Just be careful translate Turkish
1,460 parallel translation
Just be careful of sharks.
Sadece köpek balıklarına dikkat et.
- Yeah, just be careful.
- Dikkatli ol, tamam?
Just be careful.
Sadece dikkatli ol.
Just be careful from now on.
Şimdiden sonra dikkatli ol.
Cody, just be careful of those big waves.
Cody, o büyük dalgalara dikkat et.
Whoa, whoa, whoa, I'd just be careful on the stairs here.
Hey, hey hey... Buradaki merdivenlerde dikkatli et.
- Could you just be careful?
- Dikkatli olabilir misiniz?
– Son, just be careful. Goodbye.
- Kendine dikkat et, evlat.
Just be careful, yeah?
Sadece dikkatli ol, tamam?
So... I want you to just be careful with this.
Bununla çok dikkatli olmanızı istiyorum.
Just be careful on you way home.
Eve donus yolunda dikkatli olun.
Soph, just be careful, okay?
Soph, dikkatli ol oldu mu?
Just be careful, don't fall for this guy.
Dikkatli ol, sakın ona âşık olma.
- I think so, here, just be careful.
- Olur herhâlde ; dikkat et.
Just be careful, alright?
- Sadece dikkatli ol, tamam mı?
Just be careful, if you go rollerblading.
Ama paten kaymaya gidersen dikkat et.
- Just be careful.
- Ama dikkatli ol.
Just be careful, because it's a meaningful sweater to me.
Dikkatli ol. Bu hırkanın benim için önemi büyük.
Just be careful of him.
Ve dikkat et ona.
- Just be careful, will you?
- Sadece dikkatli ol, tamam mı?
Now, just be careful'cause the blood is dried.
Sadece dikkatli ol çünkü kan kuru.
I can't tell you what to do, but just be careful, okay?
Sana ne yapacağını söylemem ama dikkatli ol.
- Just be careful. She has ways.
Sadece dikkatli ol.Kendine özgü yolları vardır.
I'll be right there. - Okay, mom. Just be careful of this bag here,'cause it's leaking a little bit.
Şu torbaya dikkat et çünkü alttan akıtıyor.
If people find out you've been to see uncle they'll think you're plotting with him. Just be careful dum-dum.
Eğer insanlar amcanı gördüğünü öğrenirse onunla bir entrika çevirdiğini düşünürler.
I was with him in Iraq, and he's done some - Just be careful is all I'm saying.
onunla ırak ta birlikteydim, orada da aynı şeyi yaptı - sadece dikkatli olun
- Just be careful.
- Dikkatli ol.
Look, if you're gonna have some sort of rap name, just be careful you don't do a drive-by.
Bak, sahne adı kullanacaksan silahlı saldırıya karışma.
I should be careful, not totally different from Earth, just Earth on steroids.
Sözlerimi iyi seçmeliyim. Tamamen farklı değil. Dünya'nın hormonlu hâli diyelim.
I just think you should be careful.
Sadece, dikkatli olman gerektiğini düşünüyorum.
But just you be careful, though.
- Ama yine de dikkatli olun!
I just got to be more careful, I guess.
Sanırım biraz daha dikkatli olmalıyım.
I'm sure it's just heatstroke, but we're gonna do an MRI to be extra careful.
Sadece sıcak çarpması olduğuna eminim. Ama dikkatli olmak adına MR çektireceğiz.
I'm just saying, be careful :
Ben sadece dikkatli ol diyorum :
- Look, I'm just telling you to be careful.
Bak, sana dikkat et, diyorum.
But be careful,'cause he's just learning.
Ama dikkat edin, daha yeni öğreniyor.
And, um, if you ever... are going to... do anything, just please be careful.
Ve, şey, Şayet bir şey... yapacak olursan... istediğini yap, sadece dikkatli ol.
It's just I was told you can never be too careful in New York City.
New York'ta asla çok dikkatli olamazsın denmişti bana.
I know I flew off the handle earlier, you just can never be too careful, y'know?
Daha önceden hiçbir zaman dikkatli olamazsın ile seni ürkütmüştüm, değil mi?
'I just had to be careful to not get too near to them.
Onlara fazla yaklaşmamalıydım.
You just - You can never be too careful.
Sadece... dikkatli olamıyorsun.
Accidents happen, so just be more careful next time.
Kaza geliyorum demez, gelecek sefer daha dikkatli ol.
I just... Be careful, okay?
ben sadece... dikkatli ol olur mu?
Oh, if you guys wanna check the other floors, just keep going around this way... but be careful on P3, there's a brocken water main, okay.
Diğer katları da kontrol etmek isterseniz şöyle gidin. P3 te dikkatli olun. Kırık bir su borusu var.
I just... I think maybe you should be a little careful.
Bence biraz dikkatli olmalısın.
Look, I'm just telling you to be careful otherwise you will find yourself back selling lady shoes in Beverly Hills.
Bak, sana dikkat et, diyorum. Yoksa, kendini Beverly Hills'te ayakkabı satarken bulursun.
Can't we just keep using condoms and be extra careful?
Sadece kondomla idare edemez miyiz, yeterince güvenli?
Or we could just resolve to be more careful with our open flames.
Veya sadece daha dikkatli olup yangın çıkarmayabiliriz.
It's just, we gotta be careful, dude.
Sadece, dikkatli olmamız gerek, ahbap.
Okay, but just promise you'll be careful.
Tamam, ama dikkatli olacağına söz ver.
Just please, be extra careful, okay?
Ama lütfen çok dükkatli ol, olur mu?
just be cool 104
just be yourself 145
just bear with me 31
just be honest with me 16
just be nice 17
just be patient 84
just be quiet 102
just beautiful 39
just before 43
just because 150
just be yourself 145
just bear with me 31
just be honest with me 16
just be nice 17
just be patient 84
just be quiet 102
just beautiful 39
just before 43
just because 150