English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ O ] / Onu tanımıyorsun

Onu tanımıyorsun Çeviri Portekizce

638 parallel translation
Onu tanımıyorsun. Bunu aklına sok.
Lembra-te que não a conheces.
Onu tanımıyorsun.
Não o conhece.
- Onu tanımıyorsun bile.
- A de azul?
Onu tanımıyorsun.
Não o conheces.
Onu tanımıyorsun?
Você não o conhece?
Onu tanımıyorsun.
- Com o Waco Johnny Dean.
Onu tanımıyorsun.
- E porque não o conheces.
Onu tanımıyorsun.
Você é que näo a conhece.
Sen onu tanımıyorsun ama ben tanıyorum.
Tu não a conheces, mas eu conheço.
Hayır, onu tanımıyorsun.
Não, eu não sei.
Sen onu tanımıyorsun.
Não o conheces!
Çünkü onu tanımıyorsun.
É porque não o conhece.
- Onu tanımıyorsun.
Não o conheces!
Onu tanımıyorsun değil mi?
Não o conheces pois não?
Onu tanımıyorsun bile.
Nem sequer o conheces.
Onu tanımıyorsun.
Você não o conhece.
- Onu tanımıyorsun.
- Tu não o conheces.
Onu tanımıyorsun, Quentin.
Não a conhece, Quentin.
Sen onu tanımıyorsun, Frank.
Não o conheces, Frank.
Onu tanımıyorsun! Onu tanımıyorsun!
Tu não o conheces!
Onu tanımıyorsun, değil mi?
Não o conheces, pois não?
Onu tanımıyorsun, Terry!
Não o conheces, Terry!
Daha onu tanımıyorsun bile.
Nem a conheces.
Onu tanımıyorsun bile!
- Não a conheces. Ela é uma víbora.
Bunu nasıI söylersin? Onu tanımıyorsun bile.
Tu nem sequer o conheces.
- Onu tanımıyorsun bile.
- Tu mal o conheces. Jenning!
- Onu tanımıyorsun.
- Não a conheces, uma rapariga come ela.
Onu tanımıyorsun.
Nem a conheces.
Yo, Sid, onu tanımıyorsun bile. Ne yapıyorsun?
Sid, nem a conhece, o que está a fazer?
Sen onu tanımıyorsun ama ben tanıyorum.
Você não o conhece, eu sim.
- Onu uzun zamandır mı tanıyorsun?
- Conhece-lo de outros tempos?
- Onu tanımıyorum... - Tanıyorsun!
Mas eu não a conheço.
Sanırım onu tanıyorsun.
Creio que você o conhece.
Daha onu tanımıyorsun bile.
Nem sequer o conheces.
Tatlım, onunla tanışmıştın, onu tanıyorsun... Mag Wildwood'un arkadaşı.
Tu conheceste-o - amigo da Mag Wildwood.
Elvira, onu çocukluğunda tanımıyorsun.
Elvira, não a conheceste quando era nova.
- Bilmiyorsun. Demek ki.. .. onu iyi tanımıyorsun.
Se não sabe dela, então não significa muito para você.
- Onu uzun zamandır mı tanıyorsun?
- Conhece-lo há muito tempo?
Sen tanımıyorsun onu! Bir dinozordur!
É claro que tu não conheces o velho dinossauro!
Arkadaşı olan sensin. Ben tanımıyorum onu, sen tanıyorsun.
Tu conhece-lo.
Sarı. Gördüğün gibi onu benim tanıdığım kadar tanımıyorsun. Tanıdığını sanıyorsun, ama tanımıyorsun.
Não a conhece tão bem quanto eu, pensa que conhece, mas não.
Onu da tanımıyorsun?
Não o conheces? É?
- Onu tanıyorsun, değil mi? - Hayır, tanımıyorum.
- Conheces o Rinaldi?
Onu uzun zamandır mı tanıyorsun?
Conhece-lo há muito?
Onu uzun zamandır mı tanıyorsun?
Conhecem-se há muito tempo?
Onu iyi tanımıyorsun.
- Não o conhece muito bem, não?
Onu tanıdığını mı sanıyorsun?
"O" rapaz da mota.
Hey, Katherine, sanırım onu tanıyorsun.
Acho que sabe quem é, Katherine.
Onu daha tanımıyorsun bile.
- Tu não o conheces!
- Bobby. Onu okuldan mı tanıyorsun?
- O Bobby, tu conhece-lo da escola?
Onu tanımıyorsun.
Não a conhece.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]