English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Either do i

Either do i translate Turkish

1,109 parallel translation
I'll either do it myself, or get someone bigger than me, to kick your ass.
Ya benden daha büyük birini bulup ya da kendim seni harcarım.
I don't think I'll persuade you at all. You'll either do it or you won't.
Siz istemedikçe, kandırabileceğimi sanmıyorum.
Now we either do it now... or, no kidding, Kaffee, I'm gonna hang your boy from a fucking yardarm!
Şimdi, ya yaparız, demek istediğim şimdi şaka yapmıyorum, Kaffee, senin çocuğu lanet serenden sarkıtacağım!
- Either do I.
- Ben de.
I'll either do it right, take pride in it, or I'll find something else to do.
İşimi ya doğru yapar ve gurur duyarım ya da yapacak başka bir iş bulurum.
We could catch that kid faster if we walked, which is what you guys are going to do if I hear another dumb word out of either one of you.
Yürüseydik çocuğu daha hızlı bir şekilde yakalardık şimdi ikinizden de en ufak aptalca bir kelime duymak istemiyorum.
Of course, I have no earthly right to tell either of you what you can or cannot do.
Her ikinize de neyi yapıp neyi yapamayacağınızı söylemeye hakkım yok.
Either you throw it out or I do!
Onu ya sen dışarı atarsın ya da ben yaparım!
If even I don't condemn him, then I won't let you do it either.
Onu ayıplasam bile bunu yapmanıza izin vermem.
Either way, no matter what I do, I'm gonna lose something.
Yaptığım ne olursa olsun, her iki şekilde de bir şey kaybedeceğim.
I didn't understand what my tonsils had to do with my eyes either.
Bademciklerimin gözlerimle ne ilgisi olduğunu anlamamıştım.
I'll do anything sexual. I don't need a million dollars to do it, either.
Bir milyon dolara gerek olmadan içinde seks olan her şeyi yaparım.
Well I can see this isn't going to work. But that's all right... that's all right because I don't know what to do during a moment of silence either.
Evet, belli ki yapamayacağız ama sorun değil çünkü ben de bir dakikalık saygı duruşu esnasında ne yapılır bilmiyorum.
Another thing I would do for basketball at the center court line for ten feet on either side of the center court line
Basketbolda bir değişiklik daha yapardım. Sahanın tam orta yerinde, orta yuvarlakta ateş yansın.
I have a feeling that our maps have nothing to do with truth, either.
Bizim haritalarımızın da gerçekle ilgisi yokmuş gibi bir duyguya kapılıyorum.
I haven't done anything great either. I've tried to do things, find truths.
Büyük işler de başarmadım pek.
" But I guess when you've had to do without clean clothes, good food and shelter for as long as they have you might believe your eyes either.
"Ama temiz giysileri yok ve sanırım," "sahip oldukları en iyi yemek ve barınak" "karşısında gözlerine inanamadılar!"
Oh, yeah, and I'm sure you didn't have anything to do with that, either, did you?
Oh, evet, ve eminim senin bununla yapacak birşeyin yoktur, değil mi?
I don't know anybody who isn't a little pre occupied with sex hey you guys wanna join us we're celebrating my new position oooh I'm not gonna touch that one you know either with condemning it - DO NOT say my name out loud this is a booty call
- Alo.
I COULDN'T LET THEM DO THAT. I KNOW YOU COULDN'T EITHER.
Bunun olmasına izin veremezdim.
I can't believe you either, thinking you can do anything, like Carlos.
Ben de Carlos gibi istediğini yapabileceğini sanmana...
And if I can't do any of those things, I can't lie to you either.
Bütün bu şeyleri yapmadığım halde, sana yalan da söyleyemem.
And if you're asking what to do, I don't know that either.
Ne yapman gerektiğini soruyorsan, onu da bilmiyorum.
Now, you either do an about-face and walk out of here, or I'll have you escorted out.
Şimdi, ya arkanızı dönüp buradan çıkarsınız, ya da ben sizi çıkarttırırım.
I don't either, John, but we have to do something.
Ben de öyle, John, ama birşey yapmalıyız.
- I do not doubt it either.
- Ondan da şüphem yok
Cepillármelos Either way, because the brush always horizontally... and when I do, he says, " From top to bottom.
ya da dişlerimi fırçalayış şeklimden, çünkü ben hep yana doğru fırçalarım... böyle yaptığımda der ki, "Yukarıdan aşağıya".
And I'll bet he doesn't do well in his studies, either.
Ve bahse girerim derlerinde de iyi değildir.
I don't think you do either.
Bence sende hatırlamıyorsun.
I can't do it either, Catherine.
Ben de yapamam, Catherine.
I don't wanna see either of your faces up here again... or I will not be held responsible for what I do.
Bir daha ikinizi de burada görmeyeyim yoksa yapacaklarımdan sorumlu değilim.
'Cause people find out what we do, I mean either side, the DA or the dealers, it's over.
Çünkü ne yaptığımızı öğrenirlerse ister savcılık, ister torbacılar iş biter.
Well, hey, I can't do that either.
Onu da yapamam. Tüm akrabalarım burada yaşıyor.
Now, you're either gonna tell me every damn thing you know so there's a small chance that I can actually do them some good or I'm gonna be all over you like a fly on shit for the rest of your life.
Şimdi, bana bildiğin her şeyi anlatırsın, böylece onlara yardım etmek için küçük bir şansın olur ya da hayatın boyunca bok sineği gibi peşinde olurum.
I just don't think I could do it. I never thought I could either.
Ben de böyle yapacağımı sanmazdım.
Whenever I ask for something good I always other grants but when it is for me, If I do not either.
Başkaları için dua ettiğimde Tanrı kabul ediyor ama kendim için ettiğimde etmiyor.
You either fight it or do as I do.
Ya onunla savaş ya da benim yaptığımı yap.
I don't want anything more to do with either of you, ever.
Artık ikinizle de bir şey yapmak istemiyorum.
Either way, I'm gonna do this thing.
Bunu her halükarda yapacağım.
We either break up, which she would do anyway but I go out with some dignity or I completely turn the tables!
Ya ayrılırız, ki bunun zaten yapacak en azından onurumla ayrılmış olurum ya da tüm kartları elime alırım!
- I really don't want to do either one.
- Ve ben hiçbirini yapmak istemiyorum.
Barry, Barry, Barry, I don't want to fight with you and I don't want to be your friend either, so let's just do the work, hmm?
Barry, Barry, Barry. Seninle ne didişmek istiyorum ne de arkadaşın olmak. Şimdi şu işleri bitir.
I guess it was more of a marriage than either one of us thought,'til death do us part and all that shit.
İkimizin sandığından da fazla evliliğe benzedi galiba. Ölüm bizi ayırana kadar saçmalığı.
I can't do that either.
Bunu da yapamam.
I couldn't do it either.
Ben de yapamamıştım.
- I don't wanna do it. - I don't either.
- Ben bunu yapmak istemiyorum.
I don't think that would do either of us much good.
Bunun ikimizi de daha iyi yapacağını düşünmüyorum.
I don't do fun, either.
Eğlenceli şeyler de yapmam.
I couldn't do everything at first, either.
Ben de birçok şeyi ilk defasında başaramadım.
Sully, either you do this, or... I'm off of you for life.
Sully, ya bunu yaparsın, ya da ben hayatından çıkıp giderim.
Hey, I don't live my life like that, and I don't think you do, either.
Hey, kontrol edilmeye hiç alışkın değilim. Senin olduğunu da sanmıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]