English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ O ] / Onu tutamıyorum

Onu tutamıyorum Çeviri Portekizce

46 parallel translation
- Onu tutamıyorum.
- Não consigo segurá-lo.
Onu tutamıyorum.
Não o consigo segurar!
Onu tutamıyorum!
Não consigo segurá-lo!
Onu tutamıyorum.
Não consigo segurá-la!
Onu tutamıyorum.
Eu... Eu não consigo segura-la.
Onu tutamıyorum.
Não a consigo manter.
Onu tutamıyorum.
Não posso mantê-lo, comandante.
- Onu tutamıyorum!
- Não posso mais!
- Onu tutamıyorum!
Não a consigo aguentar!
Onu tutamıyorum!
Não consigo segurar!
Onu tutamıyorum.
Não posso segurá-lo.
Carl, onu tutamıyorum.
Não consigo aguentá-lo mais, Carl!
Onu tutamıyorum.
Não consigo aguentá-lo.
- Onu tutamıyorum, bırakacağım.
- Eu não posso segurar você!
Onu tutamıyorum.
Não consigo segurá-lo.
Onu tutamıyorum Chloe! - Elimden kayıyor!
Vou soltar, Chloé!
Çok ağır. Onu tutamıyorum.
Ele é muito pesado, não o consigo aguentar.
Onu tutamıyorum!
Não o consigo segurar!
Ben onu tutamıyorum.
Não consigo agarra-la mais.
Neden ne bulsam, onu tutamıyorum
Por que não me agarro ao que encontrei?
Onu tutamıyorum!
Não consigo segurá-lo! Depressa!
Tutamıyorum... onu tutamıyorum.
Não consigo segurá-lo.
- Tutamıyorum... onu tutamıyorum!
- Não consigo segurá-lo! - Ajudem-nos!
Onu tutamıyorum.
Não consigo aguentar.
Onu tutamıyorum Hansel!
Não consigo aguentá-la, Hansel!
- Onu tutamıyorum!
- Não consigo aguentar!
Onu daha fazla rotada tutamıyorum.
ESTOU TÃO ENTEDIADA! Não a aguento muito mais!
Haydi Forney, onu daha fazla görüş alanımda tutamıyorum.
Vá lá, Forney, não vou vê-lo por muito tempo.
Onu tutamıyorum!
Larga-me, Nordstrom.
Onu uzak tutamıyorum.
Não consigo livrar-me dele.
Uzakta tutamıyorum onu.
Eu não o posso impedir.
Göz yaşlarımı tutamıyorum... Onu soğuk toprağın altına koyacaklarını düşündükçe.
Mas só posso chorar... pensando que o colocarão em terra fria.
- Onu daha fazla tutamıyorum!
- Não consigo conter.
- Onu tutamıyorum.
Vai-se escapar.
Onu aklımda tutamıyorum...
Não consigo mantê-la na minha mente.
Babam... babası gittiğinden beri onu kontrol altında tutamıyorum.
Desde que o papá... O pai dela a deixou que não a consigo controlar.
- Onu daha fazla tutamıyorum.
- Eu não consigo aguentá-lo por mais tempo.
Onu dokuları bağlayacak kadar uzun süre tutamıyorum.
Não a consigo ter quieta tempo que chegue para...
Madam de Longueville hakkında daha çok şey duyduğum için onu bir eş olarak düşünmekten kendimi tutamıyorum.
Uma vez que tive mais informações acerca da Madame de Longueville, não posso impedir-me de a considerar para esposa.
Onu uzak tutamıyorum.
Não o consigo tirar!
Onu artık senden uzak tutamıyorum.
Não posso mais segurá-los.
Onu daha fazla tutamıyorum.
Não posso segurar por muito mais tempo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]