English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Interiors

Interiors translate Turkish

82 parallel translation
They never seemed to realize that we could light the interiors of our houses with sunshine of our own... so there was no need to stick them up ever so high into the air.
Evlerimizin içini kendi günışığımızla aydınlatabileceğimizi asla idrak edemediler. O yüzden bizim evlerimizi öyle yüksek yapmamıza gerek olmadı.
I have a grant to study, uh... possible structures in stellar interiors... and the implications regarding their radiation characteristics.
Gök cisimlerinin olası iç yapıları... ve radyasyon karakteristiklerinin... etkilerini araştırmak için bir burs aldım.
Useful also for interiors with poor air circulation.
İç mekanlarda ve kötü hava şartlarında oldukça kullanışlı.
There was to be no more painting interiors, people reading and knitting but living people who breathe, feel, suffer and love.
Tablolar daha fazla içselleştirilmemeliydi, insanlar okumalı ve örgü örmeliydi ama gerçekte insanlar soluklanıyor, hissediyor, acı çekiyor ve âşık oluyorlardı.
I mean, all the beautifully furnished rooms, carefully designed interiors, everything so controlled.
Tüm bu güzel... döşenmiş odalar..... özenle dizayn edilmiş iç mekanlar.
Vast living balloons could stay buoyant by pumping heavy gases from their interiors or by keeping their insides warm.
Devasa boyutlardaki balonlar altlarından, ağır gazları püskürterek havada asılı kalabilir veya içlerinde tutabilirler.
After stars condense in the hidden interiors of interstellar clouds what happens to them?
Yildizlararasi bulutlarin görünmeyen kisimlarinda yogunlasan yildizlara daha sonra ne olur?
But the interiors of their houses celebrated by a generation of Dutch painters suggest restraint and discretion.
Hatta evlerinde dönemin Hollanda'lı ressamlarının sosyal içerikli tablolarına yer verdiler.
I'm redoing the interiors of the elevators... getting all this atrocious macho chic steel out of here.
Asansörlerin içini yeniliyorum. Bütün o berbat maço metalleri çıkarıyoruz.
I do interiors too.
Bina içi restorasyon da yapıyorum.
Maurice Arno did most of the interiors and he says it's his best work to date.
İç dekorasyonunu Maurice Arno yaptı ve yaptığı en iyi iş olduğunu söylemişti.
And now from Melrose Park, the land of razor-cut hair I.D. Bracelets and velour car interiors the comedy stylings of Frank Milo, ladies and gentlemen.
"Melrose Park'dan, kafası kazılı ve"... künyeli zencilerle, "kadife kaplı arabalılar cennetinden gelen"... "Frank Milo'dan komedyenlik sanatı". "Keyfini çıkarın".
Top of the line cars leather interiors Corinthian, if they got it.
En klas arabalarla... içleri deri kaplı... korint, mümkünse.
GOT TO GO BACK TO BARRYMORE, CHECK THE INTERIORS.
Ben iş yerine gidip içeriyi kontrol edeyim.
To know all those in's and out's. Those interiors.
Bütün giriş çıkışları ve içerileri.
Yes, Waltham Interiors.
Evet, Waltham İç Dekorasyon.
Hello, Waltham Interiors.
Merhaba, Waltham Malikanesi.
Hello, Waltham Interiors.
Alo, Waltham Malikanesi.
Hello, Waltham Interiors.
Merhaba, Waltham Alanı.
Waltham Interiors.
Merhaba, Waltham Alanı.
But that was during a construction accident while he was restoring interiors.
Ama o sadece bir iş kazasıydı Evin içini restore ediyordu.
I mean, she paints interiors, not outdoor stuff...
Yani, iç duvarları, dışarıdakileri değil...
[Clears Throat] So many rice crackers claim to be low-cal... but only Fujikawa rice crackers make your interiors go bananas.
Bir çok pirinç krakeri düşük-kalorili olduğunu iddia ediyor ama yalnızca Fujikawa pirinç krakerleri senin içini çıldırtır.
Solid mahogany, pan-finished with burwood accents the same wood used in luxury automobile interiors.
Som maun, meşe vurgularıyla yontulmuş... ... lüks arabaların içindeki tahtanın aynısı.
... where they do Stars In Their Eyes, erm, interiors of Coronation Street.
Coronation Street'te Stars in their eyes'ı çalıyorlar.
Wednesdays and Thursdays we did interiors.
Çarşambaları ve perşembeleri iç çekimleri yapıyorduk.
Let's not forget House Garden And World of Interiors
Beverly Leslie her karşılaşmamızda daha bir kadın oluyorsun.
Uh, in about five to ten
Ve World of Interiors'u.
I got me my leather interiors with that toilet paper trick.
O tuvalet kağıdı numarasıyla kendime deri iç çamaşır aldım.
00, 01 : 05 : 28 : 00, Although all the interiors were filmed on studio sets, 00, 01 : 05 : 31 : 00, Wilder stuck close to reality here,
İç kısım film setinde çekilmiş olsa da, Wilder burada gerçeğe olabildiğince sadık kaldı. İlhamını, giriş salonunun dramatik merdiveninden aldı ;
Look at all these interiors
Şu içerdekilere bak.
This view of the dining room was recently featured in Manhattan Interiors Magazine.
Yemek odasının bu görünümü... son zamanlarda Manhattan Interiors dergisinde gözükmeye başladı.
Unfortunately, our data on the spheres interiors is extremely limited.
Ne yazık ki, kürenin iç kısmıyla ilgili elimizdeki veriler oldukça sınırlı.
I suck men of their interiors.
Erkeklerin içlerini emiyorum.
I was passing by and I saw that it was an interiors shop...
Ben geçiyordum ve mağazanın içinde gördüm...
- I sell kitchen interiors.
- Mutfak dekorasyonu satıyorum.
He does the interiors for yachts.
Yatların içini döşüyor.
You want anything customized, any rims, or hydraulics... or interiors, anything, man.
Hepsi kuzeye doğru gidiyordu.
With interiors, you get what you pay for.
İç dekorasyona bakılırsa ödediğin paraya değer.
The word "interiors" makes me feel ill.
İç dekorasyon deyince tüylerim diken diken oluyor.
I'm sorry, but the last presentation, lowly interiors, was ten shots inside of a janitor's closet.
Pardon ama son sunumumda alt sınıf bir kapıcı evinin içinin 10 fotoğrafı vardı.
Actually I'm more interested in decor and with interiors arranging these decor in'space, including for the theatre.
aslında dekorasyonla ve iç düzenlemeyle ilgileniyorum. Özellikle tiyatrolarda.
we customize private planes from interiors to engines...
Özel uçakları iç mekandan motora kadar özelleştiriyoruz...
I can give you the interiors later.
İç kısımları, sana daha sonra göstereceğim.
Come on. I got a guy in L.A. Who's great with interiors.
Los Angeles'ta döseme konusunda çok iyi olan bir adam tani- -
Boy. I'm very "impassionate" about interiors myself.
İç dekorasyon konusunda çok tutkuluyumdur.
It warms up interiors.
Eve bir sıcaklık katıyor bence.
00, 00 : 25 : 36 : 00, The interiors are studio sets, 00, 00 : 25 : 39 : 00, typical Warner Bros. Art Deco,
Evin içindekiler, tipik bir Warner Bros. Art Deco'su tarzında... stüdyonun birer parçasıydı ; bazıları da dış mekanın.
00, 00 : 26 : 17 : 13, Once again, the interiors are unrelated to Wright's architecture.
Bir kez daha evin içindekiler, Wright'ın mimarisi ile ilgisiz bir biçimde kullanılıyordu.
00, 00 : 47 : 17 : 13, Lautner's interiors may be sometimes vulgar, 13, 00 : 47 : 20 : 00, or excessively ostentatious,
Lautner'ın iç mekanları bazen kaba... ya da aşırı derecede gösterişli olabilir ;
They also have A lot of icy material In the inside. These icy interiors Have led some
Bu donmuş iç kısım, bazılarının Uranüs ve

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]