Maybe you can help translate Turkish
1,292 parallel translation
Maybe you can help me out here, Agent Scully.
Bana yardım eder misin Ajan Scully?
Maybe you can help me with something.
BeIki bir konuda bana yardım edebiIirsin.
Maybe you can help me out, you know.
Belki yardım edebilirsin, bilirsin işte.
Maybe you can help us out?
Belki sen bize yardım edebilirsin.
Maybe you can help, too.
Belki sen de yardım edebilirsin.
- Maybe you can help me.
- Öncelikle, acaba söyleyebilir misiniz evde kaç kişi var? Belki siz bana yardım edebilirsiniz.
Then maybe you can help me with something.
Öyleyse sen de bana bir konuda yardımcı olabilirsin.
OH WELL, MAYBE YOU CAN HELP THEM WITH THAT.
Belki de bu hususta sen yardımcı olabilirsin. Betty, hadi ama...
Then maybe you can help me.
Belki siz yardımcı olabilirsiniz.
There is something maybe you can help me with.
Belki sen bana bir konuda yardım edebilirsin.
Dad, maybe you can help him out.
Baba, belki ona yardımcı olabilirsin.
Yeah, maybe you can help me, friend.
Evet, belki bana yardımcı olabilirsin, dostum.
Maybe you can help me decipher some of this code... coming through the BBC tonight, yeah?
Belki bu gece BBC'nin şifresini çözmemde... bana yardım edebilirsiniz?
Dad, maybe you can help him out.
Baba belki sen ona yardımcı olabilirsin.
Maybe you can help me out?
Belki bana yardım edebilirsin?
On second thought, Gil, maybe you can help us.
Belki bize yardım edebilirsin.
Maybe you can help me.
Belki de sen yardımcı olabilirsin bana.
We can't do anything to stop the muslims, maybe you can help.
Müslümanları durdurmak için hiçbirşey yapamıyoruz. Belki siz yardım edersiniz.
Just meet us halfway, maybe we can help you out. Whatever.
İşbirliği yaparsan, belki sana yardım edebiliriz.
Look, Reese, maybe I can help you.
Bak Reese, belki yardım edebilirim.
Maybe there's something I can help you with, Cassie.
Belki de ben de sana yardımcı olabilirim Cassie.
Maybe we can help you.
Ne oldu? - Belki biz de yardım edebiliriz.
Because it's bleeding. And maybe.... Maybe I can help you.
Çünkü yaran kanıyor ve belki, belki yardım edebilirim.
I thought maybe I could help, but... looks like you got all you can handle.
Belki yardım edebilirim diye düşündüm ama görünüşe göre her şey kontrol altında.
I know he's a lot older than you are and you two are having some problems but... anyway, maybe I can help.
Senden yaşça çok büyük olduğunu ve sorunlarınız olduğunu biliyorum ama belki yardım edebilirim.
Maybe this is where you can help us, guys. Yeah.
Belki burası bize yardım edebileceğiniz yerdir çocuklar.
Let me know who wants to hire you. Maybe I can help.
Seni kimin tutmak istediğini öğrenirsem yardım edebilirim.
Maybe I can help you with Barry the Bookie.
Bende belki Biletçi Bookie için sana yardim edebilirim.
Maybe I can help you rediscover that purpose.
Belki bu amacı tekrar bulmanda yardımcı olabilirim.
Um, Snuffy here's needing some employment just now, so you think maybe we can convince Normal to help a brother out?
Snuffy buraya iş bulmak için geldi, ona bir iş ayarlayabilir miyiz ne dersiniz? Normal ona bir iş verir mi?
Adam is the school's counselor, and we thought we'd like to have this little talk today to see if maybe we can help you people.
Adam, okulun danışmanıdır. Ve bugün size yardım edebilmek için burada.
- Maybe they can help inspire you more.
Bunlar sana biraz daha ilham verebilir.
Maybe I can help you.
- Belki yardımcı olabilirim.
I'll talk to our A.D.A., Alex Cabot. Maybe she can help you.
Personel Dairesi Başkanı Alex Cabot'ın yardımı olabilir.
MAYBE I CAN HELP. YOU KNOW, I USED TO LIVE IN NEW ORLEANS.
New Orleans'ta yaşamıştım bir süre.
Maybe he can help you.
Belki o sana yardım edebilir.
And then afterwards maybe Oma can help you forget again.
Ve daha sonra belki Oma senin tekrar unutmana yardım edebilir.
Maybe we can find some way to help you.
Belki sana yardım edebilecek bir yöntem buluruz.
Maybe you can give him a little help, ok?
Belki siz ona biraz yardım edebilirsiniz, değil mi?
Meanwhile, I'm gonna put your name on a list of entertainers and maybe we can help find you some work.
Bu arada en de adını eğlence sektörü listesine koyacağım. Belki iş bulmana yardımcı olabiliriz.
Well, maybe you can help me.
- Belki sen bana yardım edebilirsin.
You see, I figure if we help Cosimo get out, maybe we can get in on some of the action.
Düşündüm ki eğer Cosimo'ya çıkması konusunda yardım edersek belki biz de bu işten bir pay koparabiliriz.
- In fact, she did. - Maybe this can help you.
- Belki bu yardımcı olur.
Maybe I can help you.
Belki sana yardımcı olabilirim.
Maybe she can help you.
Belki o sana yardımcı olabilir.
you know, maybe i can help you through the...?
Biliyorsun, ben belki sana yardım edebilirim...?
Maybe your truest friend can help you out of this one,
Belki en içten arkadaşın sana bu konuda yardımcı olabilir.
Maybe I can help you.
Belki yardım edebilirim.
- Maybe Mr. Mazin can help you with that.
- Belki Bay Mazin yardımcı olabilir.
Tell'em what you've told me. Maybe they can help you out of your situation.
Bana anlattıklarını anlat, belki yardımcı olurlar.
Maybe I can help you out.
Belki ben yardımcı olabilirim.
maybe you can help me 46
maybe you should be 18
maybe you are 55
maybe you 78
maybe you should 207
maybe you can't 19
maybe you're right 670
maybe you can 86
maybe you don't 49
maybe you shouldn't 29
maybe you should be 18
maybe you are 55
maybe you 78
maybe you should 207
maybe you can't 19
maybe you're right 670
maybe you can 86
maybe you don't 49
maybe you shouldn't 29