English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Night and day

Night and day translate Turkish

3,575 parallel translation
Who vows to fight like a man For what's right, night and day?
Doğruluk yolunda savaşmaya yeminli Gündüz ve geceleri.
And there's a Spanish fountain, and it's wrapped in this tile, and it sings night and day.
Yanında bir İspanyol çeşmesi var ve bir şarkı söylüyor, gece ve gündüz durmadan.
♪ Went hungry night and day ♪
# Aç susuz yollarda izlerde #
Now she was all he could think of night and day.
Şimdi tek düşünebildiği o.
She looks after me night and day. She doesn't eat or sleep.
Bir şey yiyip içmeden gece gündüz benimle ilgileniyor, Doktor.
"You're in a play?" I would... walk around the house for two months singing and sang my lines night and day until I learned them.
Her gün evin çevresinde durmadan koşar... şarkı söyler, yaramazlık yapar, onları üzerdim.
He's parked in front of the TV night and day.
Gece gündüz televizyonun başında.
Laying on that couch night and day.
Gece gündüz o kanepede oturuyor.
I work night and day so they get education.
Onların eğitimi için gece-gündüz çalıştım.
Locking himself up night and day chewing on his own mistakes.
Bütün gün kendini odaya kilitliyor. Yaptığı hataları düşünüyor.
She slept during the day and worked in a nightclub at night
Gün boyunca uyuyor Ve geceleri bir kulüpte çalışıyordu
You forgot the PIN to your door and even cooked for me one night. I feel just as I did that day.
Eve giriş şifreni unuttuğun ve bana yemek pişirdiğin zaman o zaman da bunu hissetmiştim.
- We are working on it day and night.
- Gece gündüz çalışıyoruz.
They are working day and night to build two hundred new galleys.
Gece gündüz 200 adet yeni kadırgayı inşa etmek için çalışıyorlar.
In the heat and the cold, day and night.
Sıcakta, soğukta, gece, gündüz
Moving during the day and feeding at night.
Gündüz ilerleyip gece besleniyorlar.
I know my audition is tomorrow, but I practiced all day. And you said I should relax the night before... and there's this party tonight.
Seçmeler yarın, ve tüm gün çalıştım,... sen de bir gece önceden Rahat olmamı söylemiştin bu akşam da bir parti var.
He slept basically about four hours a day. And he was always writing a song. You know, you'd be up all night writing, and then he'd go...
Öğlen dörtte uyuyordu ve geceleri şarkı besteliyordu.
Rakes was coming at us day and night.
Rakes sürekli peşimizdeydi.
All day and all of the night.
Tüm gece ve tüm sabah.
What if we set up shop down in Amos, cover the Wallace Sampson story during the day, and write obits at night?
Amos'ta bir dükkân açıp gün boyunca Wallace Sampson'ın hikâyesini anlatsak ve geceleyin de ölüm ilanı versek nasıl olur?
Since I don't know when she died, day or night, and since I've already made it clear that I didn't hear anything out of the ordinary coming from her apartment, then I'd venture to guess that we are entering into an area of... redundancy?
Gece mi gündüz mü öldüğünü bilmediğimden beri ve dairesinden olağandışı ses duymadığımdan emin olduğuma göre bence biz biraz şey olayına giriyoruz laf kalabalığı olabilir mi?
Shanghai runs day and night, all the major exchanges, seven days a week.
Shangai gece gündüz işler, bütün büyük borsalar, haftada yedi gün.
You must have it here for you day and night. See how you let it.
Ama bunu yanından ayırma
I've been here 72 hours, you let me sleep just 4, no food, questioning me day and night, with what right?
72 saattir buradayım ve sadece 4 saat uyumama izin verdiniz. Yiyecek vermiyorsunuz, gece gündüz beni sorguluyorsunuz. Hangi hakla?
Three years I've been working on this. Day and night.
Üç yil boyunca gece ve gündüz bunun üstünde çalistim.
By day, he puts a Kalashnikov in his hands, and, at night, bells on his feet.
Gündüzleri eline kalaşnikof verir,... akşamları da ayağına çan takarmış.
And God called the light Day, and... the darkness he called Night.
Tanrı ışığa "gün" dedi... Karanlığa ise "gece"...
Day and night.
Gece gündüz onu düşünüyorum.
The kingdom was a happy place, where people danced and sang day and night.
Krallık, öyle güzel bir yermiş ki kimsenin şarkı söyleyip dans etmekten başka..
Apparently, no one had a job back then. Just singing and dancing all day and all night.
... bir işi yokmuş üstelik, tüm gün, tüm gece...
that the souls of our six million martyrs, whom you desecrated, will swarm about you day and night.
Saygısızlık ettiğin altı milyon şehidimizin ruhu gece gündüz başına üşüşecek.
Hopefully you're gonna be with me day and night as I am with you and we can celebrate.
Umutla sizinle birlikte olduğum sürece gece ve gündüz benimle birlikte olacaksınız ve kutlayacağız.
The day brought Abhishek into world and... the same night, Abbas was born.
O gun Abhishek gunduz dunyaya geldi... ve ayni gece Abbas.
It became disagreeably warm, and the wind hissed day and night around the lodge.
Sıkıcı derecede sıcak oldu ve rüzgâr gece gündüz evin etrafında uğuldadı.
I'll be there. day and night. watching.
Gece gündüz seni izliyor olacağım.
And the next day I read in the newspapers that that night she didn't just break south Africa's seventh richest man's heart but also his safe.
Ve ertesi gün gazetesini okuduğumda.. O gece O Güney Afrika'nın yedinci en zengin adamının sadece kalbini değil, aynı zamanda onun güvenini de çaldı.
I've always had shitty luck... I'm only getting started for the night and you call it a day!
Ah kör talihim... Daha geceye yeni başladım, sense bugünlük yeter diyorsun.
How restless I am day and night lt's been a while since I shut my eyes lt's been a while since I shut my eyes
# Ne gece ne de gündüz rahatım yerinde # # Gözlerimi kapamayalı hayli oldu # # Gözlerimi kapamayalı hayli oldu #
Now a day's engineers, taxi drivers and night.
Gündüzleri teknisyenlik geceleri de taksi şoförlüğü yapıyorum.
I'm sure he heard me all day and all night long.
Gece ve gündüz buradan ayrılmadığımı doğrulayabilirler.
"Tony, a traveling magician by day " and an opera singer by night,
"Tony, gündüzleri gezgin bir sihirbaz ve geceleri bir opera şarkıcısıymış."
Day and night.
Gece ve gündüz.
Oh, all in a day... And a night's work.
Hepsi bir gün ve bir gece de bitti.
♪ AND THE DAY TURNS TO NIGHT ♪ ♪ AND HOPE IS ABANDONED ♪ AND DEMONS
♪ VE GÜN / ♪ VE UMUT terk edilir ♪ VE ŞEYTANLAR
♪ AND DAY TURNS TO NIGHT
♪ VE gün geceye döner
You know what I do day and night to give you a future?
Geleceğin için gece ve gündüz nasıl çalıştığımı biliyor musun?
# Every day and every single night
# Every day and every single night
And after spending all day and night training to be the ultimate Spider-Man, there's no way it's any good.
Ve onca gece ve gündüz en üst düzey örümcek adam olmak için çabalamak ama bir yararını görememek.
I studied all day and worked all night.
Gece gündüz ders çalıştım.
On the second day, stay there the night, and the third day... Show up in LA, nice and well rested.
İkinci gün yani, geceyi orada geçirip üçüncü gün de dinlenmiş olarak Los Angeles'a varırsın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]