Üçüncü gün Çeviri Portekizce
85 parallel translation
Baylar, kesilecek gülmeleriniz hızla duvarlar yıkılırken her yerde üçüncü gün şehir yerle bir olduğunda eski bir otel kalacak sadece ayakta.
Meus senhores, o vosso sorriso vai esmorecer Quando virem os muros a tombar E a cidade é feita em escombros e poeira
Birinci gün, ikinci gün,... üçüncü gün.
Do primeiro dia, do segundo dia, do terceiro dia.
Yani bugün üçüncü gün mü?
Então, hoje é o terceiro dia?
Onu öldürecekler. Ama o, üçüncü gün dirilecek.
Matá-lo-ão, mas, ao terceiro dia, ressuscitará.
Alay etmeleri, kamçılayıp çarmıha germeleri için onu ulusların eline teslim edecekler. Ama o, üçüncü gün dirilecek.
E o entregarão aos pagãos para as suas zombarias... açoitado e crucificado... mas ao terceiro dia ressuscitará.
iste sonra bu böyle devam etmis, üçüncü gün biraz daha... dördüncü gün biraz daha içmis.
Muito bem, no terceiro dia um pouco mais... e no quarto dia, um pouco mais.
On üçüncü gün...
Décimo terceiro dia...
Bizden o gün öğleden sonra grevi sonlandırıp işe başlamamızı istediler. Fakat biz aldığımız karar gereği üçüncü gün işe geri dönecektik.
O chefe queria que regressássemos ao trabalho na tarde do segundo dia de greve, mas já decidíramos que só voltávamos no terceiro dia.
- Sen üçüncü gün gitmiştin. - Ansermet ile Cenova'da Narok'un ilk senfonisini çalacaktık.
Eu ia tocar a Primeira de Bartok em Genebra.
Bu üçüncü gün oldu.
Já é a terceira noite.
Ve üçüncü gün Galya'daki Kana'da bir evlilik gerçekleşti.
E no terceiro dia houve um casamento em Canaã na Galiléia.
Sonra ikinci gün, üçüncü gün.
No segundo dia. No terceiro.
Böylece üçüncü gün... Kızı yıkadım, çünkü pek temiz görünmüyordu.
Portanto... agora no terceiro dia... eu lavei-a, porque não estava limpa, percebes.
Mbwebwe'de üçüncü gün.
Este é o terceiro dia em Mbwebwe.
Evet, bu üçüncü gün. Neler oluyor şaşıyorum.
Sim, é o terceiro dia seguido.
Üst üste üçüncü gün.
São três dias de seguida.
Bugün dördüncü kür, üçüncü gün.
Está no quarto ciclo, terceiro dia.
Ve Tanrı üçüncü gün insanoğlunun dinozorlarla ve eşcinsellerle savaşması için Remington marka tüfeği yarattı.
E, no terceiro dia, Deus criou a espingarda Remington para que o Homem pudesse combater os dinossauros e os homossexuais.
Keşke. Okula başladığında, ilk gün ağladı, ikinci gün, ben ağladım, üçüncü gün, ikimiz de ağladık, okul yüzünden değil, go-cart kazası geçirdiğimiz için.
Quando entrou para a escola, no primeiro dia ele chorou, no segundo eu, no terceiro ambos chorámos, não por causa da escola, mas porque tivemos um acidente de kart.
Bu üçüncü gün.
Três dias seguidos
Bugün üçüncü gün. Peki, şimdi ne yapacağız?
Estamos a atrasar o inevitável, é isso que estamos a fazer?
3 : 00'da, üçüncü gün, üçüncü ay.
3 : 00 da tarde. Terceiro dia, terceiro mês.
"İnsanın Oğlu, günahkar adamların ellerine teslim edilmelidir ve çarmıha gerilmelidir, böylece üçüncü gün yeniden doğar."
"Importa que o Filho do homem seja entregue às mãos de homens pecadores, e seja crucificado, e ao terceiro dia ressuscite."
Cuma üçüncü gün olur, O kadını gördüğün günden beri
Três dias foi sexta, o dia em que viu esta mulher.
Her zaman üçüncü gün.
Sempre no terceiro dia.
Bugün üçüncü gün.
Hoje é o terceiro dia.
Birini uykusuz görmüşlüğünüz varsa iki gün geçtikten sonra aptallaşmaya başlarlar üçüncü gün ise en beter gündür.
Não sei se, alguma vez já viram, alguém com privação de sono,... em dois dias, começam a ficar idiotas. Aos três dias, já não servem para nada.
- Sheila onu üçüncü gün terk etmiş.
A Sheila deixou-o passados três dias.
Bugün yirmi üçüncü gün.
Hoje. Dia 23.
Yirmi üçüncü gün : parazitlere dikkat et.
'Dia 23, cuidado com os parasitas.'
Ve üçüncü gün hiç bir sebep yokken bana bağırmaya başladı.
Ao terceiro dia, começou a gritar comigo sem motivos.
Eğer sana ilk gün bir sent, ikinci gün iki sent, üçüncü gün dört sent versem ve bu şekilde ikiye katlayarak bunu bir ay boyunca yapsam, kaç paran olurdu?
Quanto terias se eu te pagasse 1 cêntimo no primeiro dia, 2 cêntimos no segundo dia, 4 no terceiro dia e continuasse a duplicar durante um mês?
Oradan Lewis'in önündeki ikinci kampı kurmak için tırmandılar. Postanenin önündeki üçüncü kamp yerine kadar üç gün daha tırmandılar.
A escalada foi constante até ao segundo acampamento, à porta da Lewis's, e levaram mais três dias pra chegar ao terceiro, aqui, à porta dos Correios.
21 gün boyunca düzgün bir şekilde okula gitmen gerekiyordu ama sen üçüncü veya dördüncü günde tekrar bıraktın ve kaçtın.
Vc está encarregado de ir à escola por 21 dias sem faltas mas vc estragou tudo depois do 3o. ou 4o. dia e lá volta vc novamente pra Corte.
Her gün karşılaştığımız, tüm üçüncü sayfa haberleri.
São crimes menores com que deparamos todos os dias.
En Uzun Gün üçüncü ama son sürat Paranormal'e yaklaşıyor.
O Longest Day... é terceiro, mas vai ganhando terreno ao Paranormal.
Bunun üzerine asker gider, bir gün bekler ikinci gün, üçüncü,... yirminci gün...
com isso, o soldado foi-se e esperou um dia... dois dias, depois dez, depois vinte.
Çelimsiz, beceriksiz futbolcu olamadığından üçüncü sınıfları soyan ve yemek paralarını çalan otuzbirci gangastercik... bir gün uyanıyor ve hiçbir şey olmadığını farkediyor.
Um mandão débil, ligeiramente descoordenado.. que por não conseguir entrar na equipa de futebol, vai chatear a cabeça dos mais novos e roubar o dinheiro para o almoço... um mandão otário e palhaço... que um dia acorda e apercebe-se que não vale nada.
Bir gün babası eve döndüğünde karısını benim babamla yakalamış. Aslında üçüncü babam.
A única vez que o marido chegou a casa cedo, ela finalmente decidiu foder com o meu pai.
Öyleyse şunu ilet, eğer bir kavga daha patlak verirse bu hapishaneyi öyle sert, öyle hızlı kapatırım ki, üçüncü bin yıla kadar gün ışığı göremezsiniz.
Então espalhem a palavra. Se houver mais uma luta, vou encerrar esta prisão tão depressa que só vêem o sol no terceiro milénio.
Evet! Eminim Timmy şimdi üçüncü sınıfta gününü gün ediyordur.
Provavelmente, o Timmy já está de volta à 3ª classe e a aproveitar!
Enerjimi açığa çıkarmanın nedeni seks enerjimi diğer sahalarıma taşıyabilmem içindi. Kalbime, beynime - ve belki bir gün üçüncü gözüme.
Acendeste a minha energia latente... para que movesse essa força sexual para outros chakras, o meu coração, a minha mente, talvez algum dia, o meu terceiro olho.
Üç gün içinde üçüncü kez.
Por favor. É a terceira vez em três dias!
- "O gün yaklaşıyor son oğulun üçüncü gezegene hükmetmeye başlayacağı gün."
- "Está a chegar o dia em que o último filho começará a tentar governar o terceiro planeta."
" Bir saat, bir gün, bir ay ve bir sene boyunca hazırlanmış olan dört melek insanların üçüncü parçasını öldürmek için...
" E foram soltos os quatro anjos que estavam preparados para a hora, o dia, o mês e o ano em que...
Hayır, aslında üç gün içindeki üçüncü buluşmamız.
Não, por acaso é a terceira vez que nos encontramos em três dias.
O gün boyunca üçüncü kez otuzbir.. çekmeye çalışırken.
Enquanto tentas masturbar-te... pela terceira vez naquele dia.
Yirmi üçüncü yaş gününden önce evlenmen gerek. Yani düğün tarihinden tam 3 gün önce. Yani İskandinav asıllı bir prensesi gelinin olarak seçmen gereken güne çok az kaldı.
Tens que te casar antes de fazeres 23 anos, que será apenas três dias após o dia do casamento, o dia em que és obrigado pela lei dinamarquesa a escolher uma Princesa escandinava como tua esposa.
Tokyo, yolculuğum sırasında bir gün uğrayacağım üçüncü durak olacak.
Tóquio há-de ser a 3ª paragem, quando der a volta ao mundo.
Cantor'un dizi teorisi hakkındaki 1895 tarihli son büyük yayınına bakarsanız, üç özdeyişle başladığını görürsünüz, ve bunlardan üçüncü özdeyiş, incildendir, ve incilin korintliler bölümündendir. Ve bu da tahmin edebileceğiniz gibi şudur : "Sizden gizlenenler nihayetinde gün ışığına çıkarılmış olacaktır".
Se você ler o último grande trabalho de Cantor sobre teoria de conjuntos de 1895, ela começa com três citações e seu terceiro bordão vem da bíblia, dos Coríntios, e aquilo que esteve-Ihe oculto, no final será trazido à luz.
Raporunuzda, yeraltındaki üçüncü katın 10 gün önce temizlendiği yazıyordu.
O seu relatório diz que o Sub-nível 3 passou no controle há 10 dias.
gunther 50
günaydın 7167
günaydin 27
günaydın sevgilim 16
günü 31
güney 137
gunner 21
günün nasıl geçti 55
güneş 243
günaydın tatlım 25
günaydın 7167
günaydin 27
günaydın sevgilim 16
günü 31
güney 137
gunner 21
günün nasıl geçti 55
güneş 243
günaydın tatlım 25
gündüz 49
günahkar 29
günah 39
günaydın hayatım 17
günler 45
günaydın hanımefendi 52
günaydın çocuklar 50
güneş ışığı 22
günaydın efendim 192
güneşte 16
günahkar 29
günah 39
günaydın hayatım 17
günler 45
günaydın hanımefendi 52
günaydın çocuklar 50
güneş ışığı 22
günaydın efendim 192
güneşte 16