I bet translate Turkish
24,305 parallel translation
Oh, hell, I bet it's getting late in Rockwall.
Hassiktir, galiba Rockwall'de şuan saat çok geçtir.
I bet you start pressing John Rayburn, and all sorts of shit starts spilling out.
Bahse girerim John Rayburn'ü biraz sıkıştırsan ortalığa epey bir bok saçılır.
- Slow, I bet.
Yavaştır kesin.
Well, that's what he told you, I bet, yeah. But...
- Sana böyle söylediğine eminim, evet.
I bet he didn't tell you he was still talking to Egan.
Egan'la konuştuğunu sana söylememiştir bile.
I bet you're afraid of what he might do.
Bence yapacaklarından çekiniyorsun.
I bet you did, too.
Eminim sen de.
I bet.
eminim.
Oh, I bet.
Eminim yoktur.
I bet they'll find a way to take her head.
Eminim ki onun başını uçurmanın bir yolunu bulurlar.
I bet you are.
Bahse varım öğrenirsin.
I bet you will have a baby boy.
Bir erkek bebek olacağına eminim.
I bet.
Mutlaka.
Yeah, but I bet they weren't chopped up into little pieces.
Evet, ama onlar dilim dilim doğranmamıştı.
I bet he's the killer.
İddiaya varım katil odur.
No, I bet it's more complicated than that, right?
Hayır, bence mesele bundan daha karmaşık, değil mi?
'Let's see if your sister has any pictures of you.''yeah, I bet that's you in the tattoo, isn't it?
Bakalım kardeşinde ikinizin fotoğrafı var mı. Bahse varım, dövmeli olan sensin, değil mi?
I bet that's not even your only one, is it?
Bahse varım, bir tane bile değildir, değil mi?
I bet you say that to all the boys.
Eminim bunu her erkeğe söylüyorsundur.
I bet he has Henry Watkins.
- Eminim Henry Watkins onda.
I bet you never thought this was possible.
Eminim bunun mümkün olabileceğini düşünmemişsindir.
Yeah, I bet.
Evet, tahmin edebiliyorum.
Well, I bet you and Grammy have a lot of fun stuff to catch up on.
Eminim büyükannemle konuşmanız gereken bir sürü eğlenceli şey vardır.
Yeah, and I bet you it was Ghost who shot those motherfuckers.
Evet, ve o şerefsizleri indiren de kesin Ghost'tu.
I bet you know this place like the back of your hand.
Eminim burayı avucunun içi gibi biliyorsundur.
STORE OWNER : Even if I did, I bet you people wouldn't appreciate it.
Olsaydı bile, eminim sizler memnun olmazdınız.
I bet we only have to break one of their noses before the other two slide their pieces across the floor.
Sanırım diğerleri silahlarını bırakmadan önce sadece birinin burnunu kırmamız yetecektir.
I bet you anything it's after 12 : 00.
Saatin 12'yi geçtiğine bahse girerim.
I bet you don't even know what kind of car he drives.
Hangi arabayı sürdüğünü bile bilmiyorsundur bence.
- I bet me life on it.
- Yaşamım üstüne bahse girerim.
And I bet you didn't find anything.
Bahse girerim hiç bir şey bulamadınız.
I bet he did (! )
- Eminim öyledir!
I bet we could get a lot of business there.
- Orada işimiz olabilir sanırım.
I bet we could.
- Bahse girerim eğleniriz.
And given that about two million Americans visit Paris per year, not to mention an additional 50,000 on work visas, I'd bet they'd also like us to draw up a threat assessment to U.S. citizens.
Her yıl 2 milyon Amerikalının Paris'e gittiğini ve yılda 50,000 çalışma izni çıktığını düşünürsek eminim Amerikalılar için tehdit değerlendirmesi de isterler.
And I can bet who it is.
- Kim olduğunu tahmin edebiliyorum.
You bet your best-selling novels I am, kiddo.
Çok satan kitapların üstüne iddiaya varım ki yapacağım, evlat.
Now, I'll bet you think you've seen everything.
Eminim her şeyi gördüğünüzü sanıyorsunuzdur.
Hell, I'll bet you think the Pope ought to stop his sermon whenever you burp up a thought.
Eminim aklınıza bir şey gelince Papa'nın vaazını durdurmasını bekliyorsunuzdur.
I took a bet that once you had a badge, you'd just use it to get out of tickets.
Rozetin varsa cezalardan kurtulmak için kullanırsın diye şansımı denedim.
Uh, I'm not conceding that such a bet even happened.
Böyle bir iddianın olduğunu bile söylemiyorum.
And I'm willing to bet you anything that the pharmacist who works there, Clay Meeks, is Apocryphon.
Her şeyine iddiaya girerim orada çalışan ilaç uzmanı Clay Meeks, Apocryphon'un ta kendisi.
I'll bet you're a very sweet person, Dr. Allison.
Eminim ki çok tatlı birisinizdir Doktor Allison.
I'll bet you're a very sweet person, Dr. Allison.
Eminim ki siz çok tatlı bir insansınız, Doktor Allison.
Yeah, I'll bet.
Evet, eminim.
I'll bet.
- Emin öyledir.
Yeah, I'd like to bet a hundred bucks.
100 kağıt yatırmak istiyorum.
And I'll bet someone's trying to convince them that leader is you.
Ve birileri o liderin sen olduğuna dair onları ikna etmeye çalışacak.
You willing to bet everything that I won't do that?
Bunu yapmayacağıma dair bahse girebilir misin?
Let me guess, you're suing me for inducement. You bet your ass I am.
- Teşvik etmeden dolayı bana dava açıyorsun.
I'll bet.
- Bahse girerim ki öyleler.
i bet you were 16
i bet you are 71
i bet you 72
i bet you will 20
i bet you can 17
i bet you do 133
i bet you did 66
i bet you don't 18
i bet you have 28
i betrayed you 29
i bet you are 71
i bet you 72
i bet you will 20
i bet you can 17
i bet you do 133
i bet you did 66
i bet you don't 18
i bet you have 28
i betrayed you 29