It's yours now translate Turkish

Now it's yours.

Şimdi de senin.

If it wasrt for that blonde of yours, we'd be sitting in Kansas City right now, having a hamburger and a cup of coffee.

Eğer sarışının olmasaydı, şu anda Kansas da, hamburgerimizi yiyor ve kahvemizi içiyor olurduk.

It's mine now and yours.

Artık senin ve benim.

Now, really, Daphne, it's no concern of yours.

Aslında, Daphne, bu seni ilgilendirmez.

Now it's yours.

Artık senin.

Now you pick that up, and it's yours.

Al onu, senindir.

It's as much our mission as yours now.

Artık senin olduğu kadar bizim de görevimiz.

It's yours now.

Artık senin.

It's no longer necessary, for now it is rightfully yours.

Artık gerekli değil, şimdi senin hakkın.

You see, this place used to be ours, and now it's yours.

Bak, bu yer bir zamanlar bizimdi ve şimdi de sizin.

- No. This was Corbitt's, now it's yours.

Hayır, bu Corbitt'ındı.

It's been mine, and now it's yours.

Şimdi ise senin.

It's all yours now... the crown, the girl, the whole black business.

Hepsi senin... Taç, kız ve bütün bu kirli işler.

Now it's yours

Artık senindir

Now, just because he's a friend of yours, it...

Arkadaşlarınızdan biri olduğu için...

And it's yours now. Take all you want.

Atrık senin istediğin kadarını al.

- It's all yours now.

- Al, bu senin!

It's all yours now.

Artık hepsi senin.

Now I'll hold it steady, so that it really looks like it's yours.

Kımıldatmadan tut ki sanki senin bir parçanmış gibi görünsün.

It's all yours now.

Hepsi senin artık.

Now it's yours.

Chilia şu anda sende.

Now it's yours.

Şimdi de sıra sende.

So now it's out of your system, go home to that girl of yours and start some bloody living.

Artık bu sisteminden çıktığına göre, o kıza dön ve kahrolası bir yaşama başla. Tamam mı?

And it was gonna be Chris's, and now it's yours.

Ve Chris'in olacaktı, şimdi de senin.

Used to be Mr. Rockefeller's oil, but now it's yours.

Bay Rockefeller'in, ama şimdi sizin.

- Yeah, it's all yours now.

- Evet artık hepsi senin.

Now then, Mrs. Spalding... in spite of the fact that I have great doubts about... this misguided attempt of yours to hold on to this place... as a Christian and deacon of the church, it's my beholden duty to... reach out the hand of charity to a human being in need.

Sadede gelirsek Bayan Spalding bu yeri elinizde tutmakta diretmeniz konusunda büyük kuşkularım olmasına karşın iyi bir Hristiyan ve papaz yardımcısı olarak asli görevim muhtaç insanlara el uzatmak.

It's all yours now.

Hepsi sizin artık.

This medicine bowl was my mother's now it is yours.

Bu ilaç kâsesi annemindi artık senin.

I know it. Now, it's either his life or yours.

Ya onun hayatı ya da senin ki.

Take the car keys, it's yours now.

Al bakalım anahtarları, araba artık senin.

NO, IT'S YOURS FOR GOOD NOW.

Hayır. Bu kez sorun yok.

It's all yours now.

Şimdi tamamı sizin.

Yet I can close my eyes and see their faces clearly as I see yours now. What if it's not some huge conspiracy?

Gözlerimi kapsam yüzlerini, seni gördüğüm gibi net görebiliyorum.

It's yours now.

Artık senindir.

It's yours now.

Onu, sana sattım.

Now I'm not saying that you must lose yours, but uh... just ponder it a bit, that's all.

Bekaretini kaybetmelisin demek istemiyorum. Ama bunu bir düşün sadece.

"It was mine, and now it's yours."

Benimdi. " " Şimdi de senin. "

And now it's yours.

Şimdi de senin.

This was intended for Nora, but it's yours now.

Bu Nora içindi, ama artık senin.

I guess if you're listening to this, it's all yours now.

Eğer bunu dinliyorsan, hepsi şimdi senin.

And it was gonna be Chris', and now it's yours.

Ve Chris'in olacaktı, şimdi de senin.

Now it is yours.

Artık sizin sırrınız.

I paid good money for that wreckage and... and now it's yours.

Bu enkaz için çok para ödedim ve... Sizin olsun.

Now it's time to find a path that is truly yours.

Şimdi gerçekten sana ait olan yolu bulma zamanı.

And now, it's yours, son.

Ve şimdi o senin, evlat. - Bir sopa mı?

Funny, with a face like yours, I'd have thought you'd be used to it by now.

Garip. Bu suratla hakaretlere çoktan alışmış olman lazımdı.

It's our money now, not yours, copper.

Bizim paramız artık o, senin değil, aynasız.

It's yours now at $ 135,000 Bidder's here at the back.

Teşekkür ederim, teşekkür ederim.

Now it is time for you to keep yours.

Sıra sizde.

Now, I'm not saying it's yours I just wanna know if I should change parking lots.

Şimdi, onun size ait olduğunu söylemiyorum sadece park yerimi değiştirmelimiyim diye sordum.