English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Interchangeable

Interchangeable translate Turkish

90 parallel translation
- There's only one class : interchangeable.
Hepsi aynıdır, hepsi birbirinin yerine geçebilir.
But I can't go on typing... about all those interchangeable women.
Ve oldukça da açık fikirli olduğumu düşünürüm. Ama birbiriyle değiştirilebilir o kadınlar hakkında yazı yazmaya devam edemeyeceğim.
Their spreading their legs doesn't make the terms interchangeable.
İkisi de bacağını açıyor ama aynı şey değil.
They're interchangeable, Mr. President.
Yerine göre değişir, başkanım.
In the time we live, humans have discovered that energy and matter are interchangeable.
Bizim yaşadığımız zamanda, insanlar... enerji ve maddenin yer değiştirebilir olduğunu keşfettiler.
They're not interchangeable.
Degis tokus edilecek seyler degil.
And here the colon and the semi-colon are not interchangeable.
Noktalı virgülle iki nokta, birbirinin yerine geçmez.
It made me feel very... interchangeable.
Beni oldukça değiştirilebilir biri gibi hissettirdi.
ER nurses are not interchangeable.
Acil Servis hemşireleri değiştirilemez.
Your parts are identical, interchangeable, right?
Parçalarınız benzer, birbirlerinin yerine kullanılabilir değil mi?
Can you reprogram the energy codes to make the modules interchangeable?
Enerji kodlarını yeniden programlayıp, enerji modüllerini de, birbirinin yerine kullanılabilir hale getirebilir misin?
Without it, in the brain of Ross women's names are interchangeable.
İlaç olmadan, Ross'un beyninde kadın isimleri yer değiştiriyor.
A few interchangeable options. Hi, hi.
Sonra işime dönüp G2'yi alt edebilirim.
Got to love a place where your bodyguard and car have interchangeable parts.
badigardının ve arabanın parçaları ona uyuyorsa orayı seveceksin orayı seveceksin.
It appears to be hand-held, automatic, with interchangeable magazines.
Tam otomatik birbirinin yerine geçebilir şarjör gibi gözüküyor.
Nowadays nothing is interchangeable and clear, but "likely to be clear", fuck!
Bugünlerde hiçbir şey tek anlamlı ve... net değil, ama "net gibi", kahretsin!
They're not interchangeable.
Onların yeri doldurulamaz.
Zephyr and his son are interchangeable in physical appearance, like the Io moth.
Zephyr ve oğlu fiziksel görünüş olarak değiştirilebilirdi aynen o güve gibi.
For this I'll provide a self-propelling vehicle with pulleys, double-braided rope and interchangeable baskets.
Bunun için size kasnaklı, çift ip şeritleri ve portatif sepetleri olan bir araç vereceğim.
We're all just soldiers to you. Interchangeable.
Senin için birbirinin yerine konabilecek askerlerdik.
They felt like shit about it, and they decided... that they wanted to be different and not interchangeable.
Berbat hissettiler, ve o andan itibaren farklı olmak ve karıştırılamaz olmak istediklerine karar verdiler.
It was believed their spirits were interchangeable, that human and beast were one.
Ruhlarının insan ve hayvan arasında yer değiştirebildiğine inanılıyordu.
You see, in my business, stand-ins are visually interchangeable.
Bu meslekte dublörlerin görüntüsü, asıllarınınkinden farksızdır.
- Not exactly interchangeable.
Birbirinin yerine kullanılabilir.
- How are they not interchangeable?
- Tam olarak değil. Nasıl değil?
Since I to a certain degree believe art and magic to be interchangeable, it'd only seemed natural that art should be the means by which I express magical ideas.
Sanatın ve büyünün bir ölçüde birbirinin yerine geçebildiğini düşünüyorum. Bu nedenle, büyü çerçevesinde fikirlerimi ifade etmek için seçtiğim aracın sanat olması doğaldır.
that particular weapon has interchangeable barrels in 17 different calibers.
bu silahın namlusu, 17 farklı kalibreye değiştirilebiliyor.
The innocent suffer, the guilty go free, and truth and fiction are pretty much interchangeable.
Masum olan acı çekti, suçlu serbest bırakıldı. Gerçekle kurmacaysa gayet yer değiştirebilir.
Not just one random interchangeable joke after another!
Art arda gelen yerleri değiştirilebilecek şakalar değil!
Most of the elements that comprise the structures of the cities are interchangeable, interlocking ;
Şehirlerin yapılarının ihtiva ettiği pek çok parça birbiri ile değiştirilebilir, birbirine kilitlenebilir.
Didn't Alex tell you that in numerology, numbers and letters are often interchangeable?
Alex numerolojide bunu söylemedi mi rakamlar ve harfler sık sık yer değiştirebilir.
The images of Mary and the images of Isis with Horus on her knee more interchangeable, and at some churches today in Europe, they have a grotto in the bottom basement of the church, where you will find a black Madonna.
Meryem ile, Horus'u kucağında tutan İsis'in dizleri üzerinde durduğu görüntüler birbirine çok benzerdir, Günümüzde Avrupa'daki bazı kiliselerde, kilisenin bodrum katında, içinde siyah bir Meryem heykelinin olduğu süslü bir yer altı odası bulunur.
I mean, Anne Frank, Rodney King, they're almost interchangeable.
Anne Frank, Rodney King. Bunlar birbirinin ikamesi sayılır.
We have five interchangeable plates here.
Değiştirilebilir beş tabağımız var.
Are your two sticky little children interchangeable?
Senin yapışkan çocukların birbiriyle değiştirilebilir mi?
The barrels are interchangeable.
Namlusu değiştirilebiliyor.
Hey, it's a pleasure to be here with you six interchangeable women.
Anlamadım? Ne demek istiyorsun?
They're basically the same thing and they're interchangeable.
Aslında temelde aynı şeylerdir ve Birbirleri ile değiştirilebilirler.
Well, I guess we're all interchangeable.
Sanırım hepimiz değiştirilebiliriz.
Cars are interchangeable.
Arabalar değiştirilebilir.
Are you familiar with the development that resulted from Honor Blanc's 1778 use of interchangeable parts?
1778'deki, Honoré Blanc'ın çalışmalarının sonucu olan değiştirilebilir parçaların kullanımını duydun mu?
One Messerschmitt M.E. 262, a'67 S. G. T. O, an Alfred E. Neuman with interchangeable arms...
Bir tane Messerschmitt M.E. 262, a'67 S. G. T. O, değişebilir kollu bir Alfred E. Neuman...
Love and sex don't have to be interchangeable.
Aşkın ve seksin birbirinin yerine geçmesi gerekmiyor.
- We're all functional, interchangeable?
Hepimiz işlevsel ve değiştirilebilir mi olacağız?
There interchangeable.
ters gönderim mi?
Interchangeable warheads.
Değiştirilebilir başlıklar.
People are so interchangeable now, but you share a butt with somebody, you got a real bond.
İnsanlar bugünlerde çok değişken ama biriyle sigaranı paylaştığında, aranda gerçek bir bağ oluşur.
Because you're only interested in seeing these children As interchangeable stereotypes, Nohuman beings.
Çünkü tek işiniz çocukları, tek takım klişeler olarak görmeniz ve insan yerine koymamanız.
The meathead with attitude and interchangeable hands is Gobber.
Bu elleri değişebilen ukalanın adı Geğirik.
Interchangeable.
Gördün mü?
Interchangeable, too.
Değiştirilebilir de.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]