English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / My watch

My watch translate Turkish

5,710 parallel translation
Not on my watch!
Benim nöbetimde olmaz.
Getting killed... On my watch.
Benim gözetimindeyken öldürüldün.
- Look at my watch.
- Saatime bakın.
I'd just looked at my watch, so I remember it was just after 10 : 30.
Sadece saatime baktım ve hatırladığıma göre 10 : 30'dan sonraydı.
That's my watch, but...
Bu benim saatim, ama...
You robbed a vault under my watch.
Benim gözetimimdeki kasayı soydun sen.
Neal, you robbed a vault under my watch.
Neal, benim gözetimimdeki kasayı soydun sen.
My watch gives me a rash.
Saatim iz yapmış.
Ever since I gave Glenn my watch, it's always right now to me.
Glenn'e saatimi verdiğimden beri yelkovanla akrep şimdiyi gösteriyor.
We left, by my watch, at 7 : 58 Saigon time.
Benim saatime göre, Saigon saatiyle 7 : 58'de gittik.
Not a single death row escapee in 80 years, and I'll be damned if it's happening on my watch.
Hiçbir idam mahkumu 80 yıldır oradan kaçamamıştır. Onu zamanında bulmazsam istifamı basarım.
And isn't my watch new?
ve bu benim yeni saatim değil mi?
And by my watch, it is about time to sign these documents and make it official.
Ve saatime göre evrakları imzalayarak, işi resmileştirmenin zamanı geldi.
No one else will die on my watch.
Benim gözetimimde kimse ölmeyecek.
My choice... take the blow from his body with my own or watch him fall thousands of feet off the face of Everest.
Heryerde zor. Teşekkür ederim Rodney.
This is where I used to hide and watch my parents'parties.
Burayı ailemin yaptığı partileri izlemek ve gizlenmek için kullanırdım.
I will watch over your son and guard him with all my strength and heart.
Oglunuza göz kulak olacagim ve gücüm ve sagligim el verdikçe onu koruyacagim.
I'm not going to stand here and watch my father die!
Burada durup babamın ölmeini izlemeyeceğim.
My kids are not going to watch their dad have his head cut off and watch it on TV.
Çocuklarım televizyonda babalarının başının kesildiğini izlemeyecekler.
The watch that my mother gave me before she died.
O saati annem ölmeden önce bana vermişti.
You can watch "a" program the cappuccino machine to melt my face off.
Kapuçino makinesiyle yüzümü eriten A'yı izlersin.
Using my telescope to watch my neighbor sleep.
Komşumu yatarken izlemek için teleskopumu kullanıyor.
Now I can watch my premium HBO!
Şimdi premium HBO'mu seyredebilirim!
I remember my coaches watch him playing and just talk about picking him up the next year when he came in.
Koçlarımın onun oyununu izleyişini ve geldiğinden sonraki sene onu seçmek hakkında konuştuklarını hatırlarım.
If you think I'm just going to stand by and watch as you use my father's death to justify murder, then you don't know me at all.
Babamın ölümünü kullanarak, cinayetlerinizi haklı göstermenize seyirci kalacağımı sanıyorsan, beni hiç tanımamışsın demektir.
Dad, I just want to watch my movie.
Baba, ben sadece filmimi izlemek istiyorum.
Watch your back. My son had a gentle soul... like his mother.
Oğlum nazik bir ruhu vardı... annesini Lige.
You're in my house, you watch your mouth.
Benim evimdesin, ağzından çıkanlara dikkat et.
Nadia, he would love nothing more than to watch my daughter die.
Nadia, o kızımın ölümünü izlemekten büyük zevk duyar.
I was going to say... that it's been my privilege to watch you grow into the beautiful woman you've become.
Şu an olduğun güzel kadına dönüşüne tanıklık etmek benim için şerefti diyecektim.
Watch straight ahead off my flashlight, dude.
- Takibe devam et dostum, el fenerim söndü. - İşte orada.
You know, for you to watch my back.
Beni gözetleme planı.
Hey, Noise Pollution One and Two, I'm trying to watch my program here.
Hey, Gürültü Kirliliği Bir ve İki, burada programımı izlemeye çalışıyorum.
Be with my family... watch my grandmother fade away.
Ailemle beraber otururum... Ninemin bu dünyadan göçüşünü izlerim.
- Just don't ask to see my pocket watch.
Cep saatimin nereye kaybolduğunu sormayın yeter.
Watch my nachos.
Nacholarıma göz kulak olun.
Just watch my back.
Arkamı kolla.
I watch that Camomile White every time she's on one of my programs.
Programlarıma her çıktığında Camomile White'ı izlerim.
I ask you to watch my father, see what he's up to, and instead of putting one of your unknown number of agents on it, you assign Quinn Perkins?
Ne yapmaya çalı... Senden babamı izlemeni istiyorum, ne üzerinde olduğunu araştır, ve bunu sayısı bilinmeyen o bir sürü ajanlarından biri yapabilirken, Quinn Perkins'i sen mi görevlendirdin?
Well, you'll get to watch this one from the comfort of my parents'hot tub.
Bu seferkini ailemin jakuzisinin konforuyla izleyeceksin.
Party at my house while my parents are out of town to watch the meteor shower.
Ailem şehir dışındayken, meteor yağmurunu izlemek için evde parti veriyorum.
Um, maybe we should go back to my place and watch it.
Belki de bana gidip izleyebiliriz.
Well, as much as I would like to watch her put her son to sleep, I gotta be home before my kids wake up.
Kadının, çocuğunu uyutmasını izlemeyi istesem de benimkiler uyandığında evde olmalıyım.
I can give you two of my best men to watch your backs.
En iyi iki adamımı yanına verebilirim.
Five years old or something likethat, Ithink itwas the firsttime my dad came out and made us watch as we did rabbits.
Beş yaşında ya da böyle bir şey, Sanırım öyleydi Babam çıktı ilk kez ve bize izletti Biz tavşan yaptığımız gibi.
As much as I'd like to stay and watch my ex stick his tongue down my newly-found cousin's throat, I have to get to work.
Ne kadar burada kalıp eski sevgilimin dilini, yeni bulduğum kuzenimin boğazına sokmasını izlemek istesem de, işe gitmeliyim.
After we watch the sex tape we can watch my workout video,
Seks kasetini izledikten sonra egzersiz kasetimi de izleyebiliriz.
I'm not gonna stand here and watch my father and my ex-husband behave like two schoolyard bullies.
Babamla eski kocamın liseli serseriler gibi davranmasını izleyemeyeceğim.
I'll watch my hair.
- Evet, biliyorum. Saçıma dikkat ederim.
I just wanna get home and watch my shows.
- Sadece eve gitmek ve dizimi izlemek istiyorum.
Brad, watch my register.
Brad, yerime göz kulak ol.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]