Bu sefer değil Çeviri Rusça
476 parallel translation
Beni kandırmaya çalışmadı, bu sefer değil.
На этот раз она не одурачила меня ни на секунду.
- Bu sefer değil.Trene binmesini sağla.
— Убеди его ехать поездом.
Bu sefer değil.
Не в этот раз. О'КОННЕЛ
Hayır, bu sefer değil. İzci yemini, Forbin.
Ќет, на этот раз не €.
- Bu sefer değil.
- Только не в этот раз.
Bu sefer değil.
Не в этот раз.
Bu sefer değil.
Нет уж, не в этот раз.
Bu sefer değil.
Я не исчезну.
- Bu sefer değil.
- Не в этот раз. - Вот и хорошо.
Korktuğumu sandı. Bu sefer değil.
Думал, что я испугаюсь, но нет!
- Ama bu sefer değil.
- Но только не на сей раз.
Bu sefer değil!
Не в этот раз!
- Hayır bu sefer değil.
- Нет, не в этот раз.
Belki bu sefer değil.
Может, в этот раз нет.
Evet, bu sefer değil.
Да, но не в этот раз.
Bu sefer değil.
Не сегодня.
Beş yıldır bu gemide görev yapıyorum ve her zaman, herkesin emirlerine sadece "evet efendim" dedim, ama bu sefer değil.
Я служил на этом корабле в течении пяти лет и говорил "Есть, мэм" на каждый ваш приказ, но не в этот раз.
Bu sefer değil.
Не на этот раз.
Bu sefer değil, Nick.
Не на этот раз, Ник.
Köşk kapıları bir kez daha sürgülendi ama bu sefer korkudan değil sevgili hatırına.
И снова ворота замка заперты. Только в этот раз не из-за страха, а ради любви
Bu sefer degil.
- Не сейчас.
Ama ona ödemeyeceksiniz değil mi bu sefer kurtulamayacak.
Ей это не сойдёт с рук снова.
Bu sefer, film izlemek için değil, bir tane yazmak için kaçıyordum.
А теперь я прятался, чтобы попробовать написать сценарий.
Hey Santo! Bir saldırı olursa bu sefer hazırlıklıyız değil mi? Bu sefer bir makinelimiz var.
Санто, если на нас нападут, мы будем готовы отразить атаку, теперь у нас есть пулемёт!
Bu sefer düz rakam, değil mi?
- На этот раз круглая сумма, точно? - Кругленькая!
Bu sefer hem kekelemedin, hem de fikrin kötü değil.
Ты совсем не заикаешься сейчас. хотя это не плохая идея!
Bu sefer fena alaya alındığınızı sanıyorsanız... bu daha hiçbir şey değil pis İngiliz şövalyeleri!
A ecли вы cчитaeтe, чтo вac eщe никтo тaк нe ocкopблял... знaйтe, чтo я eщe тoлькo нaчaл, гpязныe aнглийcкиe лыцapи!
Bu sefer bizi yakalayamıyacaklar. Bu sefer değil.
Больше нас не достанут!
Bu sefer yukarı sıçra, sadece geriye değil. Yukarıya ve geriye.
Сейчас наверх, не все же время назад.
Bu sefer öyle değil.
Только не в этом.
Bu sefer kardelşin bırakmadı seni değil mi?
А твой брат не заявится сейчас сюда за тобой?
Bu sefer de futbol sahası kurman gerekmeyecek, değil mi?
Теперь ты не должен был строить это поле, так?
Bu ilk sefer değil. Hamile bir kadını daha önce de hastaneye götürmüştüm.
Это не первый раз, когда я везу беременную в роддом.
Bu sefer başkaları incinmeyecek, değil mi?
На этот раз никто не пострадает, а?
Bu sefer o korkmalı, değil mi?
На этот раз ему надо бояться.
Olamaz. Ne yazık ki, bu sefer o kadar basit değil Şef.
Нет, боюсь, на этот раз все не так просто, шеф.
Film başlamadan önce sizinle konuşmamız pek alışıla gelmiş bir durum değil. Ama bu sefer sıradışı bir konumuz var.
" о, что € обращаюсь к вам перед началом фильма, может быть несколько необычно, но и тема нашего фильма несколько необычна.
Eh, bu sefer kafayı iyi buldun, değil mi?
Что, круто они над тобой посмеялись?
Anavatanda bu işin arkasında kim varsa bu sefer gemiyi vermeye niyetli değil.
Кто бы там на Земле за этим ни стоял, он не хочет отдавать его.
Bu sefer o kadar komik değil.
На этот раз не смешно.
Bu sefer basit oyuncular, anlıyorsun değil mi?
Я обойдусь маленькой группой.
Sadece bu sefer parayı alan Simone değil Melanie olacak.
Теперь, за это время кроме случаев, когда мы делаем раскол, вместо Симоне это собирается быть Мелани.
Hayır, bu sefer öyle değil.
- Нет, не сейчас.
Bu sefer sebepsiz bir saldırı değil bir kurtarma operasyonu olduğu düşünülecek.
Только в этот раз это будет выглядеть, как... спасательная миссия вместо беспричинной атаки.
Ve bu ilk sefer değil, daha öncede Binbaşı Torres'in şiddet eğilimleri, sorun yaratmıştı.
И это не первый раз склонности к насилию лейтенанта Торрес создали проблемы.
Polislere göre değil. Bu sefer ne?
Полиции - вряд ли.
Hayır, bu sefer değil.
Нет...
Ama Kaptan Proton bu sefer günü kurtaramıyacak, değil mi?
Но капитан Протон не собирается искать силы для спасения положения в этот раз, не так ли?
Bu sefer oldu galiba, değil mi?
а?
- Bu sefer ne söyledi benim hakkımda? - Pek fazla değil.
- Что она говорила про меня в этот раз?
Bu sefer herşey çok iyi gidiyordu, değil mi?
Ведь на этот раз все шло действительно хорошо, разве не так?
bu seferlik 30
bu sefer 162
bu sefer olmaz 49
bu sefer ne oldu 28
bu sefer farklı 22
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
bu sefer 162
bu sefer olmaz 49
bu sefer ne oldu 28
bu sefer farklı 22
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66