O kız benim Çeviri Portekizce
2,836 parallel translation
O kız benim en iyi arkadaşım. Ve istersem onunla takılabilirim. Bu benim hayatım.
Aquela rapariga é a minha melhor amiga, saio com ela quando quiser.
Galerileri severim. Babam ve benim sanat vakfımız vardı. Kör kızlara nasıl seramik yapılacağını öğretmiştik.
Adoro galerias, o meu pai e eu tínhamos uma fundação artística, ensinavam crianças cegas a trabalhar em cerâmica.
Kız defterini kapaması gereken biri varsa o da benim.
Se alguém devia estar farto de raparigas, esse alguém sou eu.
Ayla'nın babası da mesleğimi öğrenince "Benim, ajana verecek kızım yok." demişti.
Quando o pai dela soube o que faço disse : "A minha filha não pode casar."
Benim tek korkum bir gün kızımın büyüdüğünü görememek.
O meu único medo é... Não ver a minha filha crescer.
Lord Kızıl Tuğla, benim şeyimle bazı problemlerim var.
Lorde Tijolinho, tenho tido problemas com o meu...
Kedisel yetenekleri, senin kılıcın ve benim zekâm çok ciddi bir avantajımız var.
Com as habilidades da Kitty, a tua espada e o meu cérebro, temos mais hipóteses.
Başkan hala benim, her ne kadar kız kardeşim- -
Ainda sou o presidente desta empresa, apesar da minha irmã...
Ona çekmişsin ama benim ritim duygumu almışsın kızım.
Podes ser parecida com ela, mas tens o meu ritmo, chavala!
Kızıl Köpeği Dampier'e getiren benim, ben ve Maureen yaklaşık 10 yıl kadar önce. O eski acımasız günlere dönersek insanların insan, köpeklerin... köpek olduğu zamanlara.
Fui eu quem trouxe o Red Dog para Dampier, eu e a Maureen, há cerca de 10 anos atrás, nos maus velhos tempos quando os homens eram homens e os cães eram... cães, mais áspero, quente,
O benim kız kardeşim.
Estamos a falar da minha irmã.
- Kırmızı? Benim Nicky.
- Capuchinho, é o Nicky.
Ve üçüncüsü ve sonuncusu, o lanet defterde... benim bu ölü kızı bu hafta iki defa siktiğim yazıyor. O defter de o piçin elinde.
E em terceiro e ultimo mas não menos importante, este lunático tem um livro, que basicamente diz que eu fodia com essa rapariga 2 vezes por semana, nos últimos 2 meses.
Neden kendi yaşıma uygun bir kız bulmamıştım ki? Belki o zaman benim hayallerime yakın hayalleri olurdu.
Porque é que não me envolvi com alguém da minha idade talvez porque ela tinha sonhos tal como eu tive.
- O benim kızım.
- Devem estar satisfeitos.
Bir baba olarak benim görevim, o küçük pisliklerin peşine düşüp kızımın kızlık zarına zarar vermelerini engellemek.
O meu mandato como pai é perseguir sacaninhas... que tentem destruir o tecido do hímen da minha filha.
Doğrudur, o benim kızım.
Pois sim, ela é a minha filha.
Kendime bir söz verdim. Eğer sağ kalırsam o kızı bulup diğerleri benim kadar şanslı değilken hayatımı kurtardığı için ona teşekkür edecektim.
Prometi a mim mesmo que se me safasse procuraria essa rapariga para lhe agradecer ter-me salvado a vida quando outros não tiveram tanta sorte.
Oğlunu öldürdüm çünkü o benim kızımı kaçırdı!
Eu matei o seu filho porque sequestrado minha filha!
Kızımın sende ne gördüğü benim için bir muamma.
O que a minha filha vê em si, para mim, é um grande mistério.
Hey, o benim kız arkadaşım.
É a minha namorada.
Ama kız "Bu benim" demiş.
Mas ela diz, "isto é o que eu sou."
- O benim kızım.
Ela é minha filha.
Evet, sonra da kardeşim benim evimde eski kız arkadaşımla düzüşüyor olurdu.
Sim, e então o meu irmão podia andar com a minha ex namorada na minha casa.
Fisherlar'ın kızı ve Jerome'un büyük kızı, Keckwick'in oğlu benim Nicholas'ım.
As filhas dos Fisher, o mais velho dos Jerome, o filho de Keckwick. Meu Nicholas.
Kızım, o benim yapar.
Se tem a minha filha, eu a quero.
- O benim kızım, senin değil!
- Ela é minha filha, não tua.
O, o artık eski Vincent değil... benim küçük kızımı öldürecek.
Isto é, é como se fosse outra pessoa. E... ele vai matar a minha menina.
O benim kızım.
Esta é a minha filha.
O artık benim minik kızım değil.
Ela já não é a minha menina.
Unut onu. Benim yeğenim kaşıkları her zaman büküyor ve kız kardeşim de bu yüzden bütün kaşıkları sakladı.
O meu sobrinho passa o tempo a dobrar colheres e a única consequência é pôr a minha irmã escondê-las a todas.
O benim kız kardeşim, Walter.
Ela é minha irmã, Walter.
Benim kız kardeşimdi lan o!
Era minha irmã, porra!
Ve o kulüp kızı benim Kappa kardeşim.
E essa vaca é minha irmã da irmandade Kappa.
Benim taya binen kız orada iş tutmayı planlıyor.
A miúda que anda a treinar o meu potro quer ir para lá.
Benim zamanımda kızla tanıştın mı mail adresini alırdın. Şimdi tanıştığım her kız indirilmesi gereken bir uygulama gibi.
Quando era solteiro, era só pedir o e-mail às catraias, agora para cada uma que conheço, preciso de sacar uma aplicação nova!
O benim kız kardeşim.
É a minha irmã.
Kont Vronsky ile birlikteliğiniz gayri meşru olur. Kızın da benim soyadım tarafından güvence altındayken istediğin hâlâ onunla birlikte olmak mı?
A tua união com o Conde Vronsky seria ilegítima, assim como a tua filha, que agora tem a protecção do meu nome.
O benim kızım değil.
Não é a minha menina.
Haklısınız. Ama benim eşarbım yırtık değil.
Mas o meu cachecol não está danificado.
- O benim kız arkadaşım zaten.
- É a minha namorada.
O benim kızım.
É a minha filha.
O benim kızım.
Essa é a minha filha!
Kırmızının benim rengim olduğundan emin değildim.
Durante uma hora, não sabia que o roxo escuro era a minha cor.
Hayır, o benim kızım.
Não, é a minha filha.
Benim elemanım kızın telefon kayıtlarını aldı.
O meu homem puxou o histórico do telefone da tua namorada.
Eski kocası ve yeni kocası benim saf kızım ve onun puşt erkek arkadaşıyla akşam yemeği.
Jantar com a ex-mulher, o novo marido dela, a minha filha insolente e o parvalhão do namorado.
O yapışkan falan değil, benim kız arkadaşım.
Ela não me persegue! É minha namorada.
O benim kızım.
Ela é... A minha filha. O quê?
Böylece pisliğinin tükenmesini seyredebilirim ve eğer bu benim "Dedikoducu Kız" olarak son günümse, - sağ ol bunun için - o zaman ses getirecek bir şekilde çıkıyorum.
Portanto, posso ver a confusão que criaste a desenrolar-se, e se este for o meu último dia como Gossip Girl graças a ti, vou sair em grande.
Birkaç ay önce Dedikoducu Kız'ın sitesini "hack" ledim. Hiçbiriniz fark etmediniz, o belli ki şehri terk etmişti, ama cidden, bu benim için harika bir tecrübe oldu. - Ama artık sona erdi.
Invadi o site da G.G. há uns meses quando ela saiu da cidade e nenhum de vocês reparou, e, para ser sincera pessoal, a experiência tem sido maravilhosa, mas agora acabou-se.
o kız 78
benimle evlenir misin 227
benim 5594
benim için fark etmez 98
benimle 208
benimsin 41
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benimle evlenir misin 227
benim 5594
benim için fark etmez 98
benimle 208
benimsin 41
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benimle gelir misin 93
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim adım 192
benimle gel 1086
benim için farketmez 29
benim gibi 258
benim için öyle 32
benimdi 32
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim adım 192
benimle gel 1086
benim için farketmez 29
benim gibi 258
benim için öyle 32
benimdi 32