Enjoy yourself translate Turkish
1,006 parallel translation
Go out and enjoy yourself
Git ve eğlen.
You sit here and enjoy yourself.
Orda otur ve keyfine bak.
No thanks, enjoy yourself.
Hayır, teşekkürler. Siz keyfinize bakın.
You go alone, enjoy yourself.
Yalnız git, keyfine bak.
Sit still and enjoy yourself and don't speak English.
Sakin sakin otur ve keyfine bak. - Ve sakın İngilizce konuşma.
Enjoy yourself.
Tadını çıkarın.
You'd enjoy yourself.
Evet, keyfinize bakın.
Enjoy yourself.
Keyfine bak.
- Did you enjoy yourself?
- Kendi başına, eğlenebildin mi?
Enjoy yourself, big man.
Keyfine bak koca adam.
Enjoy yourself.
İyi eğlenceler.
- Enjoy yourself.
- Keyfini çıkart.
Enjoy yourself, folks.
Keyfinize bakın millet.
Enjoy yourself.
Eğlenmene bak.
Now off you go and enjoy yourself.
Şimdi gidin ve eğlenenin.
- Go on, Mae, enjoy yourself.
- Haydi, Mae, rahat olabilirsin.
We have not summoned you to enjoy yourself
Kendi zevkin için burada değilsin.
Enjoy yourself.
Al, biraz eğlen.
I like you to enjoy yourself, of course... But don't you think that, for you... That sort of thing is just a little...
Eğlenmen hoşuma gidiyor elbette, ama bu tür şeylerin sana göre olmadığını bilmelisin.
You ain't supposed to enjoy yourself before sundown.
Gün batmadan keyif çatmaya izin yok.
Enjoy yourself, paisan.
İyi eğlenceler ahbap.
You need to enjoy yourself.
Tadını çıkarmak gerek.
Now, the least you can do is enjoy yourself.
Şimdi en azından kendini eğlendirebilirsin.
Did you enjoy yourself last night?
Dün gece eğlendiniz mi?
Enjoy yourself.
- İyi eğlenceler.
- You stay and enjoy yourself.
- Hayır. - Keyfine bak. - Ben de geleyim.
- Enjoy yourself.
- Keyfine bak.
Why not live a long life and enjoy yourself?
Neden uzun bir yaşam sürüp, keyfine bakmayasın?
Enjoy yourself, then.
Tadını çıkart, öyleyse.
You run along and enjoy yourself.
Siz gidip keyfinize bakın.
Enjoy yourself.
Tadını çıkar.
- Didn't you enjoy yourself today?
- Bugün dediklerini duymadın mı? - Evet duydum.
You've got to enjoy yourself.
Hayatın tadını çıkaracaksın.
Go on, you enjoy yourself.
Keyfinize bakın.
Why is it that you never seem to enjoy yourself?
Neden seni hiç eğlenirken göremiyorum?
Enjoy yourself?
Eğlendin mi?
You sit down and enjoy yourself.
Sen otur ve keyfine bak.
Relax and enjoy yourself, newsboy.
Şimdi rahat ol ve keyfine bak.
Enjoy yourself!
Ne bekliyorsun?
Enjoy yourself! Bad thing!
Eğlenmene bak, eğlenmene!
Enjoy yourself?
Eğleniyor musun?
And if you'll just continue to enjoy yourself Mr. Jarrett will rejoin us shortly.
Sizler eğlenmenize devam ederken... Bay Jarrett en kısa zamanda aramıza tekrar katılacak.
Here, enjoy yourself.
Alın, keyfinize bakın.
Enjoy yourself, that's what this is for.
Eğlen biraz, buraya bu yüzden geldik.
Just enjoy yourself.
Sadece keyfinize bakın.
Enjoy yourself and let your conscience be your guide.
Keyfine bak ve bırak bilincin yerinde kalsın.
Enjoy yourself while you can.
Fırsat varken keyfini çıkart.
You have to enjoy living with yourself before you have nerve to ask anyone else.
Cesaret gösterip birine sormadan önce kendi başına yaşamaktan hoşnut oluyorsun.
See, part of the cure is to keep yourself busy, doin things you enjoy.
Tedavinin bir yönü de hoşlandığın bir şeylerle iştigal etmek.
Well, anyway, you go have yourself some rawhider fun, and I hope you enjoy it.
Neyse, git gönlünü bir Rawhider'la eğlendir. Umarım zevk alırsın.
If you Germans didn't devote yourself so exclusively to fighting, you could come as civilians and enjoy what we have to offer.
Siz Almanlar kendinizi savaşmaya bu kadar kaptırmasaydınız, buraya sivil olarak gelip sunduklarımızın tadını çıkarırdınız.
yourself 387
yourself included 25
enjoy 961
enjoy your coffee 17
enjoy your day 28
enjoy life 19
enjoy your stay 76
enjoy the game 20
enjoy your trip 17
enjoy it 293
yourself included 25
enjoy 961
enjoy your coffee 17
enjoy your day 28
enjoy life 19
enjoy your stay 76
enjoy the game 20
enjoy your trip 17
enjoy it 293