English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Not gonna do it

Not gonna do it translate Turkish

1,673 parallel translation
No, I'm not gonna do it!
Yapmayacağım!
I'm not gonna do it!
Bunu yapmayacağım!
I'm not gonna do it!
Yapmayacağım dedim!
Not gonna do it.
Yapmayacağım.
No, I'm not gonna do it, Jack.
- Hayır. Bunu yapmayacağım, Jack.
- I'm not gonna do it again.
Bunu tekrarlamayacağım.
I'm not gonna do it today,'cause I ain't a stupid sister. But you know at some point, I'm gonna have some questions.
Bugün yapmayacağım, çünkü aptal bir "kardeş" değilim, ama bir an gelecek ve sana sorularım olacak.
I'm not gonna do it.
Yapmayacağım.
Yeah, I do. But she's not gonna do it for me.
Evet, ama benim için yapmaz böyle bir şeyi.
You're right, I'm not gonna do it.
Haklısın, bunu yapmayacağım.
No, Prime Minister, he's not gonna do it.
Hayır, başbakanım, yapmayacakmış.
Well, I'm not gonna do it yet.
Doğrusu bu halde yapamam.
Yes, but I'm not gonna do it again.
Evet, ama... Bunu tekrar yapmayacağım. - Artık bitti.
So, I just decided that I'm not gonna do it.
Bu yüzden gitmemeye karar verdim.
Just not gonna do it.
Yapmayacağım.
You're not gonna do it.
Yapmayacaksın.
And listen, you've been great, but, uh, ripping off dry cleaners is just not gonna do it for us.
Her neyse, önemli olan, benim para kazanmam gerekiyor. Ve dinle, Sen harikaydın, Ama kuru temizlemeci soymak, bize yeterli olmuyor.
I'm not gonna do it.
Bir şeyler yapmalısın.
She's gonna wake up in a lot of pain missing one of her legs and unable to use either of her arms, so yes, I am ordering u to be her friend,'cause I'm sure as hell not gonna do it.
Uyandığı zaman kendini büyük bir acının içinde, bacağını kaybetmiş ve iki kolunu da kullanamaz halde bulacak, bu yüzden evet onun arkadaşı olmanı emrediyorum, çünkü bunu asla kendim yapmam.
WE'RE NOT GONNA DO IT AGAIN.
Ama biz bunu yapmayacağız
I don't believe it and I'm just not gonna do it.
Buna inanmıyorum ve yapmayacağım.
But you're not gonna do it anymore.
- Ama artık yapmayacaksın.
You gonna do it or not?
Yapacak mısın yapmayacak mısın?
Look, I didn't know if you were gonna work the weekend thing out. But I don't want to do this alone, and you told me not to do it alone.
Hafta sonu işini düşündünüz mü, bilmiyorum ama bu görüşmeyi yalnız başıma yapmak istemiyorum, ki siz de öyle söylemiştiniz.
Either way, I'm not gonna get emotional about it'cause that's what they want you to do.
Ayrıca, bu konuda duygusal davranmayacağım,... çünkü yapmak istedikleri buydu.
Well, I'm not gonna force you to talk to me... but if you're having... you know, if there's anything you do want to talk about, this... would be a good place to do it.
Seni benimle konuşman için zorlamayacağım ama eğer konuşmak istediğin bir şey varsa şu anda tam zamanı.
I'm not gonna tell you what to do, but just so you know, It only takes a social security number for the phone company to let you access your messages.
Sana ne yapman gerektiğini söyleyemem, bunu senin bilmen lazım, mesajlarına erişebilmen için telefon şirketine... sosyal güvenlik numaranı vermen yeterli.
Petra has to be 200. It's not like you're gonna find someone new to have sex with in the next two hours. What are you gonna do?
Petra 200. olmalı.
It's not gonna be anybody's home but holly's if we don't do something about it.
Holly dışında hiçkimsenin evi değil eğer bu konuda birşey yapmazsak.
He's trying to cheat the system, and we're not gonna let him do it.
Sistemi aldatmaya çalışıyor ve bunu yapmasına izin vermeyeceğiz.
I'm not gonna be a piece of meat in this hospital, while you all fight over who gets to slice me up and then laugh while you do it.
Hepiniz beni kimin keseceği konusunda kavga edip ve bunu gülerek yaparken bu hastanede bir et parçası olmayacağım.
If you don't want my help, and you're not gonna do anything about it, Why did you tell me?
Yardımımı istemiyorsan ve bu konuda bir şey yapmayacaksan neden bana anlattın?
I'm worried that I'm gonna have a slip, that I'm not gonna be able to do it... and then I'm worried about the wrath of Colin.
Büyük ihtimalle kredi kartı hesap özetinde çıkacak. Colin'in gazabından kaçamayacağım.
I know that I can't back out now, and I'm not gonna back out on you... but it's making me not want to do it.
Biliyorum şimdi vazgeçemem. Seni yarı yolda bırakmayacağım da.. ama bu beni zorunda hissettiriyor.
Yeah, right. They're not gonna do anything about this, and you know it.
Evet, ama bu konuda hiçbir şey yapmayacaklar ve bunu sende biliyorsun.
We're gonna do everything we can to not damage it.
Ona zarar vermemek için elimizden geleni yapacağız.
I'm not gonna do it.
Bunu yapmayacağım.
Samantha, if you're not gonna take this job seriously, then don't do it.
Samantha, bu işi adam gibi yapmayacaksan hiç yapma.
You go ahead and do whatever you u want, but it's not gonna get a book out of me!
Devam et. Ve ne istersen yap ama benden bir kitap alamıyacaksın!
We are gonna do it every single night whether you want to or not.
İstesen de istemesen de, bunu her gece yapacağız.
- I am not gonna force her to talk to an attorney If she's not ready to do it.
- Eğer hazır değilse..... onu bir avukatla konuşmaya zorlamayacağım.
Well, it's not gonna work because I do not drink, Mr. Axe.
Bunlar işe yaramaz, çünkü ben içki içmem, Bay Axe
I'm already exposed. It's not gonna do me Any good To stop working The case.
Çalışmayı bırakmam anlamsız olur.
Don't bother. It's not Gonna do me any good. I'm already infected.
Gerek yok, çoktan hastalandım.
You gonna do it or not?
Yapıyor musun, yapmıyor musun?
It's unseemly, not to mention gross abuse of your position, you're never gonna do it again.
Çok ayıp. Senin gibi mesleğini istismar eden çok tabi. Bir daha yapmayacaksın.
It's not gonna do anything.
Yapacak bir şey yok.
And I'm not gonna tell you what to do with it.
Onunla ne yapman gerektiğini anlatmayacağım.
I'm gonna tell Scott not to do it.
Scott'a yapmamasını söyleyeceğim.
I'm touched that you want to do this for me, but having a baby, it... it's just not gonna help.
İyi hissetmemi sağlamaya çalıştığını biliyorum, Ama bir bebek... Bu, pek duruma uygun değil.
Don't you realize that none of the myriad of stupid, selfish, and ultimately life-threatening stunts you pulled over the years could do it? It's probably not gonna happen.
Shawn, son dört yıldaki binlerce aptal bencil ve son derece yaşam tehdit edici numaralarından sonra olmadıysa büyük ihtimalle öyle bir şey olmayacaktır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]