In a few days translate Turkish
2,809 parallel translation
You can decide about Italy in a few days.
Birkaç gün içerisinde İtalya konusunda bir karar verebilirsin.
I'll see you in a few days.
Bir kaç gün içinde görüşürüz.
- I'll be back in a few days, okay?
Birkaç güne dönerim, tamam mı?
I will see you in a few days, Mr. President.
Birkaç gün sonra görüşürüz Sayın Başkan.
In a few days, she'll be assumed drowned, and the search will be called off.
Birkaç gün içinde boğulduğu varsayılır ve arama çalışmaları iptal edilir.
Randy's having a trunk show at his store in a few days.
Randy'nin bir kaç güne kadar bir tanıtım şovu olacak.
I could talk to a lunch, a dinner... maybe in a few days...?
Bir kaç gün içerisinde öğle veya akşam yemeği ayarlayabilir miyiz?
My wife and baby-back in a few days, Jimmy!
Karım ve çocuğum birkaç güne geliyor lanet olası herif!
I'll be back in a few days. Calm down.
Birkaç gün bekle sadece...
Yeah, but, you know, in a few days a panda bear will give birth to triplets and we'll all move on.
Evet ama bilirsin birkaç gün sonra bir panda üçüz doğurur ve senin hikâyen unutulur.
We're outta here in a few days.
Birkaç güne buradan gidiyoruz.
In a few days I'm dead.
Birkaç gün içinde ölmüş olacağım.
We'll reach Warsaw in a few days.
Birkaç gün içerisinde Varşova'ya varmıış oluruz.
In a few days, we start our national tour...
Birkaç gün içinde ulusal turnemizi başlatacağız...
I'll give you the money in a few days.
Parayı birkaç gün içinde veririm.
Pick it up from evidence in a few days.
- Bir kaç gün içerisinde kanıt bölümünden alabilirsiniz. - Bir kaç gün mü?
But in a few days with luck, she'll be okay.
Şansımız yaver giderse birkaç gün içinde durumu düzelir.
I'll call you in a few days with the results.
Birkaç gün sonra sonuçlar çıkınca sizi ararım.
He's been in town past few days, but he's on his way back to Boston tonight.
Son bir kaç gündür şehirde bulunuyordu ama bu gece Houston'a dönmek için yola çıktı.
It all started a few days ago with a new client that Winston brought in.
Hepsi, birkaç gün önce Winston'un yeni müşteri getirmesiyle başladı.
I'm in town for a few days, I'll let you guys know where to find me.
Birkaç günlüğüne şehirdeyim. Size, bana nasıl ulaşabileceğinizi söylerim.
It is a few days that she is in this state.
Bir kaç gündür bu durumda.
You've become a public darling in just a few days!
İki günde herkesin sevgilisi olmuşsun.
No, I'm only filling in for Akbar for a few days.
Hayır, sadece birkaç günlüğüne Akbar'ın yerine bakıyorum.
Agent Schrader and I had a chance to catch up in one of my restaurants a few days ago.
Ajan Schrader'la restoranlarımdan birinde sohbet ettik.
You know, I can call Trina. I can tell her that you're not coming in for a few days.
Aslında, Trina'yı arayabilirim,... bir kaç günlüğüne bize gelemeyeceğini söyleyebilirim ona.
A few days ago, I was in the waiting room of my cardiologist's office.
Birkaç gün önce kalp doktorumun muayenesinin önünde bekliyordum.
Took me a few days, but with Bridgette's help I was able to identify that worker as Eugene Krebs.
Birkaç günümü alabilir ama Bridgette'in yardımıyla Eugene Krebs'i bulabilirim.
We're bidding on a Department of Defense contract in the next few days, and I have to come up with an algorithm that will show that we can synthesize corn fuels more efficiently than anyone else.
Herkesten daha etkin mısır yakıtını sentezleyebildiğimizi gösteren algoritmaları bulmam gerek.
As soon as we're done with James'stuff, we'll get out of here, okay? We'll spend a few relaxing days in the woods.
Ormanda güzel birkaç gün geçireceğiz, sadece sen ve ben.
Scientists have determined that the agent was most likely released in the explosion which occurred in the western part of the county just a few days ago.
Bilim adamları bu patlamanın oluşmasına neden olan gazları ilçenin batı bölümünde birkaç gün önce serbest halde bulunduklarını tespit ettiler.
My sister-in-law, Mari, is back in town for a few days.
Baldızım, Mari, bir kaç günlüğüne kasabaya dönüyor.
So when your people finally break in, because she's missed an appointment or whatever, and find two bodies... hers will be murdered, and his will have turned the gun on himself - silenced, of course... and, incidentally, stolen from his department a few days previously.
Kadın bir randevusuna filan gitmeyipte senin adamların evine girdiğin de iki ceset bulacaklar kadın öldürülmüş olacak ve o da silahla, kazara bir kaç gün önce kendi bölümünden çalınan susturuculu olan tabi, kendini vurmuş olacak.
10 days travel for us on Destiny in FTL, but it'll take them a few hundred years with their ships.
Oraya FTL'le ulaşmamız on gün alır,... ama kendi gemileriyle ancak bir kaç yüz yılda giderler.
He injured his shoulder in a motocross crash in Italy a few days after winning the first MotoGP race in Qatar.
Katar'daki ilk MotoGP yarışını kazandıktan birkaç gün sonra İtalya'daki bir motokros kazasında omzunu incitti.
In just a few days mankind will set foot on the moon for the first time.
Bir kaç gün içinde, insanoğlu tarihte ilk kez Ay'a ayak basacak.
We'll keep you in observation for a few days.
Seni birkaç gün daha gözlem altında tutacağız.
I have four dying children in the ward, I hardly see mine, and you want "a few days off"?
Hastanede ölmek üzere olan dört çocuk var, kendiminkileri zor görüyorum sen bana boş günden mi söz ediyorsun?
I talked to the people in her division, I called his supervisor and he said she was out for a few days so maybe there was a threat.
Bölümündeki kişilerle konuştum, şefini aradım ve birkaç günlüğüne dışarıda olduğunu, belki bir tehdit olabileceğini söyledi.
Nemo 1 died in a terrible drowning accident, apparently, in his own bowl, a few days ago, so while my little boy was still asleep, I came downstairs, fished him out, flushed him down the toilet, went to the pet store,
Nemo 1, kendi kâsesinde geçirdiği korkunç bir kazada boğuldu, birkaç gün önce. Küçük oğlum uyuyorken, aşağıya indim, onu çıkardım, tuvalete attım, evcil hayvan dükkanına gittim, hatırladığım kadarıyla benzer renkte bir başkasını aldım,
I don't know ; you get in a rhythm by doing this, and you... oh, after just a few days of being somewhere, you're kind of ready to go to the next one.
Bilmiyorum, tam bir yere alışıyorsunuz, ama sonra, bundan hemen birkaç gün sonra, sıradaki yere gitmek için hazır oluyorsunuz.
And a few more days in a bor...
Ve birkaç gün bir ge...
She'll just need a few days to get her affairs in order.
Emirlerin uygulanması için birkaç güne ihtiyacı var.
'The bodies of 17 men, all aboundingly full of life'only a few days before, were back in Manchester.
"Birkaç gün önce hayat dolu olan 17 kişinin cenazeleri Manchester'a getirildi."
Uh, Reddin hid out for a few days in a ski resort in July.
Reddin, temmuzda birkaç gün bir kayak merkezinde saklanmıştı.
We were supposed to meet in Washington a few days ago.
Birkaç gün önce Washington'da buluşacaktık. Keşke açsan...
Sterling Bosch has a few clients in South America, and I have vacation days coming up.
Sterling Bosch'un Güney Amerika'da bir kaç müşterisi var ve iznim yaklaşıyor.
No e-mails about the Larsen girl, but I did find this from a few days ago, leaking Yitanes'endorsement.
Larsen'le ilgili e-posta yok. Ama birkaç gün önce bunu buldum. Yitanes'in güvenoyu mevzusu sızdırılmış.
Amber e-mailed this video of the Crosswhite interview to a producer friend in L.A. few days ago.
Amber, Crosswhite'la yaptığı görüşmeyi Los Angeles'daki yapımcı arkadaşına göndermiş.
Hi, Lois, um, I hate to bother you, but I'm going out of town for a few days to visit my father in the hospital.
Merhaba Lois. Sana zahmet vermek istemem ama ben hastaneye babamı ziyarete gideceğim için birkaç gün buralarda olamayacağım.
Put him on a no-fly list, which will get him tossed in jail for a few days, and that'll keep him quiet, and then Burt here can attach us to the film with producer credits, and we'll go to the festival in glockner's place.
Uçuşu yasaklıların arasına koy. Bu sayede birkaç günlüğüne hapse atılır, bu da onu sessiz tutmaya yeter. Sonra da Burt bizi filme yapımcı olarak dahil eder ve festivale Glockner'in yerine gideriz.
in a sense 166
in a row 31
in any case 862
in another life 66
in a nutshell 86
in an hour 114
in a way 872
in and out 206
in a week 88
in any event 133
in a row 31
in any case 862
in another life 66
in a nutshell 86
in an hour 114
in a way 872
in and out 206
in a week 88
in any event 133
in a good way 122
in addition 208
in a few minutes 93
in advance 48
in africa 59
in a meeting 17
in an ideal world 29
in a minute 428
in a moment 128
in a second 81
in addition 208
in a few minutes 93
in advance 48
in africa 59
in a meeting 17
in an ideal world 29
in a minute 428
in a moment 128
in a second 81
in all likelihood 54
in all 68
in a month 82
in a year 54
in a 180
in any way 55
in a few hours 80
in america 213
in a word 105
in all honesty 63
in all 68
in a month 82
in a year 54
in a 180
in any way 55
in a few hours 80
in america 213
in a word 105
in all honesty 63