I remember translate Turkish
65,322 parallel translation
Oh, I remember you.
Seni hatırlıyorum.
I remember the first time your mum and dad brought you home. They were so exhausted.
Annenle babanın seni eve ilk getirişini hatırlıyorum.
You're the Joe West I remember.
Sen hatırladığım Joe West'sin.
The last thing I remember, I was on Earth-2... hunting down another breacher.
Hatırladığım son şey, Dünya 2'de bir gedikçinin peşinde olduğum.
- I remember, this human is important to you.
- Bu insanın senin için değerli olduğunu hatırlıyorum.
I don't know why I expected you to be the same Barry Allen I remember.
Neden hatırladığım Barry Allen olacağını sandım bilmiyorum.
Oh, yeah. No, I remember you now.
Doğru ya, seni şimdi hatırladım.
Why can't I remember anything?
- Evet. Niye hiçbir şey hatırlamıyorum?
Why can't I remember my name?
Niye adımı hatırlamıyorum?
I remember the first time that I saw you.
Seni ilk görüşümü hatırlıyorum.
I remember...
Hatırlıyorum.
I remember.
Hatırlıyorum.
I remember everything.
- Her şeyi hatırladım.
I remember everything!
- Her şeyi hatırladım.
What I remember... is being created as a disposable life.
Benim hatırladığım şey harcanabilir bir hayat olarak yaratıldığım.
I remember it like it was yesterday.
Daha dün gibi hatırlıyorum.
I remember all of it.
Hepsini hatırlıyorum.
I remember everything.
Her şeyi hatırlıyorum.
I remember them being a little soggy.
Hatırladığım kadarıyla hamur gibilerdi.
It was mid-ceremony as I remember.
Hatırladığım kadarıyla düğünün ortasıydı.
As I remember, I asked you to call me back.
Hatırladığım kadarıyla beni geri aramanı istemiştim.
I'm imagining us next to a little church I remember in the French countryside.
Bizi fransız kırsalında küçük bir kilisenin yanında hayal ediyorum.
So, I remember when you gave me this... at Christmas.
Bana bunu verdiğin zamanı hatırlıyorum yılbaşında vermiştin.
I remember saying that to you.
Bunu sana söylediğimi hatırlıyorum.
I remember how you told me that when I was ready for you, you would be ready for me.
Bana senin için hazır olduğumda sen de benim için hazır olacaksın dediğini hatırlıyorum
No, which is strange,'cause I remember the face of everyone I've been with.
Çok tuhaf, halbuki ben birlikte olduğum herkesin yüzünü hatırlarım.
He has been with me since I can remember.
Kendimi bildim bileli benimle.
Remember I promised you'd be punished for your crimes?
Suçların için ceza çekeceğine söz verdiğimi hatırlıyor musun?
I just need to make him remember... who he is. As long as he doesn't leave the precinct.
Sadece kim olduğunu hatırlatmam gerek.
I want you to remember what is real. I know what's real!
Gerçek olanı hatırlamanı istiyorum.
And you're gonna remember how much I love you.
Seni ne kadar sevdiğimi de hatırlayacaksın.
Because I was thinking about getting him a pet and I don't really remember him having a preference.
Ona hayvan alacaktım ama bir tercihi var mı hatırlayamadım.
And I'm sure you couldn't even remember an ATM code if you tried. All those... all those numbers.
Hatta eminim ki uğraşsan bankamatik şifreni bile aklında tutamazsın.
Remember Schroeder?
Schroeder'i hatırlıyor musunuz?
Well, I would, if I could remember what normal is.
Normalin nasıl olduğunu hatırlasaydım dönebilirdim.
Um, I don't remember any of this, but even I can see how wrong that look was.
Bunların hiçbirini hatırlamıyorum ama bu görünüşün ne kadar yanlış olduğunu ben bile anlayabiliyorum.
Uh, yeah, I still don't remember.
Hala hatırlamıyorum.
I need you to remember.
Hatırlaman gerekiyor.
Okay, since... since we're confessing, remember... when I told you guys that we couldn't eat out for a month, because I was saving money for yours and Barry's college tuition?
Madem itirafta bulunuyoruz... Hani size, Barry ile senin üniversite harcınız için para biriktirdiğim için bir ay dışarıda yemek yiyemeyiz demiştim ya, hatırlıyor musun?
I don't remember.
- Hayır.
Honestly, I try not to remember.
Dürüst olmak gerekirse, hatırlamamaya çalışıyorum.
Remember that vampire I was warning you about running around in my head?
Zihnimde dolaşan vampir hakkında seni uyardığımı hatırlıyor musun?
So I don't remember my list including â start a BB in upstate New Yorkâ .
New York dışında yatıya kalmak listemde yoktu diye hatırlıyorum .
'Cause yesterday I woke up, and started to remember.
Çünkü dün uyandığımda hatırlamaya başladım.
You murdered the people I love, and... you don't even remember them?
Sevdiğim insanları öldürdün ve onları hatırlamıyorsun bile?
I want you to remember the moment of Enzo's death.
Enzo'nun ölüm anını hatırlamanı istiyorum.
You remember where I told you to hide if there was a monster?
Size söylediğim saklanma yerini hatırlıyor musunuz?
I'm psychic, remember?
Ben psişiğim hatırladın mı?
I will always remember this moment.
Bu anı her zaman hatırlayacağım.
I will remember this moment for the both of us.
Bu anı ikimiz için hatırlayacağım.
Or maybe, I don't remember'cause it was just another meaningless encounter.
Belki de anlamsız birlikteliklerimden bir diğeri olduğu için hatırlamıyorumdur.
i remember one time 19
i remember everything 155
i remember nothing 21
i remember that night 20
i remember very well 18
i remember you now 18
i remember it well 51
i remember that day 26
i remember something 18
i remember you 386
i remember everything 155
i remember nothing 21
i remember that night 20
i remember very well 18
i remember you now 18
i remember it well 51
i remember that day 26
i remember something 18
i remember you 386