I found a translate Turkish
13,101 parallel translation
But I found a place to hole up.
Ama saklanacak bir yer bulmayı başardım.
And I found a band there in need of a guitar, and then the rest is history.
Orada bir gitar ihtiyacı olan bir grup buldum ve geri kalanı tarihtir.
Look, I found a guy in Miami that encrypted Troy's flash drive.
Troy'un flash belleğini şifreleyen elemanı Miami de buldum.
Okay, I found a discussion he tried to erase on his big solar project.
Tamam, büyük solar projesi ile ilgili silmek istediği bir görüşme buldum.
Yeah, I found a bit of trouble last night, thought it would be a good idea to get out the way until we fly out tonight.
Tamam, dün gece biraz başımı belaya soktum, bu geceki uçuşumuza kadar ortalıkta dolaşmamamın iyi fikir olduğunu sanmıştım.
I found a townhouse for us this summer.
Bu yaz için şehirde bir ev buldum.
I found a landlord who will help me.
Bana yardımcı olacak bir ev sahibi buldum.
I found a real match,.
Sana gerçek bir dövüş ayarladım.
I found a piece of his past and gave it back to him.
Geçmişinden bir parça buldum ve ona geri verdim.
Look. I found a place.
Bak, bir yer buldum.
I found a way to hurt you like you never heard before.
Daha önce olmadığı gibi seni incitmenin bir yolunu buldum.
You see, I found a prophecy.
Görüyorsun, Bir kehanet buldum.
I found a room in the basement.
Ne oldu? Bodrumda bir oda buldum.
I found a snake this big.
Bu kadar büyük bir yılan buldum.
Before, I found a letter.
Bir mektup buldum.
I found a guy.
Bir erkek buldum.
Greta, I found a way down.
Greta, çıkışı buldum.
When I found you and Cory and a halfway decent job, I was safe.
Seni, Cory'yi ve bir de az çok düzgün bir iş bulunca, güvendeydim.
Have you found a good quad support group I could join?
Bana iyi bir felçli destek grubu mu buldun?
I mean not a cheese found in nature, but cheese-adjacent.
Yani doğada bulunan peynirden değildi. Peynirimsiydi.
You couldn't get your grubby hands on my father's money, so you found a way to get your own, am I right?
Pis ellerini babamın parasından uzak tutamadın ve kendi başına bir yol buldun öyle mi?
But I never found the confidence I had as a girl.
Ama hiçbir zaman eski özgüvenimi yakalayamadım.
I found it to be a good litmus test.
Bunun bir turnusol kağıdı olduğunu düşünüyorum.
And, also, I just found out I can get a second mortgage.
Ve, bir de, ikinci bir ipotek yapmanın bir yolunu buldum.
I mean, if he found so much of a nickel on a paper, he'll buy his Wal-Mart stock with it.
Yani, Eğer bir kağıtta a kadar bozuk para bulursa, Wal-Mart alışverişini yapabilir.
And it took a long time, but.. I finally found someone who believed me.
Uzun zamanımı aldı ama sonunda bana inanan birini buldum.
But I've noticed that where there's a disposition to dislike, a pretext will soon be found.
Ama şunu fark ettim ki, hoşlanmamak için ortada bir niyet varsa geçerli bir sebebi hemen bulursun.
At first, his conversation betrayed a sauciness and familiarity, which is my aversion. But since, I've found a quality of callow idealism which rather interests me.
Başlangıçta konuşmalarında nefret ettiğim küstahlık ve laubalilik olduğunu zannettiğim şeyin aslında toy bir avarelik olduğunu olduğunu keşfettiğimden beri ilgimi çekmeye başladı.
Ha, you should take that routine to Vegas. I'll escort you to the airport. I told you, I got a job and I already found the guy.
yolunu vegasa çevirmelisin seni havaalanına kadar geçiririm sana söyledim, bir işim var ve adamı buldum bile
I found your friend Sarah, and I've got a girl upstairs, okay?
Arkadaşın Sarah'yı buldum. Yukarıda da benim hatun var.
I found this place when I was a child.
Ben küçükken bu yeri buldum.
I heard a struggle and then I found this.
Bir kavga duydum sonrasında da bunu.
Turned out, it was the best round of my life because after 13 hours of surgery and a triple bypass. I found something 40 years in the army never taught me :
Çıktığımda, hayatımın en iyi anıydı çünkü 13 saatlik ameliyat ve üçlü baypastan sonra ordunun bana 40 yılda öğretemediği bir şey edindim.
- Ah, I figure that the man who found me on the streets and pulled me to Ezekiel deserves a bit more dignity.
Beni sokaklarda bulan ve Ezekiel'e götüren adamın biraz daha şerefli bir ölümü hak ettiğini düşündüm.
Kept thinking I'd be found hanging from the bars of the cell or take a dive from the top walk.
Hücre parmaklıklarından asılı bulunacağımı düşünüp durdum.
I found you very narrow, for a woman of your age.
Senin yaşında bir kadın için hayli dar geldi bana.
Every Greek girl should have a Greek boyfriend and I found you one.
Her Yunan kızının Yunan erkek arkadaşı olması gerek ve... ben bir tane buldum.
But at 62, I found myself drawn to it as if in the crowd of half-remembered faces I'd be closer to the mystery at the heart of things, a magic trick that turned time past into time present.
Fakat 62 yaşında, Kendime çekilen buldum sanki kalabalıkta gibi yarı hatırlanmış yüzlerin gizemliğe daha yakın olurdum şeylerin kalbinde, bir sihir hilesi geçmiş zaman geçti
I found us a house.
Bize bir ev buldum.
I asked her why, and she said she had found a way to make my Huntington's go away, but she needed to try it out on herself first.
Niye diye sordum ve bana Huntington'dan kurtulmanın bir yolu olduğunu söyledi ama önce kendisi üstünde denemesi gerekiyormuş.
I thought I'd found a real man, but he's just like a little girl.
Gerçek erkeği bulduğumu sanmıştım ama aslında küçük bir kızmış.
Bringing up the idea of a French kiss, I found out just didn't work.
Fransız öpücüğü fikrini ortaya atmak hiç işe yaramadı.
We both know I found you guys capital... when you were just a couple kids with a laptop and a dream.
Siz daha hayalleri ve laptopları olan bir avuç çocukken size sermaye bulduğumu biliyoruz.
I was told they found a print. - What print?
- Bir iz buldukları söylendi bana.
As I gazed upon the quaint city streets, I found it hard to believe that in a mere 40 years, the French Revolution would turn them into rivers of blood.
Şehrin enteresan sokaklarını izlerken Fransız Devrimi'nin yalnızca kırk yıl içinde bu sokakları kan nehirlerine dönüştüreceğine inanmayı güç buldum.
I'd found her to be a warm and caring friend, if, like other ladies of her class, she also tended towards the superficial and the frivolous on the surface.
Sınıfındaki diğer hanımlar gibi sığ eğilim göstermiş ve görünüşte uçarı olsa da onu sıcak ve sevecen bir dost olarak buldum.
Last thing I heard, they found him hiding under a...
Duyduğum son şey, onu birinin altında sakladığını buldular...
Now I just sit sometimes and remember how you learned to ride your bike how I once found you at a bus stop.
Bazen bir köşeye çekilip düşünüyorum. Nasıl bisiklet kullanmayı öğrendiğini ya da bir keresinde seni nasıl otobüs durağında bulduğumu.
I remember a time when you found our union less agreeable.
Birlikteliğimizi pek de münasip bulmadığın zamanları hatırlıyorum.
Guess I found me a gladiator.
Sanırım kendime bir gladyatör buldum.
Then I found him, sprawled out like a goddamn rag doll.
Sonra onu yerde buldum, darmadağın olmuş oyuncak bebek gibiydi.
i found a job 16
i found you 161
i found it 701
i found 117
i found someone 17
i found out 58
i found them 110
i found her 202
i found myself 20
i found him 265
i found you 161
i found it 701
i found 117
i found someone 17
i found out 58
i found them 110
i found her 202
i found myself 20
i found him 265
i found something 222
i found one 42
i found these 35
i found this 211
i found that 17
found anything 22
adios 283
all right 154529
angela 1455
alla 16
i found one 42
i found these 35
i found this 211
i found that 17
found anything 22
adios 283
all right 154529
angela 1455
alla 16
angel 1665
actually 30667
are you okay 10556
andale 45
anyway 21649
agua 21
adele 237
andre 702
allo 105
agnes 524
actually 30667
are you okay 10556
andale 45
anyway 21649
agua 21
adele 237
andre 702
allo 105
agnes 524
apparently 5721
america 556
are you all right 6257
access 59
area 145
alex 6381
antonio 540
ancient 44
again 7789
amen 3345
america 556
are you all right 6257
access 59
area 145
alex 6381
antonio 540
ancient 44
again 7789
amen 3345