Einstein's was translate Turkish
116 parallel translation
Einstein's hobby was the fiddle, and Boden's hobby was drawing.
Einstein'nın hobisi keman çalmaktı, Boden'in hobisi de resim yapmak.
Einstein's bomb was crude.
Einstein'ın bombası kabaydı.
Einstein was right.
Einstein haklıymış.
That teenage dropout's name was Albert Einstein.
Bu lise terk gencin adı Albert Einstein'dı.
- And where was Einstein?
- Ve o sırada Einstein nerede idi?
Einstein was then celebrating the 70th birthday anniversary and there was a colloquium given for him.
Einstein o sıralarda 70. doğum gününü kutluyordu ve onun adına bir seminer düzenlendi.
I mean, Einstein failed second grade and not because he was stupid but because he was bored.
Herkese göre Einstein 2. sınıfta kaldı ve atıldı çünkü aptaldı. Ama aslında o sadece sıkılmıştı.
Tesla believed that Einstein was taking us intellectually in the wrong direction.
Tesla, Einstein'in bizi entellektüel açıdan yanlış istikamete yönelttiğini düşünüyordu.
Remember the day it was raining and said "Hey, it's raining" and I said "Thanks Einstein"
- Yağmur yağdığı günü hatırlıyor musun? Sen "yağmur yağıyor" demiştin, ben de "sağol, aynştayn" demiştim.
You see, Mark, what Einstein actually said... was that nothing can accelerate to the speed of light, because its mass would become infinite.
Bak Mark, Einstein'ın asıl söylediği şey hiçbir şeyin... ışıktan hızlı hareket edemeyeceğiydi, çünkü... kütlesi sonsuzlaşır.
Your boyfriend was hitting on me with the old Einstein-Podolsky-Rosen correlation. That's what got me out of physics and into theater.
Ben de bu yüzden fiziği bırakıp tiyatroya girmeye karar verdim.
It was a fantastic unification | of our picture of nature.
Patent başvurularını gözden geçirirken, Albert Einstein bir yandan da ışığın davranışı üzerinde düşünüyordu.
Albert Einstein was also | pondering the behavior of light. And little did Einstein know | that his musings on light would lead him to solve Newton's | mystery of what gravity is.
Şimdi, bu felaketi baştan görelim ve Newton'a göre gezegenlere ne olacağına bakalım.
Einstein's quest for | unification was floundering while quantum mechanics was unlocking the secrets of the atom.
Diğeri ise, nötronların protonlara dönüşmesini sağlayan ve bu arada radyasyon yayılmasına yol açan
It's very ironic, because it was the first | force to actually be understood in some decent, quantitative way, but it still remains split off and very different from the other ones.
BRIAN GREENE : 1933 yılında, Nazi Almanyasından kaçtıktan sonra Einstein, New Jersey Princeton'a yerleşti.
It is as if a general who | was a master of horse cavalry, who has achieved great | things as a commander at the beginning of the First World War, would try to bring | mounted cavalry into play
Albert Einstein 18 Nisan 1955'te öldü. ve o günden sonraki yıllarda, onun tüm kuvvetleri tek bir teoride birleştirme rüyası da onunla ölmüş gibi görünüyordu. S. JAMES GATES, JR. :
Newton's true successor, was able to seriously | suggest that this vast ocean, all the laws of nature, might be reduced to a few fundamental ideas expressed by a handful | of mathematical symbols.
Bugün, Einstein'ın ölümünden yarım asır sonra, string teorisi ile neredeyse onun birleştirme hayallerini gerçekleştirebilmenin eşiğinde olabiliriz.
And although Einstein was initially enthusiastic, he then seemed to waver, and for two years held up publication of Kaluza's paper.
Her ne kadar Einstein başlangıçta hevesliyse de sonradan tereddüt etmiş ve Kaluza'nın çalışmasının yayınlanmasını iki yıl geciktirmiştir.
Kaluza's paper was published - - after Einstein decided extra dimensions were his cup of tea.
Kaluza'nın çalışması yayınlandı Einstein, fazladan boyutların kendi tekelinde olduğuna karar verdikten sonra.
- Einstein? - Look what he did when his work looked like it was predicting there was a beginning to the universe.
- Kendi çalışmaları, evrenin bir başlangıcına işaret etmeye başlayınca, baksana ne yapmış
There was'G'for gravity,'c'from the work of Einstein and his E = mc ^ 2,'h'from the baffling world of quantum physics, and'S'from thermodynamics.
Kütleçekim için'G', Einstein'ın çalışmasından'c've E = mc ^ 2, Kuantum fiziğinin kararsız dünyası için'h've termodinamikten'S'vardı.
The letter was about an application of Einstein's famous equation, e = mc ².
Mektup, Einstein'nın meşhur denkleminin bir uygulaması hakkındaydı. E = mc ².
On the eve of Second World War Albert Einstein, the most famous scientist in the world, was on holiday by the coast outside New York.
2. Dünya Savaşı'nın arifesinde dünyadaki en meşhur bilim adamı Albert Einstein New York'un dışında bir sahilde tatil yapıyordu.
The caller was Leo Szilard, another brilliant scientist and an old friend of Einstein's from Europe.
Arayan Einstein'ın Avrupa'dan eski bir dostu başka bir dahi bilim adamı Leo Szilard'dı.
Einstein's great insight was that energy, the thing that enables an object to move, and mass, essentially an objects weight, are not different, they are in fact the same thing.
Einstein'nın büyük fikri, bir nesneyi hareket ettirebilen enerjiyle bir nesnenin ağırlığı olan kütlenin farklı değil, aslında aynı şey olduğuydu.
But Einstein's equation explained what was powering the sun.
Ama Einstein'ın denklemi güneşe güç veren şeyin ne olduğunu açıkladı.
Szilard's mission was to show Einstein that the formula he had thought up in 1905, e = mc ², had a new and terrible reality with the element uranium.
Szilard'ın görevi Einstein'ın 1905'te düşündüğü E = mc ² formülünün, uranyum elementiyle yeni ve korkunç bir gerçeklik kazandığını ona göstermekti.
Eight weeks later Albert Einstein's letter was taken to the White House.
Sekiz hafta sonra, Einstein'nın mektubu Beyaz Saray'a götürüldü.
Einstein's response to the news of Hiroshima was horror.
Einstein'ın Hiroşima haberine tepkisi dehşetti.
Einstein's letter was critical because without it America would not have started working on the bomb in time to have a bomb before the end of World War 2.
Einstein'nın mektupları çok önemliydi, çünkü onlar olmasaydı Amerika atom bombası yapımı çalışmalarına zamanında başlayamayacaktı ve 2.
Sadly Einstein never lived to see that his equation was truly the equation of creation, as well as destruction.
Üzücüdür ki, Einstein denkleminin yıkım kadar tam anlamıyla bir yaratılış denklemi olduğunu görecek kadar uzun yaşamadı.
One of the first tests was done when we developed atomic clocks which were sensitive enough to be able to tell time differences of a millionth of a second or so, and in that case two atomic clocks were carefully synchronised ; one was put on a plane that basically went around the world and came back and the two were compared, and indeed they differed by an order of a millionth of a second, exactly as Einstein's theory predicted.
Testlerden ilki, saniyenin milyonda biri duyarlılığına sahip iki atomik saatten birinin dünya turu yapan bir uçağa yerleştirilip birbirleriyle kıyaslanması yoluyla gerçekleştirildi ve gerçekten de, Einstein'ın öngördüğü gibi saatler arasında milyonda birlik bir zaman farkının ortaya çıktığı keşfedildi.
But given what I was trying to explain, we can fold the space, bring the target closer to us, create what's known as an Einstein-Rosen bridge, otherwise known as a wormhole, suspend it via gravitational field.
Fakat açıklamaya çalıştığım yöntemde, uzayı ikiye katlayıp, hedefi kendimize yaklaştırabiliyoruz, ve bu oluşuma Einstein-Rosen köprüsü diyoruz, bir diğer deyişle solucan deliği denir ki çekim gücünün etkisiyle çalışması durur.
It started during World War II when Einstein realized that our future was in the hands of scientists, not soldiers.
2. Dünya savaşı sırasında Einstein, geleceğin askerlerin değil, bilim adamlarının elinde olduğunu anladığında başladı.
They say Einstein was a chick magnet, right?
Einstein'ın da bir genç kız mıknatısı olduğunu söylerler, değil mi?
He was on duty when Einstein died.
Einstein öldüğünde görevde o varmış.
And because it was Einstein, he couldn't resist the temptation of opening the skull and taking a look at the brain.
Ne de olsa Einstein diye kafatasını açıp beynine bakma cazibesine karşı koyamamış.
But why do we think Einstein's was capable of such brilliance and innovation when his peers must have worked just as hard?
Emsalleri bu kadar çok çalışırken neden Einstein'ın bu kadar parlak ve yeni fikirlere sahip olduğunu düşünüyoruz?
I'm not sure Einstein's father was much help to him, either.
Evet. Einstein'ın babasının da ona çok yardım ettiğini sanmıyorum.
Unfortunately for Einstein, his new understanding of forces like the gravity would ultimately suggest the Universe was not eternal.
Einstein'in bahtsızlığı olacak onun kütleçekim gibi güçlere dair yeni anlayışı nihayetinde Evren'in ezelî ve ebedî olmadığını önerecekti.
Einstein's ideas was so bizarre It's almost easy to think them to apply some other crazy carnival world.
Einstein'in fikirleri öyle tuhaftı ki onların bambaşka, çılgın bir karnaval dünyasında uygulanabilir olduğunu düşünmek daha kolay olur.
Einstein seached for this cosmological constant convinced it's hiding in his equations but he was worry.
Einstein, denklemlerinde gizli olduğuna inandığı bu evrensel sabiti arıyordu. Fakat yanılıyordu.
But before the split when the Universal was incredibly small Einstein's laws of the phyics including the one that is nothing moves faster than the light didn't apply yet.
Ancak bu ayrılma olmadan önce Evren inanılmaz derecede küçükken "Hiçbir şey ışıktan daha hızlı hareket edemez." de dahil olmak üzere Einstein'in fizik kanunları henüz işlemiyordu.
After Einstein's wormhole was determined unstable in the 1960s... little research was done on the concept.
1960'larda Einstein'ın solucan deliğinin kararsız olduğu kesinleştikten sonra bu çerçevede küçük bir araştırma yapıldı.
Einstein's paper ended the debate about whether the atom was real or not.
Einstein'in makalesi, atomun gerçek olup olmamasi hakkindaki tartismayi sona erdirdi.
Bohr had brushed aside all of Einstein's criticisms and Bohr was regarded as having been victorious.
Bohr'a, Einstein'in bütün elestirilerini bir kenara itmis ve basarili olmus gözüyle bakiliyordu.
When Hubble announced space was expanding... suddenly, Einstein's cosmological constant seemed irrelevant... and he labeled it his biggest blunder.
Hubble uzayın genişlediğini açıkladığında... Einstein'in kozmolojik sabiti birden anlamsız hale geldi... ve bunu en büyük hatası olarak adlandırdı.
Dark energy, which was once Einstein's blunder... is now known to be the dominant force in the universe.
Bir zamanlar Einstein'in hatası olan karanlık enerji... artık evrendeki baskın güç olarak biliniyor.
In the 1960s, Einstein's strange notion of time was put to the test.
1960 yılında Einstein in tuhaf zaman tezi teste tabi tutuldu.
Einstein was searching for just one set of equations that would work on both planets and particles, nothing less than a theory of everything.
Einstein hem gezegenler hem de parçacıklarda geçerli olacak.. .. bir denklem seti üzerinde çalışıyordu, her şeyin teorisi.
This was Einstein's greatest failure.
Bu Einstein'ın en büyük başarısızlığıydı.
washington 356
wash 146
wasabi 19
waste 32
wassup 84
wasted 66
washing 40
washed 38
wasting 28
washington post 22
wash 146
wasabi 19
waste 32
wassup 84
wasted 66
washing 40
washed 38
wasting 28
washington post 22
washington d 17
wasn't 66
wash your face 20
wash your hands 85
wasn't me 102
wash me 17
wasn't it 2231
was it 1813
was it worth it 132
was it something i said 48
wasn't 66
wash your face 20
wash your hands 85
wasn't me 102
wash me 17
wasn't it 2231
was it 1813
was it worth it 132
was it something i said 48
was it me 31
was it nice 29
wash it 28
wash up 37
was it fun 48
was it good 112
was it you 219
was it a 18
was that really necessary 35
wasn't i 199
was it nice 29
wash it 28
wash up 37
was it fun 48
was it good 112
was it you 219
was it a 18
was that really necessary 35
wasn't i 199