Get me the police translate Turkish
222 parallel translation
Get me the police station.
Karakolu bağla.
Get me the police department.
Bana polisi bağlayın.
Get me the police.
Bana polisi bağlayın.
Get me the police.
Polisi bağlayın.
Operator, get me the police, quick.
Santral, çabuk polisi bağla bana.
Get me the police, sixth precinct.
- Polisi bağlayın, altıncı karakol.
Operator, get me the police.
Operatör, polisi bağlayın.
Get me the police station in Bass Hill, please.
Bana Bass Hill'de polis karakolunu ver, lütfen.
Oh, get me the police department please.
Oh, bana polisi bağlayın lütfen.
Get me the police, please.
El Paso daki polis karakolunu mu yoksa Sentinel Dağındaki polis karakolunu mu bağlayayım.
WOULD YOU GET ME THE POLICE, PLEASE?
Acele edin, acil bir durum.
Operator, get me the police.
Santral, bana polisi bağlayın.
- Get me the police, please.
- Polisi bağlar mısınız?
Operator, get me the police.
Santral, bana polisi bağla.
Operator, would you get me the police, please?
Santral, bana polisi bağlar mısın, lütfen?
Get me the police!
Bana polisi bağla!
Get me the police, Inspector Lehner.
Emniyeti arar mısınız? Müfettiş Lehner'i.
Get me the police commissioner.
Beni alın memur bey.
Operator, would you get me the police department in Edna, please?
Santral, bana Edna polis karakolunu bağlar mısınız, lütfen?
Get me the police commissioner, the chairman of the Transit Authority, and that putz we got for a comptroller.
Polis Müdürü'nü, Ulaşım Kontrol Başkanı'nı ve şu aptal hesap kontrolörünü çağır.
Could you get me the police?
Polisi bağlar mısınız?
- Would you get me the police?
Polisi bağlar mısınız?
- Could you get me the police?
- Polisi bağlarmısınız?
Operator, get me the police.
Santral, bana polisi bağlayın lütfen.
Operator, get me the police.
- Operatör. Polisi bağlayın.
Want to get me picked up by the police?
Polislerin beni tutuklamasını mı istiyorsun?
First I want you to do me a favour. Get the police back here.
Şimdi sizden polisi geri çağırmanızı istiyorum.
As a matter of fact, you're simply bluffing. If you can get $ 10,000 from the police, why would you be satisfied with $ 5,000 from me?
Madem polisten on bin dolar alabilirsin neden benden alacağın beş bin dolar ile yetinesin ki?
I sent out word that she had till 10 : 00 tonight to get in touch with me... or I'd take what I know to the police.
Benimle temasa geçmek için bu akşam 10 : 00'a kadar süresi olduğuna... aksi halde bildiklerimi polise götüreceğime dair haber saldım.
Operator, get me the state police.
Beni polise bağlayın.
me, Gin Jimmy. But if the police get you, you won't mention my name, huh?
Ama polis yakalarsa benden bahsetme.
Sure there's hundreds of police out to get Johnny... and where was the wrong in me diddling him out of harm... and putting him clean into the gentle palm...
Johnny'i alıp, güvenilir ellere teslim etmemde ne kötülük var?
Then they took me from one police station to another... every few hours... taking me "around the horn," they call it... so my lawyer couldn't get me out.
Sonra beni bir karakoldan ötekine götürdüler, her bir kaç saatte bir, kendi ifadeleriyle "tehlikeli bir gezintiye" çıkarıyorlardı, bu nedenle avukatım beni kurtaramadı.
Get me copies of all the police and court records that are available.
Olabilecek tüm polis ve mahkeme kayıtlarını bul.
Get me the Hollywood police, quick.
Derhâl beni Hollywood polisine bağlayın!
Now, you can sue me later for false arrest, but I had to figure some way of keeping you in town until the LA police get here. - Why, Mr. Blake?
Daha sonra beni asılsız tutuklama için dava edebilirsin ama Los Angeles polisi buraya gelene dek seni burada tutmanın bir yolunu bulmalıydım.
He tried to get me to go back to the island one night after dark to pick up his lighter so the police wouldn't find it?
Hava karardıktan sonra adaya dönmemi istedi çakmağını almam için.
- Even the police couldn't get me out.
- Polis bile beni ordan çıkaramaz.
Are you going to get out, or do you want me to call the police?
Gidiyor musun yoksa polis mi çağırayım?
- Hello, operator... -... get me the Maida Vale Police.
Alo, santral, Maida Vale Karakolu'nu bağlayın çabuk.
I hope the police formalities will allow me to get before him at Montfermeil.
Umarım polis formalitesi ondan önce Montfermeil'e gitmemi sağlar.
If I were, do you think the Spanish police would have let me get away?
Öyle olsaydım, İspanyol polisi gitmeme izin verir miydi sanıyorsun?
You figure on taking me... before the police get to you?
Polis seni bulmadan önce beni mi öldüreceksin?
- Did the police get me?
- Polis yakaladı mı beni?
There's no time to waste, get me the Chief Commissioner of Police.
Kaybedecek vakit yok. - Bana polis başkomiserini bul.
In Paris, Anna, maybe in order to get me away from you, told me you worked for the secret police.
Paris'te Anna belki de beni senden uzaklaştırmak için gizli polis adına çalıştığını söyledi.
Get me the Kisakata Police.
Kisakata Karakolunu bağlayın.
Get me the commissioner of police.
Komiserle görüşmem lazım.
If it goes badly and I can't find the key, you'll have to get me a job with the Los Angeles Police Department.
Kötü gider ve anahtarı bulamazsam, bana Los Angeles Polis Şubesinde bir iş bulman gerekecek.
It's gonna take you, and the police department, and the fire department, and the National Guard to get me outta here!
Beni buradan çıkarmak için polis kuvvetlerini, itfaiye departmanını ve orduyu getirmen gerekecek!
The day I get out of prison... my own brother picks me up in a police car.
Hapisten ciktigim ilk gün... benim öz kardesim beni bir polis otosuyla almaya geliyor.
get me out of here 531
get me down 54
get me 126
get me a beer 26
get me some water 28
get me a drink 41
get me the hell out of here 20
get me outta here 52
get me a 20
get me out 157
get me down 54
get me 126
get me a beer 26
get me some water 28
get me a drink 41
get me the hell out of here 20
get me outta here 52
get me a 20
get me out 157