English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Back

Back translate Turkish

588,470 parallel translation
You'll step on my foot and lean back, too.
Sen de ayağıma basıp geriye yatacaksın.
All right, stand back and watch the magic.
Pekâlâ, arkana yaslan ve sihri izle.
You're gonna be back in my loving arms in no time.
Göz açıp kapayıncaya kadar aşk dolu kollarıma döneceksin.
How long before the winch works back up and they get to the top?
Vincin sarması ve tepeye ulaşmaları ne kadar sürer?
You'll be back on Terra firma before you know it.
Göz açıp kapayıncaya kadar yeryüzüne inmiş olacaksınız.
Yes, the competition is back on!
- Evet, rekabet devam ediyor!
He just wanted to pay me back for helping save his clubhouse.
Tek istediği, kulüp evlerini kurtarmaya yardım etmememin karşılığını vermekti.
He's not trying to pay you back.
Karşılığını vermeye çalışmıyordu.
Well, Emma, I didn't want to say anything because I wasn't sure that the curse even brought it over from the Enchanted Forest, but I had Belle scour the back of Gold's shop, and she found it.
Emma, hemen söylemek istememiştim, lanetin onu Büyülü Orman'dan getirip getirmediğine emin bile değildim, ama Gold'un dükkanını Bell'e didik didik arattırdım onu buldu.
Well, I dropped it off at the dry cleaner, and it should be back in plenty of time for the wedding tonight.
Kuru temizleyiciye bırakıverdim bu akşam düğüne kadar hazır olacaktır.
A little bit of Dreamshade I brought back from Neverland.
Neverland'den getirdiğim az biraz Rüya-gölgesi.
There has to be something you learned back then that you can use against her this time.
Bu zamana kadar ona karşı kullanacak bir şey illa öğrenmişsindir.
♪ The pain I knew when Rumple turned his back on my heart ♪
# Rumple beni reddettiğinde hissettiğim o acı #
You brought me here to bring back the happy endings.
Beni buraya mutlu sonları geri döndürmem için getirdin.
Back in your vehicle.
Aracına dön.
Now... back... off... Sir.
Şimdi geri çekilin efendim.
Back in the tank. Back in the... back in the...
Tanka geri koyun.
Back... back... back...
Tanka... Tanka... Tank...
- Back in the...
Tank... - Baba?
Back in the tank. Dariela?
Tanka geri koyun.
- Let me help you get Isaac back.
- Isaac'i geri almanıza yardım edeyim.
Isaac is one of them, I'm trying to get him back.
Isaac onlardan biri, onu geri almaya çalışıyorum.
We are gonna get Isaac back.
Isaac'i geri alacağız.
I got to get him back.
Gidip onu almam gerek.
He's not going back.
O geri gelmeyecek.
We're going to take him back to his parents.
Onu ailesine geri götüreceğiz.
We'll find another way to get Isaac back.
Biz Isaac'i almak için başka bir yol bulacağız.
I can get Isaac back.
Isaac'ı geri getirebilirim.
She stole intellectual property and I need it back.
Yüksek zeka sahibi bir şey çaldı. Ve onu geri almam gerek.
I'm really happy you're back.
Döndüğün için çok mutluyum.
Go back one.
Biraz geriye sar.
Anything coming back?
Bir şeyler var mı?
Well, you got your sense of humor back.
Pekala, espri anlayışın geri gelmiş.
But you get back to your old self, we get you IADG clearance, you can help us.
Ama eski haline dön ki seni IADG'den yapalım, böylece bize yardım edebilirsin.
I'll be right back.
Geri döneceğim.
Teaming up with them was the only chance I had at getting you back.
Sana kavuşabilmek için tek şansım onlarla birlikte çalışmaktı.
I have people back at camp that need my help.
Kampta yardımımı bekleyen insanlar var da biraz.
Looking back, maybe we should've gone with Clementine.
Şimdi bir bakınca, Clementine'le gitmeliydik diyorum.
Should we go bring him back?
Gidip onu geri getirmeli miyiz?
All right, so we'll ask him to come back.
Tamam, geri gelmesini isteyelim o zaman.
You are not a burden, and we want you to come back and stay with us.
Sen yük değilsin ve geri gelip bizimle yaşamanı istiyoruz.
Can you read them back?
Tekrar okuyabilir misin?
Ah, I'm back, you got me for eight minutes.
Geri döndüm, sekiz dakika sendeyim.
B.R.B., that's short for "Be right back."
B.D. "Birazdan döneceğim" in kısaltılmış hâli.
Trying to catch up on office e-mails before I go back.
- Geri dönmeden önce ofisten gelen e-postaları okuyorum.
Just put me back in the tank.
Beni tanka geri koyun.
- Back in the...
- Mitch?
Back in the tank...
Baba? Tanka geri...
Keep going back in.
Geri girmeye devam et.
A little further back.
Biraz daha geriye.
I'll get that back.
Geri alacağım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]