Umuyorum ki Çeviri Portekizce
558 parallel translation
Umuyorum ki hazır ve işler vaziyette olacağız iki ay içinde.
Podemos ter tudo pronto dentro de dois meses.
- Umuyorum ki her şey yoluna girecek.
- Espero que corra tudo bem.
Kendi kızım Bayan Carol Fisher'den bahsettiğimi duyunca umuyorum ki bunu bir aile ilişkisi olarak düşünmeyeceksiniz.
Acho que não vão pensar que isto é um assunto familiar... quando digo que me refiro à minha filha... Miss Carol Fisher.
Umuyorum ki Doktor Jekyll Ivy'sini düşünüyordur bildiğim kadarıyla seviyordu.
Brindo a que o Dr. Jekyll pense na sua Ivy...
Ve umuyorum ki bir daha onun adını duymam.
E espero nunca mais voltar a ouvir falar dela.
Kendimi zorluyorum ve umuyorum ki- -
Estou a esforçar-me, e espero...
Öyle umuyorum ki ben, içimde yanan her şey bende yaşayan her şey ben gerçekten tükendim.
Tive tantas esperanças, mas acabaram por se esgotar. Vivi com uma enorme força de vontade e esta esgotou-se também.
Umuyorum ki deniz bilimi uzmanları buna bir tanımlama getirebilirler.
Espero que vocês, peritos na vida marítima, possam identificá-lo.
Umuyorum ki hiç kimse onu bizim çaldığımızı ileri süremeyecek.
Não. Podem achar que o roubámos.
Çünkü bir gün umuyorum ki- -
Pois espero algum dia...
Ve umuyorum ki siz de bizim şerefimize içersiniz.
Espero que vocês, contentes, bebam à nossa saúde! "
Bu kırmızı telefon Hava Kuvvetleri Komutanlığına direk bağlı Ve umuyorum ki...
Este telefone vermelho está ligado à SAC e espero...
Çeviklik ve umuyorum ki, zeka da benim üstünlüğüm olacak.
A agilidade e, espero, a inteligência, são minhas.
Bir kafir olarak muhtemelen, ama öyle umuyorum ki, bir yobaz olarak değil.
Um pagão, é possivel, mas não, espero, um iluminado.
Umuyorum ki Japon halkı artık hukuk ve adalet anlayışında birleşmiş milletlerin gücü karşısında daha fazla direniş göstermenin tamamen beyhude olacağını anlayacaktır.
A minha esperança é que o povo do Japão perceba que a contínua resistência às forças das nações... agora unidas para fazer respeitar a lei e a justiça, será completamente fútil.
Bana bir iyilik yaptınız, öyle umuyorum ki, annenize de.
Fizeste-me uma bondade e, espero, também à tua mãe.
Umuyorum ki size bir şekilde yardımcı olabilmemizin bir yolu vardır.
Esperamos poder ajudá-la, de alguma forma.
Maalesef size her türlü konforu sağlayamıyoruz ama umuyorum ki evi rahat bulacaksınız.
Lamento não poder oferecer-lhe todos os confortos, mas esperamos que a ache confortável.
Dört : Laboratuvarda kilitli kaldım ve yanıcı gazlardan oluşan bir bomba hazırladım, umuyorum ki...
Quatro fui selado no laboratório. Montei um dispositivo de gás no WC na esperança que...
yeni çiftleşen bir kartal çiftini takip edecek ve umuyorum ki yuvalarını bulacaktım.
Eu ia seguir duas águias que tinham acasalado e, com sorte, encontrar o ninho.
Ve umuyorum ki gaz deposu da patlar.
E rebentará o depósito de gasolina.
Umuyorum ki sizlerden biri gerekli belgeleri hazırlayacaktır.
Alguém do seu lado vai tratar das burocracias?
Çinli yatırımcılarla bir konsorsiyum içinde geliyorum... ve umuyorum ki ağızlara sakız olmadan önce... bu işe girişmiş oluruz.
Eu vou entrar com um consórcio de investidores chineses e esperamos entrar e sair antes que os rumores se espalhem.
Bu handikapa rağmen umuyorum ki önümüzdeki aylarda benim bilgisayar notlarım takıma faydalı olacak.
Mas apesar desta desvantagem espero que... Minha utilidade à equipa se torne visível.
Umuyorum ki bunlardan etrafta daha çok vardır.
Espero que hajam mais.
Nokta. Bununla, umuyorum ki- - "
Com isto, espero...
Tess, umuyorum ki... benimle yalnız olmaktan hoşlanıyorsundur.
Tess, espero que gostes... de estar sozinha comigo.
Ve umuyorum ki fark ettiğim bu geç belki de anlamsız gerçekler aramızı biraz olsun yatıştırır.
E espero que estas tardias e talvez insignificantes conclusões nos aproximem um pouco e tornem as nossas vidas
Paramız bitti, para için gösteri yapmak istiyoruz. Umuyorum ki gösterimizden sonra cömert davranırsınız.
Portanto, apresentamos-lhe este espectáculo... para angariarmos um dinheirinho.
- Ya eğer uymazsa? - Umuyorum ki aşırı... bir güç kullanmak zorunda kalmayız.
- Espero que não sejamos forçados a tomar medidas extremas.
Umuyorum ki bir beyefendi gibi davranırsın ve dün gece olanları hiç olmamış sayabiliriz.
Só espero que saiba ser cavalheiro, para que possamos dizer que o que aconteceu ontem, nunca aconteceu.
Umuyorum ki, bu mektup sana ulaşır ve seni iyi bulur.
Eu espero que você encontre esta carta e esteja bem.
Henüz değil ama umuyorum ki orada olacak.
Ainda não, mas estará em breve, espero.
Umuyorum ki Simran'la Kuljit'in evliliği için en kısa zamanda buraya gelirsin.
Espero... que venhas aqui brevemente para o casamento de Simran e Kuljit.
Umuyorum ki bu güzel dostluk bir gün güzel bir ilişkiye dönüşür.
Eu desejo que esta amizade, se torne em relação.
Umuyorum ki, barış şansımızı tehlikeye düşürecek... herhangi bir eylemde bulunmazsınız.
Estou certo que não fazem nada agora que nos ponha em risco.
Öyle umuyorum ki bu Lucas Köşkü'nün varlığınızla onurlandığı birçok etkinliğin başlangıcı olacaktır.
Espero que esta seja a primeira de muitas vezes em que esta residência tem o prazer da sua presença.
Ama umuyorum ki- -
Eu... Eu espero...
Umuyorum ki bir gün benim de çocuklarım bu mirastan faydalanabilir.
Já não vejo isso acontecer.
Umuyorum ki, sizi gururlandırmışımdır... Görevimi yerine getirmişimdir... Ve ülkemi yüzüstü kalmasına izin vermemişimdir...
Só espero que se orgulhem de mim, que tenha cumprido a minha missão, e que não tenha deixado ficar mal o meu país, a minha tripulação, e os meus companheiros.
Umuyorum ki... bugün Nevada çölünde olanlar... kültürel bir yanlış anlaşmadan kaynaklanıyordu.
Dirijo-me a vós na esperança... de que o que aconteceu no Nevada... tenha sido um mal entendido cultural.
Olduklarından eminim. Yalnız umuyorum ki burasının bir askeri üs değil de Dünya olduğunu unutmuyorsunuzdur.
Tenho a certeza que sim, mas espero que perceba que isto é a Terra, e não uma instalação militar.
Ve umuyorum ki anneme ödemem bittiğinde ben de onlardan biri olurum.
Espero ser um também quando acabar de pagar à minha mãe.
Acil olan konu şu ki sizleri daha iyi tanımayı umuyorum.
A questão imediata, cavalheiros, é que espero conhecê-los a todos melhor.
Hiçbir koşul altında ben ve umuyorum ki hiç kimse ülkemizi bölmeye çalışanlara karşı asla boyun eğmeyeceğiz.
Porque é que sais com este tipo de gente? Sei lá! Se és tão atraente, por que sais com estranhos?
* Onun beni düşündüğü anlamdaki ilişki hiçbir yerde yok * ve onun akıllı biri olduğunu umuyorum * bir şey kesin ki,
O que ela me ensinou, e que não está escrito em lugar nenhum... E sou eu suposto ser aquele que é o erudito... Uma coisa é certa...
Umuyorum ki güçlü bir silah.
- Artilharia, espero eu.
... başkana inandığım için değil. Ama umuyorum ve dua ediyorum ki barışı sağlamak için... Batman de orada olur.
Não tenho fé no Presidente, mas espero e rezo... para que Batman... esteja presente para manter a paz.
Bugün, umuyorum ki.
Hoje, espero.
Dansa itiraz etmekten o kadar uzağım ki gece boyunca bütün güzel kuzenlerimle dans etme şerefine erişeceğimi umuyorum.
Eu próprio gosto tanto de dançar, que espero que todas as minhas primas me dêem a honra de dançar com elas, no decorrer desta noite.
Geri çekilin! - Lütfen! Umuyorum ki...
Por favor... eu espero... não... eu temo... morrer se me recusar.