English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ P ] / Polis çağırın

Polis çağırın Çeviri Portekizce

133 parallel translation
Gidip polis çağırın.
Vão buscar um polícia.
Polis çağırın!
Chame a polícia!
- Polis çağırın!
- Chamem a policia!
Hemen polis çağırın.
- Lá para fora?
- Evet. Polis çağırın Bayan Inwood.
- Sim, ligue à polícia, Srta.
Polis çağırın.
Chame a polícia.
Polis çağırın.
- O que é que aconteceu?
Polis çağırın!
Chamem a polícia!
- Polis çağırın.
- Chame a policia.
Polis çağırın!
Chama a maldita polícia!
Polis çağırın.
Chama a polícia!
Polis çağırın!
Chamar a polícia!
Polis çağırın!
Pegue a polícia!
Polis çağırın!
Chame a policia!
Tamam, Polis çağırın.
Ok, vamos chamar a policia.
Bir dahaki sefere polis çağırın.
Da proxima, chamem a policia.
Polis çağırın.
Vou chamar a Polícia.
Polis çağırın! Polis çağırın!
Chamem a polícia!
10 dakika içinde geri dönmezsem, polis çağırın.
Se não voltar em 10 minutos, chamem a polícia.
Polis çağırın. Binayı ablukaya alsınlar.
A polícia que cerque o edifício.
Polis çağırın.
Chame a Polícia.
Polis çağırın!
Chamem a polícia.
- Polis çağırın.
- Chame a Polícia.
Lütfen polis çağırın.
Por favor, chame a Polícia.
- Polis çağırın! Bırak, onu.
Chama a polícia.
" Polis çağırın!
Vai dizer, " Chamem a polícia!
- Polis çağırın!
- Chame a polícia!
Polis çağırın.
Chama a polícia.
- Polis çağırın.
- Chamamos a polícia.
Yardım edin! Polis çağırın!
Socorro, chamem a polícia!
Polis çağırın!
- Por favor, chame a Polícia!
Polis çağırın!
Alguém chame a polícia!
O salak polis seni aramak için arkadaşlarını çağırmıştır.
Esse polícial terá pedido reforços para buscá-lo.
Bakarsın yarın bir rehincide bulursun. Bulunca polis çağırırsın,... işin hallolur.
Se a encontrar amanhã nalguma loja, ou na rua, pode chamar um agente e fica resolvido.
Arkadaşın olmasaydım polis çağırırdım.
Se eu não fosse teu amigo, já tinha chamado a polícia.
Ya yemeğin parasını ödersin yada polis çağırırım.
Pague pela comida ou irei procurar ao guarda.
Polis çağırıp, bulmama yardımcı olmalarını istemem gerekebilir.
Ou terei de pedir à polícia para me ajudar a encontrá-lo.
Oh, şey belki polis çağırırsın?
Oh, talvez você queira chamar a polícia?
Bırakın, valla polis çağırırım.
Deixem-me em paz senão chamo a polícia.
Muhtemelen ya başka bir köşeye gitmek istersiniz ya da polis veya ambulans çağırırsınız.
Você provavelmente... vai querer ir para outro lugar ou, chamar a polícia ou uma ambulância, ou algo assim.
Harry, lütfen, polis çağırır mısınız?
Harry, importa-se de chamar a polícia?
Sakin olmazsanız ve sandviçlerin parasını ödemezseniz polis çağırırım.
Se não se acalmar e pagar os pãezinhos todos, eu vou chamar a polícia.
- Polis çağırın!
Não é nada...
Polis çağırın! Sen öldün artık, pis domuz!
É um homem morto, cretino!
Tüm rütbeli polis memurlarını buraya çağırın.
Chama todos os agentes superiores.
Polis çağırırsın. Buldukları yargıcın atayacağı avukat mutsuz çocukluğundan bahsedip, ona acımamızı istesin diye.
Chamaria a polícia que arranjaria um juiz, que o aconselharia a falar da infância infeliz, para termos pena dele.
Yola çık, ve birilerini çağır polis çağırmalarını söyle.
Vai até à estrada, e pede ajuda a alguém diz-lhes para chamarem a polícia imediatamente.
- Ricki, kızının yardıma ihtiyacı var. - Git yoksa polis çağırırım.
- A prisão não é uma república, Jodie.
Polis çağırın.
Chama a Polícia.
Çevik kuvvet çağırıldı. Tabancalı, makineli tüfekli ve göz yaşartıcı bombalı 300'ü aşkın polis tutukevine akın ediyor.
A Polícia de Choque é chamada e invade o estabelecimento com mais de 300 homens, armados com armas e gás lacrimogéneo.
- Polis çağıracak mısın? - Hayır.
- Você vai chamar a polícia?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]