Lucky day translate Turkish
1,534 parallel translation
It's your lucky day.
Şanslı gününüz.
Well, then, it's your lucky day.
- O zaman şanslı günündesin.
Yay. This is your lucky day.
Yang, şanslı günündesin.
But today, is you lucky day.
Ama bugün şanslı günün.
But today's your lucky day.
Ama bugün şanslı günün.
By any accounts, not what one would call a lucky day.
Şimdiye kadar hiçbirşey bunun şanslı günüm olduğunu göstermiyordu.
This wine is saying, "Bobby, tomorrow is your lucky day."
Bu şarap diyor ki, "Bobby, yarın senin şanslı günün olacak."
It's your lucky day.
Şanslı günün.
This is your lucky day.
Bugün şanslı gününüz.
Well this is... my lucky day.
Bugün şanslı günümdeyim.
This is definitely my lucky day!
Kesinlikle şanslı günümdeyim.
Boy, is this your lucky day.
Oğlum, bugün senin şanslı günün
Well, gentlemen, this is your lucky day because i'm here to help.
Beyler bu sizin şanslı gününüz çünkü yardım etmek için buradayım.
Okay, well, today's your lucky day.
Tamam, peki, bugün sizin şanslı gününüz.
Well, this is my lucky day.
Bu, benim şanslı günüm olmalı.
yeah, well, I guess today's my lucky day because he said that smallville is going to be history in exactly
Evet, sanırım bugün şanslı günümmüş, çünkü dediğine göre Smallville tarih olacakmış yaklaşık
This is your lucky day.
Şanslı gününmüş.
Well... your lucky day.
Şanslı günündesin.
Looks like this is our lucky day.
Galiba bugün şanslı günümüz.
Oh it's me lucky day. - No it's mine!
- Yakaladım, şanslı günümdeyim.
Today is your Lucky day.
Bugün şanslı gününüz.
Alright, my last offer, 15. Because it's your lucky day.
Tamam 1 5 ama daha fazlası olmaz
This is your lucky day!
Bugün şanslı günün!
Jack, today is your lucky day.
Jack, bugün şanslı günün.
- Today's your lucky day, buddy.
- Bugün senin şanslı günün dostum.
I mean, today is your lucky day. Today is the luckiest day that you have ever had.
Evet, bugün şanslı günün bugün senin yaşadığın en şanslı günlerden olacak!
Hafficer, this is your lucky day.
Memur bey, bugün şanslı gününüz.
This might be your lucky day.
Bugün senin şanslı günün olabilir.
It must be your lucky day.
Bu şanslı günün olabilir.
Norbert, it's your lucky day.
Norbert, bugün senin şanslı günün.
It's your lucky day.
Bu senin şanslı günün.
Looks like today might be your lucky day.
Bugün şanslı gündesin gibisin.
Baby, it's your lucky day...'cause I'm going to take you out tonight,
Bebeğim, şanslı günündesin. Bu akşam dışarı çıkıyoruz.
Who knows? This could be your lucky day!
Kim bilir talih kuşu belki bu kez başınıza konar.
Well, I think today's your lucky day.
Bence bugün şanslı günün.
Not your lucky day.
Şanslı gününde değilsin.
Get to the part where it's my lucky day.
İşimin başına dönmem gerekiyor.
- And you said this was my lucky day.
- Sen de bugünün şanslı günün olduğunu.
Can be your lucky day.
Bugün şanslı günün mü?
Your $ 30,000 and my lucky day.
Senin otuz bin doların... ve benim şanslı günüm.
You will be lucky to last the day.
Günün sonunu getirebilirsen şanslısın.
I'm going to make a lucky woman really happy one day?
Yoksa burası, "bir gün şanslı bir kızı çok mutlu edeceksin" diyeceğin an mı?
You'll be lucky if it's a day.
Bir günde biterse şanslısın.
A day or two, if he's lucky. Thank you.
- Bir ya da iki gün, eğer şanslıysa tabii.
This must be my lucky day.
Bugün benim şanslı günüm olmalı.
The Aboriginal community at Oenpelli still perform storytelling ceremonies to this day, Just like David Attenborough 50 years before me, I would be lucky enough to experience one,
0enpelli'deki Aborjin halkı bugün bile hikaye anlatmaya devam ediyor, 50 yıl önceki David Attenborough gibi, ben de bir ritüele şahit olabildim,
Until one day, it's grown so confident that it flaps its red wings and flies straight upwards into the sky and those lucky enough to catch it in flight think they have caught a glimpse of a firebird.
Ta ki, kendine güveninin artıp... kırmızı kanatlarını çırparak doğru gökyüzüne uçtuğu güne kadar. Onu uçarken görebilen şanslı insanlar... al tangara gördüklerini sanırlar.
You're gonna make some lucky girl very happy one day.
Bir gün gelecek ve kızın birini çok mutlu edeceksin.
You know, one day some lucky guy's gonna marry you.
Ayrıca, bir gün şanslı bir delikanlı seninle evlenecek.
Lucky you got off with a three-day suspension.
Üç günlük uzaklaştırmayla kurtulduğun için şanslısın.
Shit I got here, day ortwo if we're lucky.
Ama şanslıysak, bu birkaç günde halleder.
days 2668
daybreak 32
daylight 32
daya 50
dayana 20
days left 44
dayna 86
days ago 298
days remain 20
day off 18
daybreak 32
daylight 32
daya 50
dayana 20
days left 44
dayna 86
days ago 298
days remain 20
day off 18
days a year 35
days now 26
day two 29
days later 66
days a week 26
day out 85
day before yesterday 18
days and 46
day in and day out 25
day in 57
days now 26
day two 29
days later 66
days a week 26
day out 85
day before yesterday 18
days and 46
day in and day out 25
day in 57
day one 66
day by day 66
day basis 16
day suspension 16
day weekend 17
day after tomorrow 77
day and night 151
day three 20
day or night 97
day after day 123
day by day 66
day basis 16
day suspension 16
day weekend 17
day after tomorrow 77
day and night 151
day three 20
day or night 97
day after day 123