Sea translate Turkish
18,315 parallel translation
Beneath the snow, the sea ice might be breaking up already.
Karın altında, deniz buzu parçalanıyor olabilir.
Joe says the sea ice is on the verge of collapsing.
Joe deniz buzunun çökmek üzere olduğunu söylüyor.
The sea ice has begun to break up around us.
Çevremizdeki buz denizi ayrılmaya başaladı.
* All across an endless sea
* Sonsuz bir deniz boyunca
I've seen a man taken by a serpent at sea.
Denizde bir yılanın bir adamı kaptığını bile gördüm.
Jukai means "sea of trees."
Jukai'nin anlamı, "Ağaçlar Denizi".
The war at sea is lost.
Deniz savaşı kaybedildi.
All messed up, like I'm drowning in a sea full of oxygen.
Her şey altüst olmuş. Oksijen dolu denizde boğuluyormuşum gibi.
Touch them if you buy them... It's all fresh... from the sea.
Satın alacaksan hepsine dokunabillirsin hepsi halen taze..... eğer daha taze istiyorsan, o zaman kendin denizden yakalarsın.
I took the queen and carried her far enough away so that the townspeople would never find her... to a village by the sea, where she began a new life.
Kraliçeyi aldım ve onu uzaklara götürdüm. götürdüm ki krallıktaki halk onu hiç bulamasın diye. Deniz kenarındaki bir köyde yeni bir hayata başladı.
- Worse things happen at sea.
- Beterin beteri vardır.
I didn't know that you liked the sea that much.
Denizi bu kadar çok sevdiğini bilmiyordum.
You get your sea legs yet?
Denize hemen alıştın bakıyorum?
He was a demigod of the wind and sea. He was a warrior. A trickster.
Rüzgâr ve denizin yarı tanrısı hem savaşçı hem de hilebazı.
And his magical fish hook and the heart of Te Fiti... were lost to the sea.
Büyülü balık kancası ve Te Fiti'nin kalbi gömülüvermiş denizin derinliklerine.
He crossed the reef... and found an unforgiving sea.
Ama bulduğu amansız bir denizdi.
See the line where the sky meets the sea
# Görüyor musun şu ışığı Denizin kavuştuğu yerde gökyüzüyle #
If the wind in my sail on the sea Stays behind me
# Denizdeki rüzgâr dolup yelkenime Kalırsa ardımda #
See the light as it shines on the sea It's blinding
# Bak denizin üzerindeki ışığa parlayıp, Göz kamaştıran #
The line where the sky meets the sea
# Görüyor musun şu ışığı Denizin kavuştuğu yerde gökyüzüyle #
If the wind in my sail on the sea stays behind me
# Denizdeki rüzgâr dolup yelkenime Kalırsa ardımda #
"You will board my boat... " sail across the sea... "and restore the heart of Te Fiti."
Tekneme binip denizi aşarak Te Fiti'nin kalbini yerine koyacaksın. "
There's a line where the sky meets the sea
# Şu çizgi var ya Denizin kavuştuğu yerde gökyüzüyle #
See her light up the night in the sea She calls me
# Bak aydınlatıp geceyi ve denizi Çağırıyor beni #
You will board my boat... sail across the sea and restore the heart of Te Fiti.
Tekneme binip denizi aşarak Te Fiti'nin kalbini yerine koyacaksın. "
You will board my boat... sail... across the sea... and restore the heart of Te Fiti.
Tekneme binip denizi aşarak Te Fiti'nin kalbini yerine koyacaksın. "
Maui, demigod of the wind and sea...
" Maui! Rüzgâr ve denizin yarı tanrısı...
Maui, shapeshifter... demigod of the wind and sea...
Maui... Şekil değiştiren, rüzgâr ve denizin yarı tanrısı.
It's actually, Maui, shapeshifter, demigod of the wind and sea... hero of men.
- Aslında Maui şekil değiştiren, rüzgâr ve denizin yarı tanrısı. Erkeklerin kahramanı.
And you will board my boat... and sail across the sea and put it back!
Tekneme binip denizi aşarak o kalbi yerine geri koyacaksın!
For the islands I pulled from the sea
# Adalar için denizden çekip çıkardığım #
Unless you don't wanna be... Maui, demigod of the wind and sea. Hero to... all.
Tabii, herkesin kahramanı rüzgârın ve denizin yarı tanrısı Maui olmak istemiyorsan o başka.
They threw me into the sea... like I was nothing.
Beni denizin derinliklerine attılar. Önemsiz biriymişim gibi.
Moana of Motunui... I believe you have officially delivered Maui across the great sea.
Motunuili Moana, inanıyorum ki büyük denizi aşarak Maui'yi resmen buraya getirdin.
... sail across the sea...
- Denizi aştın.
She loves the sea and her people
# Sever halkını ve denizi #
And the girl who loves the sea
# Denizi seven bir kızım #
I will sail across the sea... and restore the heart of Te Fiti.
Denizi aşarak Te Fiti'nin kalbini yerine tekrar koyacağım.
The prison is 70 miles out to sea, set atop cliffs more than 100 meters high and surrounded by shark-infested waters.
Hapishane denize 100 km uzakta. 100 metre yükseklikte bir uçuruma kurulmuş. Etrafı da köpek balıklarıyla dolu sularla çevrili.
Go to the port town of Varna, on the Black Sea.
Varna'daki liman bölgesine git. Karadeniz'de.
Many take the boat with barely enough money to survive a few days in London, but still they emigrate because they see hope across the sea, hope they cannot see in Ireland.
Çoğusu Londra'da birkaç gün idare edecek parayı denkleştirip gemiye biniyor ama yine de denizin karşısında İrlanda'da göremedikleri umudu gördükleri için göç ediyorlar.
No, she's a mermaid, and she's jumped back into the sea.
Hayır, kadın denizkızıymış. Denize dönmüş.
♪ This girl is a beautiful sea ♪
# Bu kız güzel bir deniz #
♪ The girl is a beautiful sea. ♪
# O kız güzel bir deniz #
How are you doing in the deep blue sea there, Bob?
Denizin dibinde işler nasıl, Bob?
It's like this wave that crashes into you and pulls you out to sea, you can't you can't fight it.
Şeye benziyor.. ... bir dalganın sana çarpıyor ve seni denizin dışına atıyor. Sen..
On the boat that sank there were 250 people, so far, 34 bodies have been recovered, rescuers have pulled 206 people from the sea.
Batan teknede 250 kişi bulunuyordu şimdiye kadar ise, 34 kişi kurtarıldı 206 ceset de denizden çıkarıldı.
- Always at sea?
- Hep gemide miydin?
Always at sea, only sky and sea, always on board.
Gemideyken, denizdesindir ve sadece gök yüzü ve deniz vardır.
The fishermen come back from the sea
# Şakalaşarak sepetlerimizi örerken, Geri döner balıkçı açıldığı denizden #
♪ The girl is a beautiful sea. ♪ - What were you thinking?
- Kafayı mı yedin sen?
seal it 18
seat belts 26
seany 22
seagull 16
search her 20
search me 56
seatbelt 17
search him 68
search warrant 70
search everywhere 33
seat belts 26
seany 22
seagull 16
search her 20
search me 56
seatbelt 17
search him 68
search warrant 70
search everywhere 33