English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Nobody'll

Nobody'll translate Turkish

819 parallel translation
- Nobody'll make me shut up!
- Hiç kimse beni susturamaz!
Listen, handsome, open up, or you'll tell nobody nothing no more.
Kapıyı aç, yoksa bir daha kimseye bir şey söyleyemezsin.
While I'm doing that... you'll be where nobody knows where to find you except me.
Ben o işi hallederken sizi benden başka kimsenin bulamayacağı bir yere gideceksiniz.
So I'll die, I'll die They'll bury me and nobody'll know grave of me and nobody'll know the grave of me
Yani ölecek, ölecek onlar beni gömecek Ve mezarımı hiç kimse, bilmeyecek. Ve mezarımı hiç kimse, bilmeyecek.
She ain't been home all day and neither has the kid... and nobody knows when she'll be back.
Bütün gün evde yoktu, çocuk da öyle ne zaman döneceğini de kimse bilmiyor.
Then we'll go somewhere where nobody knows us.
Sonra bizi kimsenin tanımadığı bir yere gideceğiz.
We'll have a good night's sleep, go down in the morning, tell them about the shipwreck, and nobody will be any the wiser.
İyi bir uyku uyur, sabah aşağı inip, onlara gemi enkazı.. .. hakkında bilgi veririz ; ve kimse durumun farkında bile olmayacak.
Nobody'll believe me.
Kimse bana inanmayacak.
I'll do as you say, Mr. Carton but remember now, we can't trust nobody.
Söylediğiniz gibi yapacağım Bay Carton ama şimdiden söyleyeyim, kimseye güvenemeyiz.
Nobody will see me because I'll be hiding.
Kimse göremez çünkü saklanacağım.
We'll wait'til the street's empty and nobody'll see you.
Sokak boşalana kadar bekleyelim, böylece kimse bizi görmez.
Else we'll have nobody left to till our land or pay the tax.
Yoksa toprağımızı işleyecek ve vergi verecek kimse kalmaz.
You'll find nobody cares.
Kimse umursamayacak.
You'll wiggle on the hook and find that nobody gives a hang.
İpin ucunda sallanman kimsenin umurunda olmayacak.
Just drop it in the sack and nobody'll get hurt.
Torbaya at, kimse zarar görmesin.
Everybody sit quiet and nobody'll get hurt.
Ses çıkarmayın.
Nobody'll see ya.
Kimse göremez.
It wasn't much of a success and nobody performs it nowadays, but I'm pretty sure you'll recognize the music of the Suite when you hear it.
Zamanında pek başarılı olmamıştır, günümüzde de pek icra edilmez. Ancak, eminim duyduğunuzda suiti tanıyacaksınız.
We'll make such monkeys of those ward healers nobody'll vote for them.
O oy avcılarını öyle bir maskaraya çevireceğiz ki, tek oy alamayacaklar.
It'll put the prosecution on the track of... ... suspicions which have entered nobody's mind.
Bu, hiç kimsenin aklına gelmeyen şüphe izlerini savcının zihnine yerleştirecektir.
I'll guarantee you nobody'll do anything about it.
Sizi temin ederim, hiç kimse parmagini kimildatmaz.
"Old Fanny," you say, " Nobody but old Fanny, so I'll kick her.
"İhtiyar Fanny'miş", "İhtiyar Fanny'miş, öyleyse tekmeleyebilirim."
Nobody will resent it, I'll kick her all I want to. "
"Hiç kimse kızmaz, öyleyse istediğim kadar tekmeleyebilirim." Haklısın da.
If we stay here maybe nobody'll ever know what happened here.
Ama burada kalırsak... burada neler olduğunu hiç kimse öğrenmeyebilir.
Lestrade's men are posted outside and they'll see to it that nobody leaves this house.
Lestrade'in adamları dışarıya konuşlandılar ve evden kimsenin ayrılmamasına gayret edecekler.
Since nobody knows How they'll come in
Bilmediğine göre kimse Ne olacağını sonunda
I'll smear mud all over my face so nobody looks at me and we can go together.
Yüzüme çamur süreceğim. Bu sayede kimse bana bakmaz ve birlikte gidebiliriz.
[Harry's Voice] This is the most important decision you'll ever have to make... and nobody can help you.
Bu hayatında vereceğin en önemli karar. Sana kimse yardım edemez.
You'll take care of nobody.
Sen kimseye bakamazsïn.
- Getting my washing. Get out, nobody'll touch it.
Çık dışarı.
Nobody else so far... and there'll be no need to tell it again if you do what I suggest.
Henüz kimseye. Telkinime uyarsan kimseye bir şey söylemeye gerek kalmayacak.
Simply this, you've got to get a new face, a face nobody'll ever recognize.
Basit, kendine daha önce hiç kimsenin tanımadığı yeni bir yüz bulmak zorundasın.
Nobody knows where that drainpipe is goin'or where it'll come out... or if it'll ever be used.
Kimse atık su kanalının nereye gittiğini ya da nereden çıkacağını hatta kullanılacak mı bilmiyor.
- I'll make sure nobody's coming.
- Etrafta kimse var mı diye bakayım.
So, she doesn't have you now and she'll never have you, nobody'll ever have you, and that's the way I want it.
Şu anda sana sahip değil, asla sahip olamayacak. Kimse sahip olamayacak. Ben öyle istiyorum!
If he keeps mooning around Jim's girl, nobody'll know him... and that'd be too bad.
Jim'in kız arkadaşının etrafında dolaşmaya devam ederse onu hiç kimse tanıyamayacak ve bu çok yazık olacak.
Then nobody'll want to run away.
O zaman kimse kaçmak istemeyecek.
I want you to feel that even if you think... you did something you shouldn't have, nobody'll punish you here.
Yapmamanız gereken bir şeyi yaptığınızı düşünseniz bile, burada kimsenin sizi cezalandırmayacağını bilmenizi istiyorum.
nobody'll marry us! Don't say that, Lucia.
Hem zaten bizimle kim evlenmek ister ki?
Pretty soon, nobody'll want to come in.
- Kısa süre sonra kimse gelmek istemez.
I'll tell you something. Nobody got away with a heist on an armored truck in 28 years.
Şunu bil ki 28 senedir kimse zırhlı bir aracı soyup da kaçamadı.
You'll take the money, the fame and the gratitude and I'll take that which nobody can give a man except himself.
Parayı, ünü ve minnettarlığı alacaksın ben ise bir insanın kendisinden başka kimsenin veremeyeceği bir şey alacağım.
Nobody special. Plenty that wanted to, I'll bet.
Eminim birçok kişi istemiştir.
We'll use these 4 colors for the 4 crew members then nobody can get lost.
Bu 4 farklı rengi, 4 mürettebat için kullanacağız, böylece kimse kaybolmaz.
Nobody can tell what'll happen.
Ne olacağını kimse bilemez.
I'll have nobody talking about him like that.
Hiçkimseyi onun hakkında böyle konuşturmam.
I'll never want nobody but you, Kate.
Hiç kimseyi istemiyorum, ama sen, Kate.
If he's just a nobody... we'll be drinking moonshine.
Ünlü biri değilse köpeköldüren'e talim ederiz.
Nobody knows when they'll get back.
Ne zaman döneceklerini kimse bilmiyor.
- You'll find nobody!
- Hiç kimseyi bulmayacaksın!
Nobody else'll buy them.
Başka kimse almıyormuş.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]