te quer morto, e devolvo-te o dinheiro.
İstediğini elde etmeye alışıktır.
Costuma conseguir tudo o que quer.
Onlara istediğini verirsen karşılığını çok güzel alırsın.
E se as gabares, podes conseguir o que quiseres delas.
İstediğini al.
Escolhe.
İstediğini al.
Pegas no que puderes.
Alaylar, iğneli sözler, insan beyninin kâğıttan kurşunları bir insanı canının istediğini yapmaktan alıkoyabilir mi?
Poderão tais sarcasmos e as balas de papel lançadas pelo cérebro desviar um homem do que se propôs fazer?
Bugün, benim sıkıcı vaazımın yerine Bart'ın kitabından alıntı yapacağım "Birşey yap... her zaman yapmak istediğini.."
Em vez do meu velho e chato sermão... vou ler uma página do Livro de Bart... e fazer algo que sempre quis.
Nicky, James'in sıradan biri olmaktan sıkıldığını ve daha büyük bir yere taşınmak istediğini söyledi. Bu yüzden Corky'den eroin alıp mağazasında satıyor çünkü Corky ona senden kurtulacağına söz vermiş.
A Nicky disse que o James está cansado de ser pobre e quis tornar-se em alguém maior, e assim tirou "smack" ao Corky e começou a vendê-lo na loja dele porque o Corky prometeu-lhe livrar-se de ti.
Kadınlara istediğini yapmaya alışık olduğundan eminim.
Tenho a certeza de que é muito bom com as mulheres.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]